Serdar Sarıdağ

Serdar Sarıdağ

serdar.saridag@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

“Fransa’da o kadar üzüm bağların var neden bu yaşta hala bu işi yapıyorsun” dediğimde “Çimin kokusunu alabiliyor musun?” diye yanıt vermişti. “İşte beni futboldan koparmayan tek şey bu çim kokusu” demişti. Futbolu para için değil, amatör olarak seviyordu. İdealistti... Hayata bakış açısı çok farklıydı. Ömrünü Mali’deki fakir çocuklara adamıştı. Evet onun adı tahmin ettiğiniz gibi Jean Tigana. Onunla yaptığım sohbetlerde kendi kendime hep şunu derdim: Karşındaki adam bir teknik direktör değil bir futbol şövalyesi.
Girişi Tigana ile yaptık ama hikayenin asıl kahramanı Guy Stephan... Peki kim bu Guy Stephan. Arjantin’i Dünya Kupası’nın dışına atan Fransa Teknik Direktörü Deschamps’ın yardımcısı. Aslında Deschamps onun yardımcısıdır. Bakmayın ikinci planda olduğuna. O Fransa’nın en önemli futbol akıllarından birisidir. Özellikle Afrika Kıtası’ndaki gençleri çok yakından takip eder. Tam bir yetenek avcısı ve futbol uleması. Arjantin maçında onu Deschamps’ın yanında gördüğümde böylesine bir futbol entelektüelini ülkemizde tutamadığımıza bir kez daha üzüldüm. Türkiye ile ne ilgisi var diye soracak olursanız; o Beşiktaş’ın Tigana döneminde, Fransız hocanın da yardımcısıydı. Tigana gittiğinde bari Guy Stephan kalsaydı diye hep iç geçirmiştim. Ama olmadı. Çünkü futbol kültürümüz buna elverişli değildi.
Bu satırları yazdığımda saat Slovakya’da 01:00’i gösteriyordu. Kaldığım otelin bahçesinde bir yandan Türk rapinin önemli isimlerinden Sagoba Kajmer’in “galiba” parçasını dinliyorum, bir yandan da uzaklardan gelen köpek havlamalarının yarattığı ortamın tedirginliğini yaşıyordum. “Sen giderken adımlarını sayarım” diyordu Sagoba Kajmer. Tigana ile Guy Stephan’ın gidişini hatırlatıyordu bu sözler bana. Ne gelenlerin ne de gidenlerin değerini biliyoruz.
Aklıma bir an Guti geliyor. Bir aksilik olmazsa Şenol Güneş’in yardımcılığını yapacak olan Guti’den bahsediyorum. Elbette Şenol Güneş gibi bir futbol aklının yanında, Guti çırak kalır fakat 14 sene Real Madrid’te oynamış bir Guti geldiğinde, umarım Tigana ve Guy Stephan gibi bir gidişi olmaz. Onun giderken değil gelirken adımlarını saymak isterim. Muhakkak Beşiktaş’a önemli katkılar sağlayacaktır. Muhakkak İspanya’nın gözü kulağı burada olacaktır.
Bakın bir hikaye anlatayım size. Guti Beşiktaş’a yeni gelmişti. O zamanki teknik direktör Schuster, takımı bir hazırlık maçı içim İspanya’ya götürmüştü. Uçak Valencia’ya indiğinde bir Real Madrid taraftarı koşarak Guti’ye sarılmıştı. Hüngür hüngür ağlıyordu. “Bizi niye bıraktın” diye kendini yerlere atıyordu. Orada daha net anlamıştım Guti’nin ne kadar efsane bir oyuncu olduğunu. Ben onu getirmeye çalışan yönetimi ayakta alkışlarım. Kim bilir ileride önce Beşiktaş’ın sonra da Real Madrid’in hocası olur.
Kampın ilk idmanında ise gündemde onun ismi vardı. Dünkü antrenmanda hepimiz Guti’nin ne zaman kampa katılacağını konuşuyorduk. Onun neler yapabileceği üzerinde tartışıyorduk. Fakat en önemlisi ne biliyor musunuz? Şenol Güneş gibi bir okulda, Guti hocalık anlamında daha üst seviyeye çıkacaktır. Tüm bunları konuşurken gözüm antrenmandaki Şenol Güneş’e takılmıştı. Tecrübeli hoca bir anda antrenmanı durdurdu. Öyle bir bağırıyordu ki “sen neden o boşluğu kapatmıyorsun” sözlerini, sarı alarma neden olan şiddetli rüzgar bile dindiremiyordu. Beşiktaş’ta çok hoca gördüm ama bu kadar detaylara inenini görmemiştim. Ben detay diyorum ama belliki onun için önemli bir nokta. Şu bir gerçek, Şenol Güneş Beşiktaş için çok büyük bir şans ve değer. Böylesine bir futbol aklı, elbette parlattığı oyuncular gibi Guti’yi de bir yerlere getirecektir.
Peki Guti kimleri bir yerlere getirebilir?.. Bu soruyu kendime sorduğumda, sahadaki gençlere dalıp gidiyordum. Oğuzhan Aydoğan, Marlon, Fatih, Dorukhan, Erdem ve Mertcan gibi yetenekler, pekala İspanyol efsaneden çok şey öğreneceklerdir. Düşünebiliyor musunuz; Guti’nin Real Madrid formasını giydiği ilk gün, bu gençlerin bazıları anne sütü emmeyi yeni bırakmışlardı. Ve bir aksilik olmazsa, kader bu çocukları Guti gibi bir futbol aklıyla bir araya getirecek. Bu durum bence genç bir oyuncu için, bulunmaz bir şans.
Beşiktaş, Guy Stephan gibi bir futbol kütüphanesini talan etmiş olabilir ama eminimki Guti gibi Real Madrid eğitimi almış bir hocayla, uzun yıllar çalışabilir. Ayrıca Guti, Şenol Güneş’in rahle-i tedrisinden de geçecek. Üstelik kısa bir süre oynamış olsa da, Beşiktaşlılığı iliklerine kadar sindirmiş birisi. Islak imza henüz yok ama, ben kendisine bir kez daha “Hoşgeldin Guti” demek isterim.