A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Dün akşam Avni Aker gerçekten müthiş bir maça şahit oldu. Golleri, sayısız pozisyonları ve hepsinden önemlisi müthiş mücadelesiyle Trabzonspor-Fenerbahçe maçı büyük olasılıkla bu sezonun en heyecanlı ve seyir zevki yüksek mücadelelerinden biri olarak anımsanacak.

Bu karşılaşmaya kadar iki takımın ortaya koyduğu performanslar şunu çok açık gösteriyordu: Trabzonspor ligin en hazır ve uyumlu ekiplerinden biri, Fenerbahçe ise yeni teknik adamı, yeni transferleri ve her şeyden önemlisi yeni sistem çabaları ile henüz bekleneni veremeyen bir takım.

Haberin Devamı

Bu doğrultuda, geçen sene rakibini iki kupadan da etmeyi başaran Şenol Güneş’in kadro ile çok fazla oynamaması beklenmiyordu ancak tecrübeli hocanın Yatara hamlesi getirisi çok yüksek bir yatırıma dönüştü ve büyük maçları seven Gineli oyuncu attığı ve attırdığı birer golün yanı sıra gollük pasları ile de takımının en başarılı ismi oldu.

Fenerbahçe’de ise işler tam anlamıyla çok bilinmeyenli bir denklemdi. Henüz bir takımdan beklenen ahengi yakalayamayan sarı lacivertlilerde bir de Aykut Hoca’nın sürpriz Alex neşteri söz konusu olunca olaylar bambaşka bir boyuta taşındı. Bu yeni düzende rakip sahada çoğalma fırsatı yakalaması Fenerbahçe için pozitif bir gelişmeydi ancak Semih ve Niang’ın arkasında savuma gücü yüksek bir orta saha olmasını amaçlayan Kocaman’ın Stoch yerine M.Topuz ile maça başlamasının da takımı adına ne denli olumsuz bir hamle olduğu Slovak oyuncunun oyuna girmesinden sonra belli oldu.

Hiçbir devrim çiçekle karşılanmamıştır

Aykut Kocaman Fenerbahçe’de tam anlamıyla bir devrim yapma peşinde. Bu devrimde Alex’in yedek kulübesinde olması olayın sadece görünen yüzü ve arka planda çok daha derin hedefler var ki bunlar, çok koşmak, atak oynamak ve sürekli mücadele etmek. Elbette her devrimin sancılı olması gibi yaklaşık on sezondur oynadığı sistemi değiştirmeye çalışan sarı lacivertliler için de her şeyin tozpembe olması söz konusu olamaz.

Bu kabuk değiştirme evrelerinde Fenerbahçe’nin kötü sonuçlar almasına herkes hazırlıklı olmalı -bugünkü karşılaşma bordo mavililer adına çok farklı bir galibiyetle de tamamlanabilirdi- ve bu dönemde Aykut Kocaman’ın takımı için geçerli olan en olumlu senaryo evrimin en kısa sürede ve en az kayıpla atlatılması olacaktır.

Haberin Devamı

Neticede Trabzonspor, sahip olduğu düzenli, uyumlu ve formda kadrosunu ligin en kaliteli teknik adamlarından birine emanet ederek camiasının yıllardır hasret kaldığı görüntüye bu sene sahip olmuş görünüyor ve bugün itibariyle bordo mavililer süper ligin muhtemelen en iyi takımı durumunda.

Fenerbahçe için ise çok olumsuzdan çok olumluya kadar birçok şey söylemek mümkün fakat şayet Fenerbahçe’nin yıllardır Alex’e bağımlı ve onun form seviyesine bağlı, gol pozisyonuna girmekte zorlanan, sıkıcı ve adeta bir santrafor öğütücüsüne dönmüş sisteminden sıkıldıysanız Aykut Kocaman’ı eleştirmektense ona biraz daha kredi vermek hiç de yanlış olmayacaktır.