Ümit Avcı

Ümit Avcı

umit.avci@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Evet, rakip CSKA Moskova gibi Avrupa’nın hep zirvelerinde dolaşmaya alışık bir takımdı. Kadrolarında birbirinden önemli yıldızlar vardı. Ama dünkü fark, onların iyi takım olması kadar Beşiktaş’ın çok kötü bir maç çıkarmasından da kaynaklandı. Sezona çok kötü başlayan ve 3 maçını da kazanmasına rağmen çok zorlanan, Beşiktaş’ın İstanbul’da perişan ettiği Partizan’ı ancak uzatma sonunda mağlup etmeyi başaran Rus ekibine karşı biraz daha direnç ortaya konmalıydı. Teslim bayrağı bu kadar kolay sallanmamalıydı.
Maça iyi başladı aslında temsilcimiz, özellikle Vidmar, 7. dakikada 2 faule ulaşana kadar süperdi. Ama kenara gidip geldi, adeta değişti. Maçın başındaki oyuncuyla aynı değildi. Bunda Krstic’in bu sezonun en iyi oyununu oynamasının, Beşiktaş’ın dışarıdan berbat bir isabet oranıyla şut atarak, rakibin içeriye yardımı abartmasının da etkisi gözardı edilemezdi! Devre sonunda Beşiktaş 9’da 0, CSKA ise 10’da 7 üç sayı isabetindeydi. Rakip boyalı alana gömüldükçe oyun kurucusu Jerrells olan Beşiktaş’ta da art arda hatalar geldi. Hadi hücumda kötü gününde olabilir bir oyuncu ama hiç mi savunma yapmaz? Teodosic, belki de en rahat maçlarından birisini çıkardı, özellikle savunmacısı değişene kadar. Zaten Teodosic’i, Jerrells ile savunmaya çalışmak, bence dünkü hataların en önemlisiydi! Sezonun en flaş isimlerinden diye beklediğimiz Dasic ise en büyük hayalkırıklığı olma yolunda. Eğer böyle oynayacaksa, ona verilen her saniyede yazık oluyor Barış’a.
Tamam üç sayı isabetleri maçın sonuna kadar aynı şekilde devam etti, Beşiktaş ilk üçlüğünü 35. dakikada bulup, maçı 16’da 1 ile bitirdi. CSKA ise 15’te 9 (yüzde 60) üçlük attı. Aradaki farkı sadece bu istatistikler bile oluşturabilir ama bence dün neden farklıydı! Beşiktaş kendisine hiç yakışmayacak bir basketbol oynadı, yani yenilgi kaçınılmazdı.