İnönü’de görüldü ki, Beşiktaş’ın da, Mustafa Denizli’nin de sorunları bitmeyecek. Coşku ile korku arasında gidip gelecekler.
Lig sonuncusu Kocaelispor karşısında maçın ilk çeyrek saatinde iki farklı yenik duruma düşmeleri, bir büyük takımda artık görmememiz gereken yanlışlara örnekti. Taner Gülleri’nin golünde, Sivok ile Cisse hücuma çıkarken topu kaptırdılar. Ardından aynı Taner sağdan inip kestiğinde Semavi geriden yüklenip uçarak kafayı çakarken İbrahim Toraman ortalarda yok!
Böylesine yerleşme, adam takibi, pozisyon takibi yapamayan bir savunma elbette kalecisinin de canını yakar, orta alan hücum oyuncularının da!
Elbette skor tabelasına bakıp üç puanı önemseyenler çoğunluktadır. Ama zorluk derecesi yüksek maçları da dikkate alarak Beşiktaş’ın öncelikle savunma ilkelerini yerli yerine oturtması gerekiyor.
Peki nasıl kazandılar ?
Peşpeşe gelen iki gol, sanırım Beşiktaşlı oyuncuları sarstı. Tribün kendi halinde ve kendi arasında şarkılar söyleyip durumu umursamadan dalgasını geçerken, en başta Delgado, Holosko ve Tello inanılmaz bir istek ve enerjiyle oynamaya başladılar. Nobre zaten her zamanki gibi koşuyor, baskı yapıyor, rakip savunmanın dengesini bozuyor ve arkadaşlarına alan boşaltıyordu. Bu öfke ve hırs hali, Beşiktaş’ın temposunu yükseltti. Daha çabuk ve daha etkili oynamaya başladılar. Kocaelispor’un skor avantajına rağmen arkaya yaslanmaması, açık ve oyuna ortak bir anlayışı tercih etmesi, tam da Beşiktaş’ın istediği şeydi.
Sonra birbirinden güzel golleri sıraladılar. Nobre, Holosko, Delgado ve yeniden Nobre farkı yaratırken Tello da uzaktan şutlarıyla sürekli yokluyordu.
Maçın kırılma noktası kuşkusuz Nobre’nin 29. dakikada durumu 2-1’e getiren golüydü. Holosko ile devre biterken dengeyi sağlamaları da soyunma odasına huzurlu gitmelerine yol açtı.
Durum 2-2 iken Cisse’nin sakatlanması, Beşiktaşlılarda tedirginlik yarattı. Ancak Mustafa Denizli formülü bulmuştu. Gökhan Zan’ı oyuna alıp Sivok’u ön liberoya gönderdi. Bir başka isabetli değişiklik de sonradan oyuna giren Serdar Özkan’ın asistiyle sonradan oyuna giren Bobo’nun beşinci golü atmasına yol açtı. Bu gole Beşiktaş’tan çok Bobo’nun ihtiyacı vardı.
Sağ bekte Ekrem Dağ, özellikle ikinci yarıda çok yararlı oldu. Bu değişiklik, Denizli’nin mesajını hatırlattı : Hata yapan, formayı kaybeder!
İşte kazanmanın yollarından biri!