Bir zamanlar klibi olmayana kız vermezlerdi. Klibin yoksa sen de yoktun. Yıllar içinde internetin gücü arttıkça; müzik televizyonlarının önemi azaldı. Klipler, televizyonlardan internet alemine yatay geçiş yaptı. Şarkılar, klipler ev yapımı oldu
Müzik televizyonlarının en köklüsü ve ünlüsü Kral TV. Internet her şeyi hızla değiştirirken Kral TV yerinde sayamazdı; o da değişti. Özellikle de Doğuş Grubu döneminde. Kral TV’nin bugün; ‘adil olmak’, ‘saygın olmak’ gibi hedefler belirlemesi ne devlet... Türk popüler müziğinin üzerine kabus gibi çöken ve çıkar odaklarına hizmet eden o karanlık dönemlerini düşünüyorum da.
Geçtiğimiz haftalarda Kral Müzik Ödülleri’ni izledik hep birlikte. Hatasıyla, sevabıyla hem adaletli bir ödül töreni hem de iyi bir TV show’u yapmayı başardılar. Ödül alanların büyük çoğunluğunun hak ettiğini düşünüyorum. Zaten ben de jüri üyesiydim ve hayatımda ilk kez benim oy verdiklerim ödül kazandı, ayrıca gururluyum.
Ancak bir nokta var ki ondan söz etmeden geçemeyeceğim. Kral TV’nin hiçbir döneminde değişmeyen bir şey var; parayla klip döndürüyorlar.
“Bu da böyle bir müzik televizyonu, böyle bir yayın politikası; gizli saklı yok, yasal olmayan bir şey yok” diyebiliriz. Evet, ama işin etik tarafıyla ilgili ciddi sıkıntılarım vardı bir süre öncesine kadar. Şimdi eskisi kadar katı değilim.
Değil mi ki parayı bastıran, yapımcılara albümünü çıkartıyor; bu durumda aynı paradan bir miktar daha bastırarak Kral TV’de klibini döndürmesinin de hiçbir sakıncası yok.
Parayla klip döndürmek
Vodafone Free Zone için Şebnem Ferah tarafından jingle olarak bestelenen ‘Özgürce Yaşa’, reklam kuşaklarının dışında müzik kanallarında da klip olarak dönüyor sabah akşam. Bu bir reklamdır ibaresi yok. Çünkü klipte; reklamda olduğu gibi üründen söz edilmiyor, ürün gösterilmiyor.
Şimdi o klipten para almıyor mu sanıyorsunuz müzik kanalları? Keza pek yakında klip olarak izleyeceğiniz Athena’nın Türkçe sözlü ‘My Way’i de Coca Cola için yapıldı. Sistem aynı. Little Caesars’ın Nihal Yalçın’a yorumlattığı ‘Küçük Sezar’ için de durum aynıydı. Sayıları artacaktır.
Diğer müzik televizyonlarının finansal kaynakları azaldı. Artık Dijitürk’te yoklar. Ayakta kalmak için bugün daha çok paraya ihtiyaçları var.
Yani Kral TV’yi günah keçisi yapmanın manası yok. Yine de iki temel ilkesi ‘adil’ ve ‘saygın’ olmak olan kanal için nacizane bir tavsiyem var.
Bir ücret karşılığı yayınladıkları klipleri (A kategori sanatçılardan para almıyorlar) farklı bir kuşakta yayınlasınlar. A kategorisi sanatçılarla para verenlerin Top 10 listeleri de, yayın kuşakları da ayrışsın. Madem birileri parasını verip yayınlatıyor klipini; o zaman elmalarla armutlar aynı kasede sunulmasın tüketiciye.
Gazeteciden müzisyen olur
Melis Danişmend. Bir yandan genç bir gazeteciydi, bir yandan da Spitney Bears adlı cover (icra) grubuyla canlı müzik mekanlarında şarkılarını söylüyordu. Derken ‘Üç Nokta 1’in solisti olarak ilk albümünü yaptı. Arkasından da ‘Daha Az Renk’ adlı solo albümünü.
Kutlu Özmakinacı. Yüksek Sadakat’in ilk albümü çıktığında 20 yıllık gazeteciydi. Grubunu kurdu ve Türkiye’nin ezberlediği hit şarkılar yazdı. Pişman mıdır bilmiyorum ama Kutlu’nun müzik tutkusu onu Eurovision sahnesine kadar götürdü.
Ayşe Özyılmazel. Popüler kadın yazar denince akla ilk gelenlerden. Gazeteydi, kitaptı, televizyondu derken müzik ağır bastı. Şimdi iki albüm sahibi.
Onur Baştürk. Köşe yazarı kimliğinin yanı sıra piyasada ilgi gören şarkı sözleri yazıyor.
Ömür Gedik. Sinema ağırlıklı popüler kültür yazılarıyla tanınan köşe yazarı. Hayvan haklarıyla ilgili duyarlılığı biliniyor. Bu nedenle gelirini HAÇİKO’ya bağışlamak üzere bir albüm yaptı.
Hepsi gazeteci, hepsi müziğe bulaştı. Kimileri kendini kanıtladı. Kimileri yeni bastı İstanbul’un taşına.
Ben gazetelerde köşe yazan müzisyenlere de, gazetelerine sığmayıp müzik yapan gazetecilere de tam destek veriyorum.
Formül belli: Alıcısı olan kalır, olmayan boyunun ölçüsünü alır. Neticede ben “Fazıl Say’dan daha iyi piyanistim” demiyor bu insanlar. Popüler alanda iş yapıyorlar.
Doktorlar için de geçerli bu, mankenler için de... Bazı meslekler aslında ‘meslek’ değil, diplomaya gerek yok. Başarılı olup olmadığınıza ‘piyasa’ karar veriyor. Yanlış anlaşılma olmasın; Ferhat Göçer şarkı söyleyebilir ama siz “O zaman ben de ameliyat yapacağım” diyemezsiniz.