Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Derbi geleneği yine hükmünü icra etti. Akıl ve istatistikler geçerliliğini yitirdi. Beklenen değil, beklenmeyen oldu.
...Ve Fenerbahçe beklenmedik bir rahatlıkla maçı kazandı.
Neden böyle oldu ?
Skor tabelasının ardındaki gerçeklerin birçok nedeni var.
En başta Fenerbahçe’nin alışılmadık biçimde koşarak, yüksek tempoyla oynaması... Perşembe yorgunluğunu üzerinden atamamış görünen Galatasaray’a adeta kendi silahıyla karşılık vermesi...
Fenerbahçe neden bu kadar çok koştu derseniz, tribündeki görüntüyü hatırlamanızı öneririm. Alex tribündeydi de ondan!
Fenerbahçe’nin maestrosu, kaptanı ve en üretken adamı oyunun içinde olmayınca Fenerbahçe daha gerçekçi oynuyordu. Daha takım gibi, daha koşarak... Daha çok yardımlaşarak. Bu pencereden bakınca Alex’e “yokluğuyla da maç kazandıran adam” diyebilir miyiz?
Evet, diyebiliriz. Kesinlikle öyle!
Fenerbahçe’de yokluğuyla yararlı fırsatlar yaratan adama karşılık başka nedenler de var.
Galatasaray’da varlığı ile hayal kırıklığı yaratanlar, mesela!.
En başta Baros... Sonra kendisinden çok şeyler beklenen Arda... Ayhan ve Meira... Lizbon kahramanı Emre Aşık...
Oyunu istedikleri gibi kuramadılar. Kurulmuş oyuna müdahil olamadılar..
Fenerbahçe’de Selçuk, Gökhan, Edu ve Lugano defansif anlamda çok dikkatli ve disiplinli oynadılar. Deivid maç tecrübesinin yetersizliğine rağmen hem sağ kanatta gösterdi kendini hem de içeri kaçarak Alex rolüne soyundu. Attığı gol de işi gösteriye dönüştüren bir zenginlikti. Semih de orta alana çekilip çok koştu dün. Güiza’ya pozisyon hazırlamak için özveriyle çalıştı.
Güiza’nın ağırlığı ve panik hali ayağına çok yakışacak gollere de engel oldu.
Dünkü maçın ilginç portrelerinden biri de Roberto Carlos...
Artık iyice “yorgun ihtiyar” tanımlamasına girerken, öyle bir frikik kullandı ki, ayakta alkışlanır. İtalyan kaleciden dönen topu Lugano kafayla gole çevirirken Galatasaray savunması galiba uyku halindeydi.
Carlos frikiki kullanmadan önce Vederson hazırlanıyordu oyuna girmeye... Sonra değişiklik birkaç dakika gecikti. Ve Carlos, alkışlanarak bir kahraman gibi gitti duşa...
Skibbe’nin elinde daha çok seçenek, daha çok kart vardı. Evet, hepsini de kullandı, ama kazanamadı. Sadece Lincoln’ün çabaları yetmedi.
Aragones’e gelince...
Bu açık farklı galibiyette hocanın ne kadar katkısı var acaba ?
Bilen var mı ?