Galatasaray’da bu sezon sıkıntı olduğunu fırsat buldukça söylüyoruz. Üç kupa, futbolcuları da Hamza hocayı da kandırmasın diyoruz. Ve dün gece Sivasspor karşısındaki Cim-Bom beni hiç şaşırtmadı.
Sivasspor hazırlık maçlarının tümünü kaybetti. Sergen Yalçın, takımı toparlamak için çırpınıyor. Transfer istiyor. Takımın eksikleri çok var. En önemli eksikleri de golcüleri yok. Batuhan geçen seneki formundan çok uzak. Zaten biraz iyi olsaydı, Galatasaray karşısında ilk yarı Sivas üç-dört gol rahatlıkla atardı. Sarı-kırmızılılara bakıyorsunuz, bir tek golcüsü var Burak. O da kulübede. Podolski, santrfor olarak maça başlıyor. Sivas’ın iki stoperi İbrahim ve Ümit, Podolski’ye öyle bir markaj uyguladılar ki ilk yarı sahada Alman golcü var mıydı, yok muydu farkında bile değildik.
Koca Galatasaray ilk yarı 4 kez Sivasspor ceza sahasına girdi. Ve hiç şutu yoktu. Rakip ise 14 kez Galatasaray’ı yokladı. Diyebilirsiniz, ‘Muslera hatalı gol yedi. Burak ikinci yarı oyuna girdi. Galatasaray bu yüzden puan kaybetti.’ Böyle düşünenler yanılıyor. Birinci hata, Podolski oynadığı her yerde yardımcı golcüdür. Tekniği iyidir, gol de atabiliyor. Ama birinci vazifesi forveti rahatlatmak. İkinci vazifesi gol atmak.
Orta sahaya bakıyorsunuz, Bilal. Hangi takımda oynuyor Galatasaray’da. Akhisar’dan geldi. Yaşı 32. Kimin yerinde oynuyor. Melo’nun. Başka konuşacak bir şey yok aslında. Sağ bek Sabri. Dün gece sahada Sabri var mıydı? İlk yarıda Erkan ile Aatif, o kanadı koridora çevirdi. Resmen felç ettiler. Cim-Bom’un kadrosuna baktığınızda en başarılı isim Chedjou’ydu. Öyle hamleler yaptı ki topa takımını farklı yenilgiden kurtardı.
Her zaman söylüyorum. Hamza hocanın işi kolay değil. Bu sene, geçtiğimiz sezondan daha zor geçecek. Isıran, koşan, pres yapan bir takım yaratması lazım. Yabancı sınırlaması kalktı. Carole mü, oynatmanız lazım. Rodriguez mi, 11’e alınmalı. Sonuçta Galatasaray bir süre daha zor günler geçirecek. Sivas’ta alınan bir puanı başarı olarak kabul etmek lazım.