Özetle, özetler!
Lafı hiç uzatmadan “Biz büyük bir hata yapmışız” diyor... “Lig TV ile yayın anlaşmasını bir yıl uzatırken, anlaşma maddesinde özet görüntü satış hakları için alt ve üst sınır koymamışız. Böyle olunca arz- talep dengesi bozuluyor. Pazarlık ve uzlaşma alanları daralıyor. Şimdi hızla çalışıyoruz. Yaşadığımız deneylerin ışığı altında yeni yayın ihalesi şartnamesini ‘kusursuz’ olarak hazırlama gayretindeyiz” diyor.
Konuşan, Türk Futbolu’nun baş aktörlerinden Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Göksel Gümüşdağ...
Deplasman taraftarına yasağın sona erdirilmesi için çok yönlü temas ve gayretlerle sağladığı uzlaşma çok önemli. 18 kulüp başkanının çekincelerini ortadan kaldırmak, İstanbul Valisi başta kamu yöneticileriyle işbirliğini gerçekleştirmek, onların desteğini sağlamak hiç de kolay değil. Gümüşdağ, zor işi başarmış olmalarının verdiği enerjiyle şimdi daha büyük bir sorunun üzerine gidiyor: Futbol müsabakalarının tv yayın hakları ihale şartnamesi. Süper Lig’in altıncı haftasına geldik, şifreli yayınlar dışında hiçbir kanalda özet görüntü yok. Öte yandan Lig TV abone sayısının da artmadığına işaret ediyor Gümüşdağ... Gerek şifreli abone sayısının, gerekse maç özetlerini yayınlayacak kanal sayısının hızla katlanarak artması gerektiğine işaret ediyor. Türkiye Futbol Federasyonu’nda Başkan Yıldırım Demirören, Gümüşdağ ve genel sekreterlerin de yer aldığı komisyon, tıkanmayı aşmak için yoğun çaba gösteriyor.
Uzlaşma kapısı açık
Sırası gelmişken, TFF Başkanı Yıldırım Demirören’in tavrına da dikkat çekmek isterim. Gerek Milli Takım’da yaşanan sorunlar, gerekse yayın şartnamesi, özet görüntü uygulamaları sırasında Başkan konuşmamayı, suskun kalmayı tercih ediyor. Bu durum duyarsızlığa yorumlanmamalı. Başkan Demirören, yakın çalışma arkadaşlarının yorumuyla “uzlaşma kapılarını açık tutmak” istiyor. İnisiyatif alıp kamuoyu önünde tavır belirlemesi gereksiz tartışmalara neden olabilir. Bu pozisyonu takdir etmek gerekiyor.
Komisyon çalışmalarına dönersek... Şartname en geç 15 Ekim’de hazır olacak. Yaklaşık bir ay sonra da (Kasım’da) yayın ihalesi var. Özetle liglerin ilk yarısı bitmeden özetlere kavuşacağız. Bu arada yayın paketinin Süper Lig, 1.Lig, 2. ve 3.Lig’leri de kapsayacak biçimde zengin içerikle ihaleye çıkarılması da gündemde. Peki Kasım’a kadar ne yapacağız? Bakarsınız, Devlet’in yüksek katmanlarından gelecek bir uzlaştırıcı dokunuşla “futbolda ekran barışı” gerçekleşebilir. O güne kadar buğday ambarında eşelenmeye devam edelim. Devam!
Ah, o gemide biz de olsaydık!
Geçen hafta Perşembe günü sabahtan yola çıktık. Yol arkadaşlarım Fatih Kuşçu, Melih Gümüşbıçak ve Ahmet Çakır. Varış noktamız Bandırma... Orada Bandırma Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği spor paneline katılacağız.
İyi ki öyle bir huzur yolculuğuna çıkmışız. İlk durağımız Bursa Kardeşler Lokantası. Kebap diyarında bir ada... Üç cins kuru fasulyesi var. Patlıcanlı eti ve ille de tatlıları bir harika. İştahla öneririm.
Panelimizi 300 kişi izledi. İlçenin protokolu ile kadınlı erkekli gruplar. Anneler, babalar ve çocukları... Genç sporcular... Bandırmaspor’un yöneticileri... Kick Boks’ta “Tekme öyle atılmaz böyle atılır” dercesine deplasmandan 19-0’lık galibiyetle dönen genç kızlar... Zihin açan sorular, sohbetler. Ne yalan söyleyeyim, Bandırma Kaymakamı Tuncay Sonel ile Belediye Başkanı Dursun Mirza’yı tanımaktan çok mutlu oldum. Bandırmaspor - Balıkesirspor rekabeti ateşli, biliyorsunuz. Neyse ki maçı oynatmışlar... Her iki taraf da “Biz kazandık” diyor. Maç skoru 0-0... Bazen paylaşmak en güzel çözüm oluyor. Yazar dostum Önder Balıkçı ve BGC’li meslektaşlar da komplekssiz, heyecanlı ve sıcak sohbetleriyle bizi çok değerli bir armağanla ağırladılar... Çocukluğumuzdan beri 7’den 70’e tarih ezberimizde yer alan Bandırma Vapuru, adımıza küçük bir maket olarak hazırlanmıştı. (Ah, o gemide biz de olsaydık!)
Ticaret Borsası Başkanı Halit Sezgin ve sinemamızın usta yönetmenlerinden Tunç Başaran’ın arasında oturuyordum. O tatlı sohbetin en kârlısı galiba bendim. Hem gruptaki arkadaşlarıma, hem de Bandırma’daki dostlara en içten teşekkürlerle.
