Fulya’daki hastanede durum 1-1... Beşiktaş Onursal Başkanı Süleyman Seba ile onu ziyarete giderken bacağından ameliyat olan Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’e geçmiş olsun dileklerimizi sunalım. O ameliyatı Fenerbahçeli hocamız Ömer Taşer yaptı... Ellerine sağlık, insan olduğumuzu da unutmayalım!
Sahadaki oyuna bakarsak... Samet Aybaba, üç haftalık yenilgiler serisinden yüz akıyla çıkmak adına bir “niyet gösterisi” ile başladı maça... Batuhan ve Almeida’yı birlikte hücum hattına sürdü. Bu niyet, ya da plan hocanın istediği gibi hayata geçmedi. Batuhan- Almeida birbirlerine çok uzak kalıyordu bir, hücum stratejisinin mühendisi Fernandes de baskı altında istediği gibi top kullanamıyordu, iki!
Yine de Beşiktaş’ın kendi sahasındaki maçta baskılı oynayan, golü arayan taraf olduğunu söylemeliyiz. Özellikle Toraman’ın da oyun merkezini ilerdi taşıma düşüncesiyle Beşiktaş gole yakın ve sıcak duran taraftı. Ne var ki sağ kanatta Holosko’nun, sol kenarda Almeida’nın durgun, verimsiz ve savruk oyunu sadece top kayıplarına, konuk takımın geriden oyun kurmasına neden oluyordu.
Maç, iki takımın da ağır ve yavaş oyunu yüzünden temposuz, heyecansız, durağan bir can sıkıntısına dönüşmüşken... Fernandes kullandığı faul atışında topa Olcan’ın eline çarptırmak niyetiyle vurdu. Öyle olmadı. Emerson’a giden meşin yuvarlak, oradan Yasin’e, Yasin’den harika bir asistle Sapara’ya, ondan da cin bir vuruşla Beşiktaş ağlarına yapıştı.
Neye niyet, neye kısmet! İki santrforla golü arıyorsun, golü bulmak için cinlik yapıyorsun ve top senin ayağına dolanıyor... Şaşırmayın, futbolda böyle şeyler hep oluyor.
Aybaba, ikinci yarıya Batuhan’ı kenara alıp Olcay’ı oyuna sokarak başladı. Almeida kalenin tam karşısında alışık olduğu yeri aldı, Beşiktaş biraz daha Beşiktaş’a benzedi. Skor avantajını yakalayan ve kendini koruma gayretlerine kaptıran Trabzonspor’a karşı Fernandes’in etkinliği de giderek artmaya başladı... Manuel önce beraberlik golünü buldu... Sağ ayaktan harika bir duran top gösterisi! Sonra golle sonuçlanması gereken nefis bir asist. Ama Olcay Şahan atamadı. Ardından Almeida’nın Onur’la karşı karşıya kalıp aşıramadığı pozisyonu izledik. Son dakikalarda Beşiktaş en az üç gol kaçırdı. Yine Olcay’ın atamadığı bir gol var ki, olacak şey değildi, oldu!
Maçın adamı Manuel Fernandes... Emanuelle öldü, bu Manuel çok yaşasın!