Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yazık... Çelik gibi sağlam Karabükspor paslı tenekeye dönmüş... Kadrolara baktığımızda Yücel İldiz’den Bülent Korkmaz’a devredilen takımda çok önemli bir değişiklik yok. Ama o takımın ruhu gitmiş, kimyası bozulmuş...
Karabükspor, dört kez kaleci Muslera ile karşı karşıya kaldı... Cernat ve Shelton ikişer golü atamadılar... Birinde direk, birinde Muslera’nın ayağı, ötekilerde de elleri önledi golü...
Yine de büyük sorun savunmalarındaydı... İkinci dakika dolmadan Elmander’in önlenemeyen ortasından Baros’un golü geldi... Devrenin sonunda kornerden gelen topa ayak koyan Elmander ikinciyi buldu... Hamza Çakır’ın topu değil Elmander’in bacağını bulan müdahalesiyle penaltı geldiğinde Melo üçüncüyü attı.
Karabükspor topu bulduğunda oynayamayan, kaybettiğinde geri alamayan bir takım halindeydi...
Galatasaray’ın Karabükspor’u yenmesi için fazladan bir şey yapmasına hiç gerek yoktu... O nedenle belki, Semih - Servet savunma göbeğinde açıklar vermesine rağmen kazandılar... Yine aynı nedenle Kazım, Selçuk, Melo ve Emre kendilerini hiç zorlamasalar da tıkır tıkır top kullanıyor, pozisyon yaratıyorlardı...
Hele Mabiâla’nın 42’de ikinci sarıdan gördüğü kırmızı kartla atılması, Karabükspor’un dağılmasını ve çözülmesini daha da hızlandırdı...
Bu yıl ligde 10 kişi kalan takımlar genellikle maçın altında eziliyorlar. Puan kaybını engelleyemiyorlar. Bugüne kadar 10 kişi kaldıktan sonra önemli bir taktik değişiklik yapana ve maça ortak olana pek rastlamadık. Oysa sadece Bülent Korkmaz’ın değil tüm takımların böyle durumlarda uygulayacak bir B planları olmalı! Elmander ve Baros da gollerini bulurken son derece rahattılar. Karabükspor savunması onlara golü atacak alanı da bıraktı, zamanı da!
Bu maçta ağırlıklı olarak Karabükspor’a bakmamız yadırganmamalı. Fatih Terim’in silbaştan yeni bir takım kurduğunu, bu takımı birlikte oynatma konusunda epey yol aldığını ve işini de iyi yaptığını biliyor, takdir ediyoruz...
Ancak iki takım arasındaki kalite farkının da altını çiziyoruz.
Maçın en güzel golü Engin’in orta alandan dikey çıkışıyla geldi. Baros’un kasık sakatlığı ile oyundan çıkması ev sahibini endişelendirecek tek vukuattı.
Rauf Denktaş, Lefter Abi ve genç kayakçı kardeşimiz Aslı Nemutlu için yapılan saygı duruşunda Arena seyircilerinin onurlu sessizliği de nihayet acı ile ciddiyeti buluşturdu. Onlara teşekkür ediyoruz!