06.07.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:
Kovboy filmlerindeki "Saloonöları bilirsiniz. Kahramanımız -John Wayne, Clint Eastwood ya da Lee Marvin çizmelerini sürüye sürüye, "Var mı bana yan bakan?" edasıyla etrafı süze süze uzun ahşap bara yanaşır. Yüzünde hafif ürkek bir ifadeyle bardakları parlatmakta olan beyaz gömlekli barmene, "Hey, barmen!" diye seslenir. "Bir viski... En sertinden olsun!" Barmen yüksük kadehe sek viskiyi koyar ve cilalı bar tezgâhının üzerinde hafifçe kaydırarak kovboya yollar. Kovboy, yine etrafı kabadayı bir edayla süzerek kadehi bir dikişte bitirir, boş kadehi barmene yollar: "Bir tane daha!"
"Amerika’nın viskisi" olan burbonlar (bourbon), bir zamanlar böyle içilirmiş. Sıcak Amerika’nın henüz buzla tanışmadığı yıllarmış o yıllar. Kızılderililerin viskiye "ateş suyu" demeleri de bu yüksek alkollü içkinin sek içildiğinde gırtlağı alev alev yakmasındanmış. Bugünün "medeni" Amerika’sında ise buz adeta bir yaşam biçimi. Kola bardağının içi önce tepeleme buzla dolduruluyor, kola sonra ekleniyor. Restorana gittiğinizde ilk servis, ekmek ve tereyağından da önce yine tepeleme buzla dolu bir bardak su oluyor. Haliyle viski de böyle içiliyor. Ve ne yalan söylemeli, buz da belki şu dünyanın tüm içkileri arasında, en çok Amerikan viskisine yakışıyor...
Bu girizgâhı içimizdeki yangını bol buzlu içeceklerle dindirdiğimiz şu kavurucu günlere gelmek için yaptım. İç ısıtan imajından dolayı yazın daha az viski içiyoruz. Oysa yazın da içilecek viskiler var ve bunlar bol buzla çok da güzel oluyorlar. Amerikan viskileri ağırlıkla mısır, çavdar ve buğday gibi tahıllardan üretiliyorlar ve özellikle mısır ve çavdar viskilere hafif ekşimsi, nanemsi çeşniler veriyor. Amerikan viskileri içleri kömürleşinceye dek yakılmış fıçılarda yıllandığından, onlardan vanilya ve karamel tadı alıyorlar. Böylece hafif tatlımsı-ekşimsi, ferahlatıcı viskiler ortaya çıkıyor. İki ila dört yıl yıllandırılan bu viskiler, tabii ki 30-40 çeşit
butik viskinin harmanlanmasıyla yapılan ve üç ila beş yıl fıçıda dinlendirilen İskoç viskileri kadar derinlikli ve nüanslı tatlara sahip olamıyorlar. Ama insanın ferahlamayı ön planda tuttuğu çok sıcak günlerde, bol buzla içilmeye de, İskoç viskilerinden daha çok yakışıyorlar. Amerika’da yaz günlerinin en popüler kokteylinin, burbon viski, tepeleme talaş buz, şeker şurubu ve bol taze naneyle yapılan Mint Julep olması da boşuna değil.
Bu viskilerin önde gelen markaları bir süredir Türkiye’de de var. Ama viski kültürümüzün zayıflığı ve ithalatçıların ürünlerini yeterince doğru anlatamamaları yüzünden hak ettikleri kadar ilgi görmüyorlar.
Türkiye’de bulunabilen Amerikan burbon viskilerinin en ünlüsü Jim Beam. Normal beyaz etiketlisinin yanı sıra, daha lüksü olan 8 yıl fıçıda dinlenmiş Jim Beam Black’i de var. Yassı şişedeki Woodford Reserve ise gerçek bir birinci sınıf butik viski. Ünlü Tennessee viskisi Jack Daniel’s da, aslında bir tür burbon ama kömür dolu dev fıçılardan damla damla süzüldüğünden, diğerlerinden daha yumuşak içimli ve hafif füme çeşnili. Onun da daha yumuşağı Gentleman’s Jack ve daha kişiliklisi Single Barrel olmak üzere özel rezervleri var.
Kısacası, ülkemizde de iyi örnekleri bulunabilen Amerikan viskileri, yaz günlerinde hem güzel bir içki yudumlamak, hem de yanıp kavrulmadan serinlemek için ideal.