Gündem ‘İmmünoterapide başarı artıyor’

‘İmmünoterapide başarı artıyor’

23.11.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Medikal Onkoloji uzmanı Doç. Dr. Kerem Okutur, immünoterapi ilaçlarıyla yapılan çalışmalarda birçok kanser türünde başarılı sonuçlar elde edildiğini söylüyor. Okutur, “Bu ilaçların en önemli özelliği etkilerinin birkaç hafta içinde ortaya çıkması” diyor

‘İmmünoterapide  başarı artıyor’

Medical Park Bahçelievler Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Kerem Okutur, cerrahi, tıbbi ve radyasyon onkolojisindeki yeniliklere değinirken, kemoterapi tedavisinde halk arasında yanlış bilgilere dayalı korkular oluştuğuna dikkat çekiyor. Doç. Dr. Okutur; “Birçok insan için ‘kanser’ ne kadar korkutucu geliyorsa, ‘kemoterapi’ kelimesini duymak da o kadar korkutucu” derken; “Kemoterapinin çok ciddi yan etkileri olduğu, bağışıklık sistemini çökerttiği gibi yanlış bilgiler mevcut. Kullandığımız çok güçlü koruyucu ilaçlar sayesinde yan etkiler neredeyse hiç görülmüyor” diyor. Okutur’la kemoterapinin kanserle mücadeledeki rolünü konuştuk..

Haberin Devamı

Toplumdan izole olmayın

- Kemoterapi tedavide neden önemli?

Bazı testis tümörleri, lenfomalar, ileri evrelerde olsalar bile, kemoterapi ile hastalığı bütünüyle ortadan kaldırmak mümkün. Kemoterapi sonucu gelişen yan etkiler ise genellikle sağlıklı vücut hücrelerindeki azalmaya bağlı. Kadınlar için saç dökülmesi en büyük sorunlar arasında. Dökülen saçlar tedaviden sonra eskisinden daha gür çıkmakta. Buz şapkası(Ice cap) adı verilen bir uygulama ile tedavi döneminde saç dökülmesi de önlenebiliyor. Ayrıca peruk, bandana, şapka gibi aksesuarlarla birkaç aylık geçici dönem atlatılabiliyor. Kemoterapi döneminde makyaj yapmanın, organik saç boyaları kullanmanın hiçbir sakıncası olmaz. Hastalardaki yanlış tutumların başında kemoterapi döneminde toplumdan izole yaşamaları geliyor.

Haberin Devamı

Uyurgezer halde

- İmmünoterapide başarı yüzdesi nedir?

Onkolojide son yıllardaki en büyük gelişmeler immünoterapi alanında oldu. Son yıllarda kanserli hücrelerin bağışıklık sistemini bazı moleküller vasıtasıyla adeta uyurgezer hale getirdiği anlaşıldı. Bağışıklık sistemi, kanser söz konusu olduğunda tümör hücrelerine karşı adeta ‘misafir’ tavrı sergileyerek tümörlere dokunmuyor. Sistemi etkisizleştiren bu moleküllere karşı geliştirilen antikor tedavileri ile bağışıklık sisteminin tümör ile savaşarak, yendiğini gördük. İmmünoterapi ilaçları ile yapılan çalışmalarda özellikle akciğer kanseri, melanom, mesane ve böbrek kanseri gibi tümörlerde çok başarılı sonuçlar elde edildi. Bu ilaçların en önemli özellikleri etkilerinin birkaç hafta ve ay içinde ortaya çıkması.

- Tamamlayıcı tedavilerin etkisi nedir?

‘İmmünoterapide  başarı artıyor’

Tamamlayıcı tedavi, hastayı psikolojik olarak rahatlatan ve bağışıklık sistemini güçlendiren yoga, reiki, akupunktur, masaj gibi yöntemleri ve bazı gıda takviyelerini içeriyor. Bu yöntemlerin mutlaka doktorun kontrolünde kullanılması gerekiyor. Maalesef günümüzde bazı bitkisel ürünler ve besin takviyeleri kanser tedavisine alternatif olarak sunulup, hastaların iyi niyeti suistimal ediliyor. Bu ürünler karaciğer ve böbrek fonksiyonlarını bozabilir, kanser ilaçlarının etkilerini değiştirip, zarar verebilir.

Haberin Devamı

‘Kişiye özgü tedavi öneriyoruz’

- Kişiye özel tedaviler nelerdir?


