Gündem ‘Hakkımızı alana kadar yılmayacağız’

‘Hakkımızı alana kadar yılmayacağız’

21.05.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Bursa’da Renault fabrikasında 6 gündür grevde olan işçilerin içinde omuz omuza mücadele eden evli çiftler var, kimi ise hasta çocuğunu günlerdir görmemiş. İşçiler ‘haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır’ diyor; onlar için artık grev bir şeref meselesi

‘Hakkımızı alana kadar yılmayacağız’


Bursa’da otomotiv sektöründe üretimi durduran grevde 6 gün geride kaldı. Grevde olan işçiler arasında evli çiftler de var, ailesini günlerdir göremeyenler de… DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Ayhan Ekinci ise, işçilerin yaşananlar nedeniyle artık sendikalardan korktuğunu dile getiriyor.
Bursa’da yaklaşık 13 bin işçinin katıldığı grevlerin ilk adımının atıldığı Renault fabrikasında, grevin başladığı 15 Mayıs akşamı vardiyası yeni biten yaklaşık 1000 işçi vardı. Hiçbir şekilde dışarıya çıkamayan, sevdikleriyle ancak parmaklıklar ardından görüşebilen bu işçilerin 6’sı kadın. ‘Tehditler aldıklarını’ ve ‘fişlenme endişesi’ taşıdıklarını söyleyerek isimlerini paylaşmak istemeyen 6 kadın ile parmaklıkların arkasından konuştuk.
‘Artık şeref meselesi’
Bir yılı taşeron 1 yılı kadrolu olmak üzere 2 senedir Renault Oyak’ta motor kısmında görev yaptığını söyleyen genç kadın içeride yaşananları şöyle anlatıyor: “Yaklaşık 1000 erkek, sadece 6 kadın var içeride… Bu da elbette bizi zorluyor. Bizim vücut direncimiz erkekler kadar güçlü değil. Bu nedenle zorlanıyoruz. Ama hakkımızı alana kadar dönmeyeceğiz. Bu direniş bizim için artık bir şeref meselesi haline geldi. Kimi zaman soyunma kabinlerinde kıvrılıp uyusak da hakkımızı alana kadar buradayız.” Genç kadın, eşinin de kendisi gibi Renault Oyak fabrikasında çalıştığını ve içeride beraber direndiklerini söylüyor ve eşini de çağırıyor. Genç kadının eşi de aynı endişelerle adını vermek istemiyor.
Konuşmaya “Bir hadis vardır, ‘Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır’ diye, biz de uğradığımız haksızlığa karşı geliyoruz. Tek isteğimiz hakkımızı almak” diye başlayan genç adam, içeride evli olmaları nedeniyle farklı zorluklar da yaşadıklarını anlatıyor. 1700’er TL maaş aldıklarını söyleyen çift, ev kirasına 500 TL, faturalara 500 TL verdiklerini belirterek, “Bir de daha çocuğumuz yok. Çocuk olursa geçinmemiz mümkün değil. Lüks yaşam için değil geleceğimiz için direniyoruz” diyor.
‘Çocuğum hasta’
Bir işçi temsilcisi ise taleplerini ve günlerdir devam eden direnişte yaşadıkları zorlukları şöyle yineliyor: “2008 girişli bir işçi burada saat ücreti olarak 7.46 alırken, Bosch işçisi 9.48 TL alıyor. Çocuğum bundan 2 ay önce zatürree oldu, 10 gün hastanede kaldı. Tam iyileşti derken bu direniş başladı ama çocuğum yine öksürmeye başladı. Kalktım gittim ama gece yarısı yine döndüm; neye zaman ayıracağımızı bilemez olduk.”
Renault işçileri zaman zaman ‘güvenlik endişesiyle’ fabrika önündeki alana dahi girişleri yasaklıyor. Alanın önden ve arkadan giriş kapılarına güvenlik şeridi çeken işçiler, dün sabah saatlerinde işçilerin yakınlarını dahi içeri almadı. Bunlardan biri de çocuğu ile birlikte fabrika içerisinde kalan eşini görmeye gelen genç bir kadındı. Sürekli “Babamı istiyorum” diye ağlayan 3 yaşındaki çocuğu ile fabrikanın önüne gelen genç kadın, “İnşallah haklarını alırlar. Bir de korkuyorum işten çıkarmalar olmasın. Biz o zaman ne yaparız” diye soruyor.

Haberin Devamı

Eylemler domino etkisiyle genişliyor

Fabrika içerisinde bunlar yaşanırken, Oyak Renault işçilerinin başlattığı eylem domino etkisi yaratarak yayılmaya devam ediyor. Dün sabah Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Ototrim Panel Ticaret Sanayi fabrikasında da, işçi eylemi nedeniyle üretim durdu. Parça ikmalinde yaşanan kesinti nedeniyle üretime ara verilen Ford Otosan Kocaeli Fabriası girişinde dün sabah toplanan 300 işçi ise Türk Metal Sendikası’nın işyerinden çıkmasını ve eylem nedeniyle hiçbir arkadaşlarının işten çıkartılmamasını istedi. Bursa’da yaklaşık 13 bin işçinin katıldığı eylemin sona erdirilmesi için Oyak Renault, sorunun aşılması için Fransa’dan 3 yöneticisini Bursa’ya getirdi.

Haberin Devamı

Birleşik Metal-İş Sendikası: Bu sessiz çoğunluğun sesi

Grevdeki işçilerin, Türk Metal Sendikası’nın “kendilerinden çok işverenin yanında olduğu” iddialarının ardından tüm bu yaşananları bir de DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası Bursa Şube Başkanı Ayhan Ekinci ile konuştuk. Yaşananları “Bu sessiz çoğunluğun sesidir, bu yılların birikimidir” diye anlatmaya başlayan Ekinci 2012’de bugün sözleşmeleri grevdeki işçiler tarafından örnek gösterilen Bosch işçilerinin benzer bir süreçten geçtiğini anlatıyor. O dönem aldıkları düşük ücretler nedeniyle Türk Metal Sendikası ile sorunlar yaşayan ve istifaya karar veren Bosch işçilerinin kendilerine geçmek için yaptıkları görüşmelerin ardından toplu sözleşmelerinin yeniden düzenlendiğini anlatan Ekinci, “O dönem diğer sendika işçi arkadaşları tehdit etti, üzerlerinde baskı oluşturdu. Onlar da daha fazla direnemedi” diyor. Ekinci, grevdeki işçilerin kendi sendikalarına geçme ihtimalinin de olduğunu belirtiyor ama “Onlar sendikalardan korkmuş durumdalar” diyor.
Çelik: Konu grev değil
Konuyla ilgili açıklama yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ise “Konu bir grev, bir toplu sözleşme konusu değil, iki sendikanın bir anlaşma konusudur” dedi.