Ülkemizde orman yangınlarının çıkış nedenlerine baktığımızda yüzde 90’dan fazlasının insan kaynaklı olduğu görülüyor. İhmal ve dikkatsizlik,daha doğrusu sorumsuzluk da en başta geleni...Anız yakma, piknik ateşi, sigara izmariti,ormana bırakılan cam atıkları gibi...Dolayısıyla herkesin bunlara gereken hassasiyeti göstermesi gerekir. Toplum olarak hepimizin bireysel sorumlulukları var,yerine getirip-getirmediğimiz ve nedenleri ayrı bir tartışma konusu ama ülkenin farklı noktalarında bu kadar çok yangının aynı anda çıkması düşünüldüğünde durum daha bir başkalaşıyor. Evet,kuraklık, aşırı sıcaklar, rüzgar gibi hava koşulları da ciddi etken ve dünyanın bir çok yerinde de yangınlar var denilsede, bu kadar geniş çaplı olduğunda sadece ihmal,dikkatsizlik ya da sorumsuzlukla veya doğayla izah etmek zor...Rant uğruna çıkarılan kasıtlı yangılar da oldu, oluyor ama bölgemiz ve ülkemizi yakından ilgilendiren konjonktüre, iç ve dış parametrelere bakıldığında bunun daha da ötesi bir durumun olma olasılığını sorgulanması gerektiren fazlasıyla dayanak söz konusu...Devlet de bunu biliyor ve ona göre soruşturmaları yapıp, önlemleri alıyordur kuşkusuz...
***
Geçen senelerde PKK terör örgütünün ateşe verdiği ormanlar hafızalarda, bunları bırak inkar etmeyi tam tersi üstlendiler de alenen. Tamam, şimdilerde fesih kararı alan terör örgütünün silah bırakmasına yönelik bir süreç yürütülüyor, neden yapsınlar diye düşünülebilir belki ancak, o konuda PKK içinden gelen farklı seslerde bilinen bir realite. Onların nelere alet olabileceği ya da kimler tarafından taşeronluğa ikna edilebileceği veya böyle bir izlenim yaratılma olasılığı dikkate alındığında, bu anlamda her zaman bir riskin varlığını kestirmek, söylemek, hiç de sıra dışı bir durum değil. Buna komplo teorileri de diyenler,yorumlayanlar olabilir elbette ama ABD’nin gölgesinde hepten şımaran İsrail’in ve şuursuzlaşan katil Netanyahu’nun Terörsüz Türkiye iradesinden nasıl rahatsız olduğu ve huzuru bozmaya dönük karıştırma, kışkırtma hesapları da bilinen gerçeklik. Özelliklede terör örgütünün silah bırakmasını engelleme çabaları, takozluk niyetleri de sır değil aleni bir vaka...İsrail’den hemen her gün Türkiye’ye yönelik boylarını aşan, hadsiz açıklamalar geliyor. Hesapları belli:Türkiye sınırları içinde terör, PKK bitirildi, sınır ötesinde de gelinen bitirilme aşamasını bozmak için her türlü tezgah, kirli oyunu devreye sokmak...
***
Böyle bir manzarada da aynı anda birçok yerde başlayan orman yangınlarının nedenleri tartışılırken,bir kıvılcımla sokaklarımızı da yakma hesabıyla düğmeye birileri mi bastı sorusu da akıllara geliyor ister istemez...Bunlar olurken bir de toplumun en hassas değerlerine, sinir uclarına dokunan zamanlaması manidar karikatür krizi, gerilimi yaşandı malum...Neyseki Türkiye genelinde insanlarda sağduyu hakim...Bunda da geçmişte yaşanan acı deneyimlerin etkisi büyük...Yoksa bu kadar manipülasyon,başka yerde olsa çatışmaya dönüşür, olaylar daha fazla büyüyebilirdi. Çok kritik bir süreçten geçtiğimiz ortada. Provokasyon, kışkırtmalarla toplumda önemli problemlere yol açabilecek risk alanları mevcut. Bunu istismar edebilecek, iştahı kabarmış fazlasıyla alçak ve hain de var. Sosyal medya ortamı da bilgi iletişiminden daha çok dezonformasyona odaklanmış görüntüde maalesef. Bunlara karşı en etkin mücadele yöntemi de ortak değerlerimiz etrafında kenetlenmek, birlik ve beraberlik içinde olmak. Bu anlamda da siyasiler başta toplumun her kesiminin, ferdinin azami hassasiyet göstermesi ve dikkatli olması kritik önemde...