Kişiye özel tedavinin kemoterapi ilaçlarından 2 önemli farkı var. Bu tedavi yönteminde tümör hücreleri öldürülürken, sağlıklı hücreler zarar görmez. Tedavinin yan etkileri kemoterapi ilaçlarına göre daha hafiftir. Son birkaç yılda akıllı ilaçların sayıları oldukça arttı. Başta meme, akciğer, kalınbağırsak (kolon ve rektum), cilt ve böbrek kanseri olmak üzere birçok kanser tipinde kullanılan çok sayıda hedefe yönelik ilaç mevcut. Akıllı ilaçların hangi hastalarda fayda sağlayacağını anlamak için, bazı moleküler testler yapılması gerekiyor. Tümörün genetik ve biyolojik özelliklerine bakarak, tamamen kişiye ve hastalığına özgü tedaviler önerebiliyoruz. Meme kanserinde uzun yıllardır kullandığımız akıllı ilaçlara 2 ilaç daha eklendi. Bu iki ilacın hastaların ömrünü önemli ölçüde uzattığını gözlemliyoruz. Kalınbağırsak kanserlerinde kemoterapiyle birlikte kullandığımız hedefe yönelik ilaçlar, kemoterapinin başarısının yüzde 30-40 artırıyor. Akciğer ve cilt kanserli hastalarda akıllı ilaçlar sayesinde yüzde 80’lere varan başarısı söz konusu.

‘Hayatın matematiği yok’

‘İmmünoterapide  başarı artıyor’

Haberin Devamı

Ayseli Kırgül (57), 9 yıl önce şiddetli kanama ile gittiği doktorda rahim ağzı kanserine yakalandığını öğrendi. Tanı konmadan önce de birtakım şikâyetleri olan Kırgül, doktora geç gitmiş, bu yüzden de zaman kaybetmişti. Ancak sonrasında kansere boyun eğmeyen Ayseli hanım; “Diğer hastalar kanseri hiçbir zaman yolun sonu olarak görmesin. Hayatın matematiği yok. Bizzat yaşayarak anladım. İki kere iki her zaman dört etmiyor” dedi.

- Hastalıkla nasıl tanıştınız?

Zor ve sıkıntılı bir dönem geçiriyordum. Annem ve anneannemi 38 gün arayla kaybetmiştim. 2007’de rahim ağzı kanseri tanısı konuldu. Aslında şikâyetlerim şubatta başlamıştı ancak tanı ağustosta konuldu. Çok vakit kaybetmiştim. Doktorum hemen MR çekilmesine karar verdi. Elimde bir patoloji raporu vardı. Tanı konulduktan hemen sonra eylül başında ameliyat oldum. Ameliyatta rahim ve yumurtalıklarım alındı. Neyse ki tümör hiçbir yere sıçramamıştı. Ameliyat tam 6 saat sürdü. Metastaz olasılığına karşı 5 doz kemoterapi ve radyoterapiye girdim.

Haberin Devamı

‘Pozitif olmayı öğrendim’

- Kanser olduğunuzu öğrendiğinizde neler hissetmiştiniz?

Yumruk yemiş gibi. Güçlü biriyimdir, savaşmayı, mücadele etmeyi severim. Ancak zor dönemler geçirdim. Bir şeyi hiç unutmuyorum. Kızımın doğum günü kasım ayında. Kemoterapiye o ay başlayacaktım. Kızım ilkokulu bitiriyordu. Evladımın doğum gününü kutlarken, arkadaşlarının annelerinden biri ‘İnşallah gelinliğini de görürsün’ dedi. Tabii hastalığımı bilmiyordu. O an içimde fırtınalar kopmuştu. Kanser üçüncü evredeydi üstelik tümör büyümüştü. Hayata daha çok sarıldım. ‘Çocuklarım için yaşamalıyım’ dedim. Kapanmak yerine hayattan daha çok keyif almaya başladım. Hastalık bana pozitif olmayı öğretti.

- Özellikle çocuklar insana güç veriyor sanırım?

30 yaşında oğlum ve 20 yaşında bir kızım var. Bana bir hayat bahşedilecekse, bunu evlatlarım için istedim. Hayat tüm zorluklara rağmen çok güzel.

‘Önce kendini seveceksin’

- Hayatınızda neler değişti?


Eskiden kendimden çok çevremi ve arkadaşlarımı düşünüyordum, kimseyi kırmak istemiyordum. Sonra fark ettim ki önce kendini çok seveceksin. Kendimi artık çok seviyorum. Evlatlarım, sevdiğim arkadaşlarım yanımda. Bana negatif enerji veren insanlarla artık görüşmüyorum. Yeniden hayata döndüğümü hissediyorum.

YARIN: KANSER RİSKİNİ AZALTMAK İÇİN ÖNERİLER