Belki çok daha önemli maçlarda salondan boynumuz bükük ayrılmıştık ama Yunanistan’ı yenemediğimiz yıl sayısı 35 olunca, onlara karşı alınan her yenilgi içimize daha çok oturmuştu.
Ama dün oldu, hem de çok güzel oldu. 12 Dev Adam, ilk dakikalarda sürekli topu pota altına indirince, rakip savunmanın dengesini bozdu. Sonra Ersan çıktı sahneye... Maçı 6’da 6 üçlük isabetiyle bitiren o muhteşem oyuncu...
Yunanistan bir süre aynı şekilde karşılık verse de, o müthiş savunma yeniden sahneye kondu. 3 uzunlu savunmada ısrar eden Tanjeviç, rakibi sürekli dış şuta zorladı, Komşu da çok düşük yüzdeyle atınca o riskli tercih, maçı kopartan hamle oldu. Yani tarihi galibiyete damgasını Tanjeviç vurdu.
Savunma demişken, o ne biçim bir istekti, nasıl bir coşkuydu. Eller bir saniye durmadı, Yunanistan potaya ancak iğne deliklerinden baktı. Boyalı alan zaten tamamen kapalıydı. Ömer Aşık, Ersan, Kerem Gönlüm Yunanlılar’ı ‘blok manyağı’ yaptı! Hücumda da Semih ile Ömer Aşık, boyalı alanda aldıkları her topu olumlu kullandı. Ancak bu pozisyonlarda onlar kadar emeği olan, görevini mükemmel yapan bir isim daha vardı: Kerem Tunçeri... 3. çeyrekte kısa bir süre de olsa duraklamamızı sağlayan alan savunmasını birbirinden güzel asistleriyle öyle güzel açtı ki, pota altındakilere sadece smaçları yapmak kaldı.
Bu işin tam bir takım oyunu olduğunu gösteren ise sayı atmamasına rağmen 25 dakika sahada kalan ve mükemmel savunma yapan Kerem Gönlüm’dü. Ömer Onan’ı, Sinan’ı, Ender’i, Oğuz’u, bu maçta oynamasalar da Cenk’i, Barış’ı, hepsi yazılan bu destanın altına imzalarını attı. Ve tabii ki Hido. Kaptan en kritik anlarda sahne aldı. Hele son çeyrekte 9-0’lık Yunan serisiyle fark 9’a inmişken attığı bir üçlük vardı ki, ‘helal olsun sana’ dedirtmeyi başardı.
Şimdi İstanbul’a lider gidiyoruz, bu ortaya çıktı. Ancak aynı savunma, aynı coşku orada da yaşanmalı. Çünkü madalya artık ufukta gözüktü, şimdi onu sıkıca tutmak kaldı.