06.02.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:
BİRİSİNİ sevmek, birisine sevgiyi hudutsuz verebilmek arzusu normal insanın iç güdüleri içinde saklıdır. Sevdiklerimizin ölümleri karşısında duyduğumuz korkunç acı da buradan kaynaklanır. Bu sevgi birike birike bir göl gibi olur. Çok defa toplumlar bu sevgiyi, bu sonsuz sevgiyi verebilecekleri temiz kişileri bulamazlar. Ve bu sevgi yumağını içlerinde saklarlar. Ama o kişiyi bulduklarında da bir patlama olur. Toplum sokağa dökülür.
Görülüyor ki uyukluyor gibi görünen, reaksiyon vermeyen toplum, esasında her gün siyaset sahnesinde de, spor ve sanat dünyasında da gelip geçen herkese değerine göre puan vermektedir. Ve bu sevgi patlaması da bu puana göre pozitif veya negatif yönde olmaktadır. Bu bakımdan büyük şöhret olduğunu sanıp toplumu kendine uyduracağını sananlar yanılmaktadırlar.
Bilhassa sporda toplum yargısına değer vermeyen, para ve şöhretin herşey olduğunu sanıp sahada taşkınlık yapanlar da toplumun bir gün kendilerine sırt çevireceğini bilmelidirler. Bu herkes için geçerlidir. İster politikacı, ister sporcu, ister sanatçı olsun...