Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İnönü Stadı’na “Kartal Yuvası” olarak itibarını iade eden takım, yönetime huzur, taraftara sevinç, rakiplerine de gözdağı verdi

Alıştığımız derbilerden biri değildi. Hır - gür, tekme - tokat ve kavga yoktu.
Özlediğimiz derbilerden biriydi bu...
Oyuncuları, hocaları, golleri ve ille de hakemiyle!
Beşiktaş - Fenerbahçe maçı, bir futbol maçında olması gerekenleri, bir derbide yaşanması beklenenleri gösterdi bize...
Olmaması gerekenler olmadı... Yaşanmaması istenenler yaşanmadı.
Ama oyun oynandı. Mücadele, sonuna kadardı.
Pozisyonlar zengin, içerik doyurucuydu.
Bu oyunu seyretmek sıkıntılı değil, coşkulu ve yorucuydu.
Her iki takım da emeklerinden dolayı alkışı ve saygıyı hak etti.
Skor tabelası bir yana, bunları alkışlıyorum ben.
Netice, Beşiktaşlılar için özlendiği gibi ve güzeldi.
Ama oyunun ruhu ve oynanan futbol, yani Hatice... Daha da güzeldi!
Elbette ilk yarıda Üzülmez’in Gökhan’a yaptığı müdahalenin penaltı olup olmadığı tartışılabilir. Uğur İnceman’ın attığı üçüncü goldeki ofsayt durumu da kesindir. Ne var ki, hakemin kararlarına her iki tarafın saygı duyması, bir futbol maçında ender görülen bir olaydır. Hele ki derbilerde.
Şimdi bu maçın en mutsuz insanı kim?.. diye sorarsanız...
Size Yıldırım Demirören diyeceğim. Haftalardır taraftarıyla soğuk savaş halindeki başkan, nihayet onlarla birlikte mutluluğu buldu, ama stada değildi, inanıyorum ki kahroldu. Böyle biteceğini bilse, sedyede bile gelir İnönü’deki yerine kurulurdu.
Neyse, geçmiş olsun başkan... Tebrikler sana da!
Peki, skor tabelasında gördüğü en son 3-0’ı Ankaraspor’a karşı “hükmen” elde eden Beşiktaş, bu rüya gibi sonucu nasıl elde etti ?
Kesinlikle akıllı oynadı, emek ve çaba gösterdi. İyi bir planlama ve iyi bir taktikle sezonun en iyi gösterisini sundu. Denizli’nin ikinci yarıdaki hamlesi de doğru ve yerindeydi. Serdar’ın yerine Tello’yu aldı. Yusuf’u sağ kanada, Şilili’yi Bobo’nun arkasında yerleştirdi. Beşiktaş’ın asıl etkinliği soldan geldi. Hem İbrahim Üzülmez, hem de Ekrem, Gökhan ve Mehmet Topuz’un kontrolundaki Fenerbahçe sağ kanadını çökerttiler.
Fenerbahçe’de Lugano’nun yorgunluğu, gözle görülecek biçimde pahalıya patladı. Emre’nin sakatlanması Daum için talihsizlik, Kazım’ın verimsiz oyunda öfkelenmesi ve yardımcı hakeme söylediklerinden sonra kırmızı kartı görmesi sorumsuzluktu. Roberto Carlos, Cristian ve Dos Santos’un Alex’in işlevini gerçekleştirme gayretleri de yeterli olmadı.
İnönü Stadı’na “Kartal Yuvası” olarak itibarını iade eden takım, yönetime huzur, taraftara sevinç, rakiplerine de gözdağı verdi.
Tebrikler Mustafa Hoca!