Galatasaray değişiyor. Eski düzen, yöneticilerin kral olduğu sistem bitiyor. Başkan Ünal Aysal’ı camiada seven de var, karşı çıkan da. Ama girişimlerini bitirebilir, söylediklerini yapabilirse, efsane başkanlar kategorisine girer.
Önce her şubeye profesyonel bir CEO geliyor. Şimdiye kadar yapılan icraatla basketbol, voleybol, sutopu ve en önemlisi futbol hızla yükselişe devam ediyor. Bundan tabii ki, rahatsız olanlar çok olacak. Eskiden bir futbolcu transfer edilirken yöneticilerin televizyonlarda ve gazetelerde boy boy fotoğraflarını ve nakaratlarını görürdük. Başkan Aysal, bu sistemi tarihe gömüyor.
“Kulübün başı benim”, “Herkes fikrini söyler, en son kararı ben veririm”, “Florya’nın anahtarı Fatih Terim’de. Oraya hiç kimse karışamaz” diyerek net görüş belirtiyor. Tabii aracılar, rahat durmuyor. Durmazlar da. Hedefleri Başkan Ünal Aysal’la, Fatih Terim’i nasıl birbirine düşürürüz. Başarılı olabilirler mi?
Başkan veya Fatih hoca, aradaki dedikoduculara inanırlarsa ikisinin de huzuru bozulur. Galatasaray’da bugünkü güzellikler bozulur, her iki taraf bu işten ziyanlı çıkar. İşin doğrusu kulaklarını tıkayacaklar. Aralarına nifak sokmamaları lazım.
Gelelim Sneijder’e... Çok büyük futbolcu. Transfer parası da gerçekleşirse, herhalde rekor olacak. Ne getirir, ne götürür. Bunu iyi hesaplamak lazım. Yazarken bile beni heyecanlandıran bir isim. Ama Fatih Terim’in işinin daha da zorlaşacağını düşünüyorum. Sneijder’li Galatasaray’dan herkes Türkiye’de açık ara şampiyon olmasını, Şampiyonlar Ligi’nde de en azından yarı finale kadar gitmesini bekliyecek. Şu an için kurulan bir düzen var. Florya’da bir yıldız var. O da Fatih Terim. Futbolcular bunu kabul etmiş, tam ekip olmuşlar. Sneijder gelince, oradaki düzeni ne kadar etkiler. Melo, Selçuk, Muslera, Eboue, Hamit, Burak, Elmander, Sneijder’i kabul mu edecekler yoksa bu Hollandalı’yı neden getirdiler diye mi düşünecekler. Bir sürü örnek var. Anelka, Ortega, Kosecki, fayda yerine kulüplerine zarar verdiler. Dilerim, Galatasaray’a zarar yerine, fayda sağlar.
Allah yardımcıları olsun
Antalya’daki hakem seminerini yakından takip ettim. Hepsi oturmasını kalkmasını, konuşmasını bilen kültürlü pırıl pırıl insanlar. Son iki senedir bakıyorum; Cüneyt Çakır başta olmak üzere Avrupa’da önemli maçlarda görev alıyorlar. Bizi gururlandırıyorlar.
Türkiye’de ise aynı başarıyı gösteremiyorlar. Göstermelerini beklemek hayalcilik olur. Kulüp başkanlarının yarattığı çarpık düzen devam ettiği sürece de hakemlerimizden Avrupa’daki başarılarını burada devam ettirmelerini kimse beklemesin. Haftaya Galatasaray-Kasımpaşa maçıyla Süper Lig’de ikinci yarı başlıyor. Beşiktaş hariç, üç büyük savaş baltalarını çıkarmış.
Bu şartlar altında federasyon, hakemler, futbolcular, taraftarlar hepsi birbirine girecek. İyi bir şey beklemek hayalcilik. Benim anlayamadığım, Kulüpler Birliği Vakfı ne iş yapar. Lig öncesi orada bir toplantı yapılsa bilhassa, Aziz Yıldırım, Ünal Aysal, Fikret Orman ve Sadri Şener kol kola girip topluma gerginliği ortadan kaldıracak mesajlar verseler ne kaybederler. Demek ki, bilmiyoruz. Gerginlik onların da işine geliyor.
Benim görüşüm, federasyonun, Allah yardımıcısı olsun. Hiç kimseye yaranamayacaklar. Hakemler ise yandılar. Nasıl doğru karar verip, raporlarına yazacaklar.