Umut ve mutlulukla, gururlu bir hüzünle terk edecektik İnönü Stadı’nı... Olmadı. Kuşaklar boyu unutulmayacak bir gün, acıya bulandı. Hatay’da 42 yurttaşımız çifte bombalı suikastın kurbanı oldu.
Dolmabahçe yolunda Çarşı’nın yürüyüşü “biber gazı” ile kesildi, polis yine kolayı değil, “olay”ı seçti. Sonra şu saygı duruşu rezilliği.
Bursaspor Başkanı İbrahim Yazıcı’yı kaybetmişiz. Ailesinin ve kulübünün acısına ortak olmuşuz... Gelin görün ki saygı duruşu kimsenin umurunda değil. Herkes slogan atıyor, tezahürat yapıyor.
Böyle veda mı? Olmaz olsun! Acıyı, üzüntüyü, kederi paylaşabiliriz ama, utancı paylaşmak istemiyoruz.
Yeter artık! Maçı kazanmak, golü alkışlamak güzel de... İnsanlığımızı kaybedersek... Neye yarar o goller, o maç? Ya da aynı tablolara tanık olacaksak... Yeni stada ne gerek var!
***
Neresinden bakarsanız bakın, yine de bozulmayan, çözülmeyen, kirlenmeyen bir masumiyeti var futbolun...
Başlama düdüğünün sihiriyle maç öncesi bulanan sular duruluyor, berraklaşıyor. Kötü duygular buharlaşıyor. Saha içinde aslan gibi futbol emekçileri mücadele ediyor. Yeşil zeminin üzerinde saygı duyulacak bir oyun oynanıyor.
Beşiktaş, önemli oyuncularının sakatlığıyla, Fernandes’in yaramazlıkları ve cezalı haliyle yine de olabildiğince iyi bir onbirle başladı maça. Samet Aybaba, daha önceki maçlarda olduğu gibi Fernandes’in yokluğunda Oğuzhan’a oyunun yönetmenliğini vermişti.
Savunmada Escude - Sivok uyumu da nihayet sezonun bitimine bir hafta kala anlaşılır ve kabul edilebilir bir düzeye gelmişti. Fikret Orman’ın kırık kalbini onarır mı bilemem ama, Hilbert özellikle ilk yarıda çok iyiydi. Beşiktaş’ta olmasa bile gelecek yıl Süper Lig’de kalmayı hak ediyor, doğrusu.
Oğuzhan, Olcay, Veli Kavlak ve Mustafa baştan sona pozisyon zenginliğiyle süslediler maçı. Bu gösteriye maalesef Necip Uysal’ın katkısını göremedik. Veli Kavlak’ın attığı gol, onun değerini görmemekte ısrar edenlere “ilaveten” sunulmuş bir kanıt gibiydi. Olcay ve Holosko da Seba’nın 66 yıl önce İnönü’de attığı ilk gole kendi golleriyle selam gönderdiler, ayaklarına sağlık.
***
Fuat Çapa hocamıza da teşekkür borçluyuz. Umarım Cavcav Başkan, attığı yanlış adımdan sonra geri çekilir. Çünkü bu Gençlerbirliği’ne de hocasına da hepimizin ihtiyacı var! Skora bakıp aldanmayın!