‘Problemi çözün, Meclis’e getirmeyiz!’

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Türkiye İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Mehmet Emin Birpınar, anlaşmada asıl haksızlığa uğrayanın Türkiye olduğunu belirtti. “Gelişmiş ülke” sayılması nedeniyle Türkiye’nin zarara uğradığını dile getiren Birpınar, buna 1992’de yapılan bir hatanın yol açtığını söyledi. Birpınar, “Biz de Türkiye’nin problemini çözün yoksa imzalamayız diyoruz” dedi.

Birpınar, Milliyet’e yaptığı açıklamada, yaşanan iklim değişikliği ile dünyada sıcaklıkların normal seviyenin 1.1 derece üzerine çıktığını, deniz seviyesinin yükseldiğini belirtti. Birpınar, anlaşmanın dünya açısından önemine işaret ederek, “İklim göçü ve peşinden mülteci sorunu olabilir. Peşinden terör sorunu gelir” diye konuştu. ABD’nin anlaşmadan çekilebilmesi için 3 yıl gerektiğini anlatan Birpınar, “Şimdi çıksalardı daha iyiydi. Alınan tüm kararları kilitleyecekler” dedi.

Bürokratın hatası

Trump’ın, “Bu anlaşma bizim için adil değil” dediği anlaşmanın, asıl Türkiye için adil olmadığını vurgulayan Birpınar, en büyük sorunun Türkiye’nin gelişmiş ülke statüsünde kabul edilmesi olduğunu vurguladı. Bu statü nedeniyle Türkiye’nin emisyon sınırlamasına katıldığını, Yeni Zelanda ve Kanada gibi ülkelerin bile bu zorunluluktan çekildiğini söyledi. Aynı statü nedeniyle Türkiye’nin Yeşil İklim Fonu’ndan para almak yerine, fona para vermek zorunda kaldığını belirten Birpınar, “Türkiye, IMF ve Dünya Bankası’na göre gelişmekte olan ülke statüsünde olmasına rağmen 1992’de gelişmiş ülke olarak yazdırmış bir bürokrat. 10 yıl sonra en zengin ülkeler grubundan çıkmış ama hala emisyon azaltması gereken ülkeler arasında duruyor” dedi. Türkiye’nin de anlaşmaya taraf olmadığını anlatan Birpınar, şunları söyledi:

“Diyoruz ki, katkıda bulunmak istiyoruz, ama emisyonumuz artıyor. 6 ton civarı kişi başına. Bunlar 10’lara çıkacak. Toplamı 400 milyon, 1 milyar olacak. Gaz emisyonunu azaltabiliriz, ama finans kaynaklarına ihtiyacımız var diyoruz. Yeşil İklim Fonu’ndan da yararlanmamız gerek. Bunu kullanamayınca, Dünya Bankası kredilerinden de mahrum kalıyoruz”.

Türkiye iyi niyet gösterdi

Türkiye’nin, anlaşmaya imza atarak iyi niyetini gösterdiğini ifade eden Birpınar, “Türkiye’nin problemini çözeceğiz dediler, sonra yüzümüze bakmadılar. Biz de Türkiye’nin problemini çözün yoksa imzalamayız diyoruz. 1992’de yapılan hatanın derdini çekiyoruz. ‘Bizimle ilgili karar çıkarın, Yeşil İklim Fonu’ndan yararlanalım’ diyoruz. Kredilerin önünün kapanmasını reddediyoruz. Bu şartlarda Meclis’e göndermeyeceğimizi söylüyoruz” dedi.