Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İki kıymetli adam, iki kıymetli takım...
Robert Prosinecki geldiğinde şaşıranlar ve yadırgayanlar oldu. Ama bir zamanların Yugoslav Milli Takımı’nda Avrupa’yı sarsan yıldızlardan biriydi... Hırvat kimliğiyle antrenörlüğünü sergilemeye başladı.
Anladık ki onda da bir adanmışlık, liderlik, kişilik var... Saygıyı hak ediyor. Kayserispor’da hem kaybolmuş heyecanları yeşertti, hem de genç adamları sahneye çıkardı.
Samet Hoca için de aynı şeyleri düşünürüm ben... Mesleğine kendini adamasının yanı sıra Beşiktaş söz konusu olunca akan suları durdurmuştur. Eleştirilecek çok yanı var elbette. Şu son maçta onlara değinmeyeceğim. Beşiktaş için zor dönemde lig üçüncülüğü iyi iştir, takdir edilmelidir. Ayağına kadar gelen Şampiyonlar Ligi fırsatını basit hatalarla harcayıp ikinciliği kaptırması, Samet Hoca’nın oyuncularıyla birlikte uğradığı büyük talihsizliktir, geçelim.
İki kıymetli adam da teşekkürü hak ediyor.
Futbolculara dönecek olursak...
Kayseri Kadir Has’ta Bobo ile Mustafa Pektemek’i kıyaslayan futbolseverler, Brezilyalı’da sezonun yorgunluğunu ve 17 golle doymuşluğunu gördüler... Ama o yine de golünü attı, on sekizinciyi buldu.
Mustafa ise zor ve uzun sakatlık sürecinden sonra oyuna ısınmaya, form tutmaya çalışıyor. Zaman zaman borcu varmış hissiyle takımı için kendini paralıyor. Her neyse, hevesini gelecek sezona saklamasını dileyelim. Almeida’nın dönüşü hiçbir şey vaat etmedi dün. Yeni sezonda ne olur, olur mu olmaz mı, bilemeyiz.
Kayserispor’da Mouche, Cleyton, Bobo, Ceyhun, Ömer, Simiç, Salih Dursun oyuna saygı gösterip renk ve derinlik kazandıran oyunculardı. Benim gözüm Sefa’yı aradı, ama cezası nedeniyle yoktu! Sonradan oyuna giren Yener’in attığı golde Mouche’nin sağdan yaptığı atağa Beşiktaş’ın solundakiler sadece “seyirci” olarak katıldılar.
Lig üçüncülüğüne sabitlendikten sonra Beşiktaş belli ki coşkusunu da heyecanını da kaybetmişti. O nedenle maçın sonucu normaldir.
Anormal olan, koca sezon geçip giderken savunma ilkelerinin hala öğrenilememiş olması...
Yazık, değil mi?
Evet, hem de çok!