Bu sonucun en masum sorumluları sahadakiler... Ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştılar, beceremediler... O kadar çok mazeretleri vardı ki suçlanamazlardı.
Her eleme grubuna umut ve iddia ile giren, son maçlarda can havliyle play off’a kalıp final vizesi alan Milli Takım, bu defa Brezilya rotasını erken kaybetti. Budapeşte’de havlu atıp sıradanlaştı. Yolun yarısına gelmeden yoldan çıktı.
Hiç şaşırmayın, onlara bir özür borcumuz var.
Futbolu yöneten, yayınlayan, yorumlayan, futbola para harcayan, teknik ve idari sorumluluk üstlenen kim varsa, öne çıksın bu çocuklardan özür dilesin!
Abdullah Avcı da hayatının en büyük hayal kırıklığını yaşadı ve yaşattı. Milli Takım başarısının içerideki ligin yayın ücretiyle değil, kalitesiyle doğru orantılı olarak yükselip ineceğini unuttuk biz. Avrupa Kupaları’nda ne kadar başarımız (!) varsa, milli maçlarda da o kadar yukarı sıçrayabilirdik. Ne kadar temizsek, o kadar parlayabilirdik. Bunları tümüyle unuttuk.
Bırakın temel sorunları çözümlemeyi, eldeki oyuncularımızın form grafiğini bile bir türlü yükseltemedik.
O yüzden Hamit’in akıllı mesajlarını takdirle karşılarken, dün iki gole malolan gaflarını da hesaplayamadık... Etkisiz, verimsiz oynayan bir tek o muydu acaba? Nuri Şahin de, Mehmet Ekici de Tunay Torun da golümüzü atan Mevlüt de yetersizdi. Egemen hem topla, hem rakiple hem de hakemle oynuyordu. Kaleci Volkan da ilk golden sonra özgüvenini kaybetti.
Ne savunmada, ne oyun kurmada ne de hücumda kişilikli bir oyun sergileyebildi bizim çocuklar.
Maçın dörtte birini geçerken 1-0’lık skor avantajını yakaladılar ama bunu taşıyamadılar, koruyamadılar. Çözüldüler, bozuldular, dağıldılar.
Hollanda’nın Romanya’yı eze eze yenmesi, bizimkilerin öne geçmesi yine pembe hayallere sürükledi bizi.
Umutla yükselip uçtuk. Sonra ayaklarımız yere bastı, fena halde faka bastık.
Hayır hocam, istifa etme... Çabucak pes edip yerini yeni bir kurbana terk etme...
Görevine devam et... Yeni hedefler belirle, bize yeni bir şeyler söyle... Dibe vurduk, bari dipte çukur kazmamızı, daha da aşağı inmemizi önle.
Anlayalım ki bu gemi gitmez böyle!