Efes, rakibin saha içindeki yöneticileri Arroyo-Hawkins ikilisine Doğuş ve Kinsey ile istediği baskıyı yapıyordu. Özellikle Doğuş’un Arroyo üzerindeki müthiş presi, Porto Rikolu’yu oyundan düşürüyor, ilk yarıyı 5’te 0 ile bitirmesini sağlıyordu. Hücumda da çözümü bulmuş gibiydi Efes, kısalarla çembere koşular yapıyor, rakibin savunmasını dağıtıyordu. Tek eksikleri boyalı alandı. Bir türlü devreye giremedi lacivert-beyazlı uzunlar. Zouros ilk yarıda farklı farklı ikililer denedi ama özellikle Barac ile Batista çok kötü bir gün geçirince bir türlü verim elde edemedi.
Beşiktaş Milangaz’ın skoru önde götürmesindeki etken ise yine inatçılıkları ve hücum ribauntlarıydı. Ersin-Bonsu ikilisiyle etkili olan siyah-beyazlılar, Erceg ile de istediği şutları bulunca tempoyu ele aldı. Sadece bir dönem boyalı alanı devreye sokabilmişti Efes, Bonsu kenardaydı; Ergin Ataman hemen olaya el attı, devre sonundaki art arda blokların kahramanıydı.
İlk yarıda hücum etmekte zorlanan Efes’te Zouros, Doğuş’u kenara alarak, daha çok sayı atmayı denedi. Ama bu hamlesi Arroyo’yu oyuna sokan etkendi. İlk yarıda 0 çeken Arroyo, 3. çeyrekte 11 sayı, 3 asist ile devleşti.
Maçın sonunda bir kez daha maça ortak oldu lacivert-beyazlılar, özellikle Sinan’ın hücumda sorumluluk alması, Kerem Tunçeri’nin asistleri ve Kerem Gönlüm’ün savunma performansı ile farkı 2 sayıya indirmeyi başardı. Ancak ne hikmetse Zouros, maçın sonunda bu üç ismi de kullanmadı ve saha avantajını rakibine bıraktı.
Sezonun flaş takımı Beşiktaş, çok doğru oynayarak, yine doğru 5’le sahada kalarak amacına ulaştı. Ergin Ataman’ın Mehmet Yağmur’un sakat olduğu günde, maçın bir bölümünü 18 yaşın altındaki Kartal ve Mehmet Ali ile oynaması, rotasyonun gerektiği kadar yapıldığında, ne güzel bir şey olduğunu ispatladı. Efes belki geniş kadrosuna güvendi, daha 7 dakika dolmadan bütün 5’ini değişmişti ama o girdi-çıktılar iyi gününde olan isimlerin de temposunu yitirmesinin sebebiydi.