Hektor Cuper’in Orduspor’a gelişinden beri Karadeniz’de bir başka futbol rüzgârı esiyor...
O rüzgâr dün de Beşiktaş’ı önüne katıp savurdu, sürükledi, uçurdu.
Culio, Stancu, Hakan Özmert, Gosso, Yalçın... Oyunu hem seyir zevki ile güzelleştirdiler, hem de kazanma istek ve azmiyle zenginleştirdiler...
Beşiktaş açısından bu maç, daha yola çıkarken kaybedilmişti...
Artık gitmek için her türlü çirkinliği ve yanlışı yapan, bunu da büyük bir pişkinklikle gerçekleştiren Quaresma, taşıdığı bütün değerleri elinden düşürmüştü... Arkadaşlarının yükünü paylaşmıyor, o nedenle hiçbiri ona güvenmiyordu... Bireysel katkısı da oyunu sadece kendi yetenekleriyle sınırladığı, takımın bir parçası olamadığı için sıfırlanmıştı.
Madrid’de Carvalhal’a karşı çirkin davranışları nedeniyle Ordu kafilesinin dışında kaldı Q7. Gelin görün ki bu durumdan bir fırsat olarak yararlanması gereken Holosko da dünkü 45 dakikalık oyununda hiçbir etkinlik gösteremedi.
Beşiktaş, baskılı oynayan, üst üste hücum tazeleyen Orduspor’u kendi ceza alanında ağırlıyordu... Bu ağırlama (!) sırasında Rüştü’nün kurtarışları olmasa açık farklı bir yenilgi bile sözkonusu olabilirdi Beşiktaş için. Savunma göbeğinde Sidnei ve Egemen arasında uyum yoktu. Orta alanda da Ernst ve Fernandes tüm gayretlerine rağmen yararlı olamadılar... Hücumda kaybedilen toplardan sonra rakiple boğuşarak topu kapmaya çalışan ikisiydi... Savunma açık verdiğinde, gelişigüzel top savurduğunda koşup durumu kurtarmaya çalışan da yine Ernst ve Fernandes’di... Beşiktaş ne Mustafa Pektemekle, ne de Simao ve Veli ile rakip savunma üzerinde bir baskı oluşturabildi...
Kişiliksiz, heyecansız ve bilinçsiz bir sıra takımı olarak gitti, oynadı, döndü...
Bu takımın dağınık ve durgun gidişi önlenemezse, UEFA Avrupa Ligi ile birlikte play - off süreci de hayal olur...
O nedenle Carvalhal’ın yaptıklarına (ya da yapamadıklarına) ek olarak Sportif Direktör Tayfur Havutçu’nun da sorumluluk alması, devreye girmesi, müdahil olması gerekir... Meslektaşını rahat çalıştırmak, incitmemek uğruna Tayfur Hoca olayları seyretmekten artık vazgeçmeli!
Orduspor, faul atışından çok güzel bir Culio - Stancu organizasyonuyla golü buldu. Ancak bu golde Rüştü’nün de hatasını görmezden gelemeyiz. Kalesinden çıktı ve orada kaldı... İki durumda da ona yakışmayan bir hata!
Beşiktaş’ın Edu ile bulduğu beraberlik golü, takımı ateşlemeye yetmedi...
Galiba heyecanları tükenmişti... Zorla olmuyordu!