İzmir Bakan Özlü: “2018 Reform Ajandasına Yerli Ve Milli Üretimi Ekledik”

Bakan Özlü: “2018 Reform Ajandasına Yerli Ve Milli Üretimi Ekledik”

08.02.2018 - 11:51 | Son Güncellenme:

.

Bakan Özlü: “2018 Reform Ajandasına Yerli Ve Milli Üretimi Ekledik”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, 2018 yılında reform ajandalarına yerli ve milli üretim vizyonunu eklediklerini belirterek, “Türkiye artık, kendi yerli ve milli imkanlarını, maksimum düzeyde üretime sunmaya hazır bir ülkedir. Yerli ve milli üretim politikasından geri dönüş yoktur. Ok yaydan çıkmıştır ve hedefe ulaşacaktır. Nasıl ki; Afrin’e yerli ve milli gücümüzle yürüyorsak, büyük Türkiye hedefine de aynı güçle yürüyeceğiz” dedi.
Bir dizi temasta bulunmak ve açılışlara katılmak üzere İzmir’e gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda düzenlenen Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kurulu Ege Bölge Toplantısı’na katıldı.
Toplantıda konuşan Bakan Faruk Özlü, İzmir’in Türk ekonomisi ve sanayisi için son derece önemli ve stratejik bir şehir olduğunu ifade ederek, “İzmir, Akdeniz havzasının yeni çekim merkezi olabilecek geniş bir potansiyele sahiptir. İzmir büyüyen, gelişen, sanayileşen Türkiye’nin sembol şehirlerinden biri olmuştur. İzmir’in bu yönü hepimiz için, tüm Türkiye için bir gurur kaynağıdır. İzmir, sadece ülkemizin değil, dünyanın önde gelen ‘marka kentlerinden’ biri olmayı başarmıştır. Elbette İzmir’i belli sektörlerle sınırlamak, bu şehre haksızlık olacaktır. Sanayi, ticaret, eğitim, sanat, enerji, sağlık, tarım, madencilik gibi birçok alanda geniş potansiyeli olan İzmir’in, bu yönlerinin fırsata dönüştürülmesi şarttır. 2002 yılında, 2 bin 973 olan İzmir’in ihracatçı sayısı, bugün 5 bine yaklaşmıştır. 13 Organize Sanayi Bölgesi, 2 Serbest Bölge, 3 Teknoloji Geliştirme Bölgesi ve ticaret limanları İzmir’de faaliyet göstermektedir. İzmir, ülkemizin toplam sanayi üretiminin yüzde 10’unu karşılamaktadır. Ayrıca İzmir’in teknoloji üssü yapacağız. Bakanlığımızın teknoloji üssü İzmir olacaktır” diye konuştu.

Ege Bölgesi ikinci sırada
Ege Bölgesi’nin ekonomik gelişmişlik açısından, Marmara Bölgesi’nin ardından ikinci sırada yer aldığına dikkat çeken Bakan Özlü, bölgede sanayinin gelişmesinde ulaşım kolaylığı, hammadde kaynaklarının fazlalığı ve pazarlama imkanlarının yeterli olmasının etkili olduğunu kaydetti.
Bakanlıkça sicil verilerek tüzel kişilik alan 312 adet OSB’den, 49 adedi Ege Bölgesinde yer aldığını, OSB’lerde, üretime geçen 3 bin 217 sanayi parselinde yaklaşık 210 bin kişi istihdam edildiğini belirten Özlü, tüm parsellerde üretime geçilmesiyle bu rakamın yaklaşık 300 bin kişiye ulaşacağının öngörüldüğünü, bakanlık tarafından bugüne kadar Ege Bölgesi’nde sanayicilerin hizmetine sunulan OSB projelerine, 2018 yılı fiyatları ile yaklaşık 580 milyon TL kredi desteği verildiğini söyledi.

İstikrarlı devlet desteği
Afyonkarahisar Merkez 2. OSB projesinin bakanlığın 2018 yılı yatırım programına “341 hektar” büyüklüğü ile “Yeni Proje” olarak dahil edildiğini aktaran Özlü, yatırım programında Ege Bölgesi’nde devam eden 14 OSB projesinin yer aldığını ve projelere yönelik istikrarlı devlet desteğinin sağlanmasına devam edileceğini ifade etti.

