Schuster'i anlamakta güçlük çekiyorum... Beşiktaş ligin çetin cevizi Kayserispor karşısında, üçer golle yenildiği maçlardan kat kat fazlasıyla pozisyon veriyor rakibine... Ama Alman Hoca seyrediyor... Ne savunmada bir önlem düşünüyor, ne orta alanda ne de ileri uçta!
Kayserispor, Zalayeta'nın cezasına, Cangele'nin yokluğuna rağmen istediği oyunu, istediği gibi oynuyor. Beşiktaş’ın direnme gücü yok. Furkan, Moritz, Mehmet Eren üst üste inanılmaz gol pozisyonlarına giriyorlar... İnanılmaz biçimde golü atamıyorlar...
Savunmada kademe hataları yapan, içeri adam kaçıran Beşiktaş, orta alanda Necip, Fink, Ernst ve Onur’un oluşturduğu kalabalığa rağmen ne topa istediği gibi sahip olabiliyor, ne de yaratıcı bir pozisyon sergiliyor.
Nihat Kahveci, "Şutların Efendisi" rolünde... Buluştuğu topları yandan, üstten şutluyor sürekli... Cepheden Kaleci Souleymanou'yu çalıştırıyor. Duran toplarda da atış hakkı Nihat’ın... Top taşımıyor, top tutmuyor, Bobo ile duvar pası yapmıyor... Dünkü statik ve tembel haliyle galiba Bobo’nun da başı ağrıyor. Hiç heves ve isteği yok gibi. Nihat’ın günün kahramanı olup bireysel sorunlarından sıyrılma çabası, onu takım oyunundan koparıyor. Takımdan ayrı farklı bir kimlik sergiliyor.
Schuster’in bu aksak, dağınık verimsiz ve edilgen oyun karşısındaki sabrına şaşırıyorum.
Nihayet 68. dakikada Guti ile Fatih Tekke’yi oyuna alıyor Alman Hoca... Biraz geç kalmış sayılmaz mı? Ama yine de Beşiktaş oyuna ortak oluyor hiç değilse... Guti’nin liderliği ile pozisyonlara giriyorlar. Fatih kale ağzından topu kafasıyla dışarı atıyor...
Kayserispor mu ?
Onlar ısrarla golü aramaya devam ediyorlar... Pozisyona girip kaçırıyorlar...
Mehmet Eren, Moritz, Hasan Ali, Beşiktaş’ın cılız ataklarından topu kazanıp harika kontratak organizasyonları yapıyorlar.
Uzatmada Beşiktaş savunması içinde bekleyen Furkan, ofsayt şaşkınlıkları arasında topla buluşup golünü atıyor... Sabır ve ısrarın hak edilmiş ödülü o gol! Kayserispor, zirve ortakları arasındaki yerini alıyor. Üç Büyükler, Bursaspor, Trabzon ve Kayseri’nin gerisinde kalıyor... Şampiyonluk hesapları yeniden yapılıyor. Şota da o defterde kendine özel bir sayfa açıyor...
Beşiktaş’ın lidersiz ve kimliksiz hali sıkıntı veriyor... Takım sıradanlaşıyor...
Galiba Schuster de bu duruma alışıyor!