‘İkizlerden biri Kars’ta büyüse astım olmaz’

Türk Toraks, Türkiye Ulusal Allerji ve Klinik İmmünoloji, Akciğer Hastaları Dayanışma Dernekleri ile GARD Türkiye ve İstanbul Eczacı Odası uzmanları astım hastalarını bilgilendirmek için bir toplantı düzenledi.
Türkiye’nin solunum hastalıkları haritasını yorumlayan Türk Toraks Derneği GARD Temsilcisi ve Koordinatör Yardımcısı Prof. Dr. Bilun Gemicioğlu, Türkiye’de yaklaşık 4 milyon KOAH hastası olduğunu belirterek, “Türkiye’deki KOAH sıklığı yüzde 8 civarında. AB ülkelerine göre daha sık görülen bir hastalık. Dünya genelinde 40 yaşın üstünde her 10 kişiden 1’i KOAH. Ancak Adana’da KOAH’lı hasta sayısı Türkiye ortalamasının 2 buçuk katı. İstanbul ve Ankara’daki rakamlar da ürkütücü boyutlarda. Her iki kentte KOAH ve astımlı hasta oranı yüzde 12 seviyesine ulaşırken, Adana’da yüzde 20 seviyesinde. Adana’daki sorun sigara tüketimi ile tezek yakılmasından kaynaklanıyor. KOAH’ın nedeni sigara, çevre kirliliği, egzoz dumanı, termik santraller” dedi.
Prof. Dr. Gemicioğlu, Türkiye’de her 8 çocuktan 1’inin, her 12 erişkinden 1’inin astım hastası olduğu bilgisini vererek, “İstanbul’da yüzde 12 olan astımlı oranı, Kars’ta yüzde 2’nin altında. Ankara ve İzmir’deki oran yüzde 10-11 seviyesinde. Örneğin babası sağlıklı, annesi astımlı bir çocuğun İstanbul’da dünyaya gelmesi durumunda, astım riski yüzde 40-50 seviyesinde. Hem anne hem babası astımlı bir çocuğun İstanbul’da dünyaya gelmesi durumunda astım ihtimali yüzde 80 seviyesinde. Ancak ikiz çocuklardan biri İstanbul’da diğeri Kars’ta yetişmiş olsa, Kars’ta büyüyen çocukta astım sorunu ortaya çıkmayabilir. Genetik faktörler, sigara ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra çevresel faktörler, alerjenler astımı tetikliyor. Adana, İzmir ve İstanbul gibi nem oranı yüksek kentlerde ev tozu akarları ile küf mantarları daha yoğun görülüyor” diye konuştu.

‘Polenler artık çok daha güçlü’

Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği’nden Doç. Dr. Ayşer Bilge Öztürk, küresel iklim değişikliğinin etkilerine dikkat çekerek şunları söyledi: “Bahar alerjisi nüfusun yüzde 30’unu etkiliyor. Türkiye’deki astımlı hasta oranı yüzde 15’in üzerinde. Bahar alerjisinin en büyük nedeni polenler, ev tozu akarları ve küf mantarları. Alerjik reaksiyonlar bölgelere göre farklılık gösteriyor. Ev tozu akarları ve küf mantarları kıyı bölgelerde daha çok görülmekte. En sık karşılaştığımız sorun ise çimen polenleri. Küresel iklim değişikliği polen yapısını değiştirdi. Artık polenler çok daha güçlü ve solunum yollarında ciddi etkilere neden oluyor. Yeşil alanların azalması, sanayideki artış, hava kirliliği, beslenme alışkanlıkları, gereksiz antibiyotik ve ilaç kullanımı da vücudumuzun direncini olumsuz etkiliyor.”