10.08.2021 - 16:13 | Son Güncellenme:
ONUR TOPKAN/UZMANPARA
Türkiye İstatistik Kurumu’nun yayımladığı yatırım araçlarına ilişkin rapora göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) indirgendiğinde mevduat faizi (brüt) yüzde 0,52, dolar yüzde 1.8, külçe altın ve euro yüzde 3,55 ve BIST 100 endeksi yüzde 5,14 ile yatırımcısına kaybettirirken, bir tek DİBS yüzde 0.11 oranında yatırımcısına kazandırdı.
Birçok önemli yatırım aracının kaybettirdiği temmuz ayında neden sadece DİBS’in kazandırdığını Prof. Dr. Sefer Şener Uzmanpara’ya anlattı:
"Temmuz ayı itibarıyla TL, Dolar ve Euro karşısında yaklaşık olarak yüzde 3.02 oranında değer kazandı. Bu kazanımda öncelikle uzun süreden beri devam eden pandeminin etkilerinin yavaş yavaş hafiflemesi, makro verilerin iyi gelmesi son bir aylık dönemde TL’ye değer yaradı.
Diğer taraftan haziran ayı ile birlikte özellikle turizm sektörünün hızlı bir şekilde yaza başlaması, hizmet sektörünün açılması ve boşta bekleyen insanların işe dönmesi bu kazanımda etkili oldu. Zaten biz bunu bugün açıklanan işsizlik rakamlarında da gördük. Haziran ayı işsizlik rakamları yüzde 13.1 seviyesinden yüzde 10.6 seviyesine geriledi.
Aynı zamanda 690 bin yeni istihdam sağlanmış oldu ki bu dönemde en iyi pay sanayi sektöründen sağlandı, devamında hizmet sektörünün de sağladığı istihdamda yoğun bir artış yaşanması TL’nin değer kazancını izah ediyor.
Aynı zamanda PMI verileri de iki aydan beri olumlu yönde geliyor. Makroekonomik verilerin olumlu gelmesi TL’ye değer kazandırdı.
TL’nin değer kazanması ile birlikte doğal olarak DİBS de temmuz ayında kazanç sağlayan önemli bir yatırım aracı olmuş oldu. Hem dövizin kaybettirmesi, diğer enstrümanların kaybettiriyor olması, TL’nin değer kazanması ile birlikte DİBS’te de değer kazanıma sebep oldu.
Ekonomiye dönük açılımların hızlı bir şekilde gerçekleşmesi DİBS’lere yönelik olumlu bir talebe yol açtı. Bu verilerin yeniden pozitife dönmesi yabancı yatırımcının DİBS’lere olan ilgisini artırmış durumda diyebiliriz.
Diğer taraftan Türkiye’nin reel politika faizi veren ülkeler arasında olması da bir diğer destekleyici unsur olmuştur. Makro verilerdeki bu iyileşme devam ederse önümüzdeki dönemlerde de bu verilerin devam etmesi beklenir.
Merkez’in 12 Ağustos’ta alacağı karar çok önemli. Merkez faiz kararında bir değişiklik yapmazsa, DİBS gibi enstrümanların daha iyi getiri getireceğini söyleyebilirim. Burada kritik karar Merkez Bankası’nda.
Diğer taraftan geçen ay ABD tahvil piyasasında 10 yıllık tahvilin yüzde 1.12’lere gerilemesine, bizim gibi gelişen ülkelerdeki DİBS ve tahvillerine olan talebi artırdı. Bunun da etkisini görmek mümkün oldu."