Ümit Avcı

Ümit Avcı

umit.avci@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İki takım içinde bu ‘maçın’ adı kadar, getirecekleri de önemliydi. Fenerbahçe Ülker, rakibine ilk yarıdaki mücadelede boyun eğmiş olsa da, hükmen galip ilan edilmişti, ancak eminim ki hiçbir Fenerbahçeli bununla yetinmezdi. İşte derbi galibiyeti, Efes ve kupa zaferlerinin ardından yakalanan havayı sürdürmek kadar, bu sezon ilk kez basketbol takımını hatırlayan taraftarı ‘gerçekten’ memnun etmek için de gerekliydi. Yani Fenerbahçe’nin kazandığı dün sadece derbi değildi, çok daha fazlasını elde etti!
Galatasaray ise yaşadığı talihsiz olayın ardından müthiş bir seri yakalamış, ‘Bırakın kümede kalmayı, play-off oynarlar’ dedirtmişti. Ancak arka arkaya gelen yenilgilerin ardından yeniden düşme korkusu başlamıştı ve artık galibiyet şarttı.
Fenerbahçe sahaya son haftaların formda ismi Kinsey’den yoksun çıkıp hasta olan Giricek’i de, sadece 6 dakika kullanabilince kısa rotasyon sekteye uğramış, bazı isimlerin ekstra işler yapması zorunlu hale gelmişti. 1. periyoda 13 sayı sığdıran ve maçın sonunda da en kritik 5 sayıyı atan Ukic ile 3. periyotta 7’de 6 isabetle 15 sayı üreten Ömer Onan ekstra oynayan, yani maça damga vuran isimlerdi. 10 sayı, 10 ribaunt ile double-double yapan, kritik üçlükleriyle rakip savunmanın ayarını bozan Mirsad’ı da tebrik etmeli.

Haberin Devamı

Aslan aslını inkâr etti!
Galatasaray ise hücumda bel bağladığı Rancik-Jasaitis ikilisinden ilk yarıda sadece 4 sayı bulunca kontrolü de rakibine verdi. Rancik’in erken faul problemine girmesi sorun yaratırken, Wilkinson, Oğuz ile eşleşme avantajını iyi kullanıp, takımını oyunda tutan isimdi. Ancak ilk 10 dakikayı 6’da 0, devreyi ise 13’te 1 isabetle bitiren sarı-kırmızılı ekip, adeta ‘aslını inkâr edip’ dışarıdan hiçbir şey üretemeyince kaderine razı duruma geldi.
Sadece dördüncü çeyrekte atılan üçlükler farkı eritse de, Fenerbahçe gibi bir ekip karşısında 14 sayı geriden gelirken sergilenen efor, final bölümündeki acemice hataların da sebebiydi. Maçın son dakikasına 3 sayı geride giren sarı-kırmızılı ekibin, taktik fauller için son 15 saniyeyi beklemesi, onların art arda gerçekleşen olaylar ve alınan yenilgiler sonrasında yaşadıkları mental yorgunluğun göstergesiydi.