A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Bazı maçlar taraftarların yüzünde ertesi gün sebepsiz ve neredeyse engellenemeyen bir gülümseme bırakır; dünkü maç bunlardan biriydi. Maçın skoru belki Beşiktaş’tan ziyade rakip takımın maç başında razı olacağı türden fakat bu skorun gelişimi düşünüldüğünde maç sonu sevinç seviyesi neredeyse 3-0 kazanılan bir maçın sevincine eşit. Allah sevdiği kuluna eşeğini önce kaybettirir sonra onu buldururmuş ya, dün tam da öyle oldu.

Dün geceyi tarihi yapan şey 0-3’ten geri dönmek kadar bu geri dönüşün Beşiktaş tarafından yapılmasıydı. Kısaca takımın Valerenga maçındaki Beşiktaş’tan Benfika karşısındaki Benfika’ya evirilmesiydi mutluluk kaynağı. Eski, mahkûm, güçsüz ve kaderine razı Beşiktaş’ın yerini yeni, hükmeden, güçlü ve isyan eden Beşiktaş’a bırakması… Ve sanki dünkü 90 dakika içine bu iki Beşiktaş da sıkışmıştı; ilk yarı eski, ikinci yarı yeni Beşiktaş.

Haberin Devamı

Skorun Beşiktaş aleyhine çok çabuk ve çok derin gelişmesinde hem taktik hataları etkiliydi hem de motivasyon eksiklikleri. Formsuz Gökhan Gönül’ün sağ bekten sol açığa kadar uzanan maç içi mevki yolculuğu, Tosiç’in gününde olmaması, Oğuzhan ve Tolgay’ın rakibin dar alanlarında kaybolmasının yanı sıra, daha ilk golden sonra siyah beyazlıların yaşadığı konsantrasyon kaybı soyunma odasına başlar önde, omuzlar aşağıda girilmesinin nedenleri oldu.

Geri dönmek için ilk kıvılcımı tribünler yaktı. Hani sevgililer birbirlerine bazen “yalandan da olsa sevdiğini söyle” der ya, ona benzer duygularla futbolcuları tribüne çağırıp “size inanıyoruz” mesajını vermeden göndermedi siyah beyazlı on binler futbolcularını soyunma odasına. Onları ıslıklayarak, utandırarak ağlatmadılar daha maçın ilk yarısından. “Canınız sağ olsun” dediler, “biz hâlâ sizinleyiz ama en azından ikinci yarı biraz daha isteyin”. Ve ikinci yarı istedi Beşiktaş…

Gönül isterdi ki maç sonu Ebubekir’in söylediği gibi bir 10 dakika daha olsun veya o üç kere direkten dönen talihsiz topu birisi uzaklaştırabilsin ağlarla buluşmadan ve bugünkü mutluluk sadece bir geri dönüş değil aynı zamanda gruptan çıkmayı garantileyen bir galibiyet mutluluğu olsun. Fakat görünen o ki bu grubun senaryosunu yazanlar son sahneye kadar izleyiciyi merak içinde bırakmayı kafaya koymuş. Umarım bu film mutlu sonla biter.

Haberin Devamı

can.nizamoglu@gmail.com