“Küresel bir oyuncu olma iddiasındayız”
Yaşanan çağın üretim çağı olduğunu ve eski alışkanlıklarla bir yere varılamayacağını belirten Bakan Faruk Özlü, “Yaşadığımız dünyanın yoğun rekabet ortamında; yüksek teknolojinin kullanıldığı yatırımlara ağırlık veren, sosyal ve kurumsal işbirliğini tesis eden girişimler öne çıkmaktadır. Bu anlamda, bizim bütün gayretimiz; bilim ve teknoloji odaklı bir sanayi anlayışıyla ilerlemek, mesafe almaktır. Bilim, teknoloji ve sanayide, bir sıçrama yaparak, ’büyük ve güçlü Türkiye’ hedefine doğru ilerlemeye devam edeceğiz. Bu ilerlemede en büyük dayanak noktamız ise, akıl ve bilim olacaktır. ’Bölgesel bir güç ve küresel bir oyuncu’ olma iddiasındayız. Bu iddiamızı; bilim ve teknolojiyle destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.
16 yılda bilim ve teknoloji alanında çok önemli bir yol kat ettiklerini belirten Bakan Faruk Özlü, “1962-2002 yılları arasında yıllık ortalama 2 adet OSB projesi biterken, 2003-2017 arasında yıllık ortalama 8 adet OSB projesi bitirilmiştir. Ar-Ge merkezi sayısını 16’dan 800’e çıkardık. Tasarım merkezi sayısını 7’den 157’ye yükselttik. 2010 yılında Ar-Ge ve Tasarım Merkezlerinde 10 bin kişi çalışırken, bugün bu merkezlerde 45 bin kişi istihdam ediliyor. Yine Ar-Ge ve Tasarım merkezlerinde, 27 bine yakın tamamlanan veya devam eden proje bulunuyor” dedi.

Teknoloji Geliştirme Bölgeleri
Bilimin sanayi ile buluşmasının en önemli araçlarından birinin Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde de çok büyük mesafe aldıklarını kaydeden Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, “2002 yılında, sadece 5 adet Teknoloji Geliştirme Bölgesi var iken, bugün 56’sı faal, 15’i yapım aşamasında toplam 71 bölgeye ulaşmış bulunuyoruz. Teknokentlerimizde 5 bine yakın firma faaliyet göstermekte ve Türkiye için teknoloji üretmektedir. Bu çerçevede, özellikle marka, patent ve tescil rakamlarına dikkatinizi çekmek isterim. Türkiye, marka başvurularında Avrupa şampiyonu olmuştur. 2017 yılında; 106 bini yerli, 15 bini yabancı olmak üzere, toplam 121 bin marka başvurusu yapılmıştır. Marka başvurularındaki yerlilik oranı yüzde 88’dir. Yine aynı şekilde patent konusunda da çok büyük mesafe kaydettik. Yerli patent başvurularımız, 2016’ya göre yüzde 34 oranında arttı. 2023 yılında, 50 bin yerli patent başvurusuna inşallah ulaşacağız. Tasarım başvurusu sayımız ise 47 bine ulaşmış durumdadır. Türkiye, tasarım başvuru sayısında Avrupa’da 3., dünyada 5. sıradadır” ifadelerini kullandı.
Türk sanayisinin dinamosunun bilim ve teknoloji olduğunu, Türk sanayisinin artık; Ar-Ge’den, inovasyondan ve tasarımdan beslendiğini belirten Özlü, yeni dönemin aktörlerinin; tasarımcılar, inovasyoncular, Ar-Ge’ciler, girişimciler ve bilim insanları olduğunu söyledi.
2016 yılındaki yavaşlamanın ardından, 2017 yılında hızlı bir toparlanmayı ve büyümeyi gerçekleştirdiklerini belirten Bakan Özlü, 2017 yılındaki bu hızlı toparlanma ve büyümenin, Türk ekonomisinin dayanıklılığını ve esnekliğini gösterdiğini ifade etti.

“2018’de küresel katma değerden alınan payı artıracağız”
2018 yılında, küresel katma değerden alınan payı artıracaklarını ifade eden Faruk Özlü, “Tek haneli enflasyon, tek haneli işsizlik, çift haneli büyüme hedefine mutlaka ulaşacağız. Bizi bu hedeflere ulaştıracak ve büyümenin kapılarını açacak anahtar üretimdir. Ülkemizin reform ajandasının ve 2023 hedeflerimizin baş aktörü yine sanayi olacaktır. 2018 yılında, reform ajandamıza yeni bir vizyon daha ekliyoruz. Bu vizyon; yerli ve milli üretimdir. Geçmiş yıllarda gücümüzü toparladık, yatırımlarımızı yaptık, dünyayı analiz ettik ve geleceğe hazırlandık. Türkiye artık, geleceği kucaklamaya hazır bir ülkedir. Türkiye artık, yerli ve milli üretime hazır bir ülkedir. Türkiye artık, kendi yerli ve milli imkânlarını, maksimum düzeyde üretime sunmaya hazır bir ülkedir. Yerli ve milli üretim politikasından geri dönüş yoktur. Ok yaydan çıkmıştır ve hedefe ulaşacaktır. Nasıl ki Afrin’e yerli ve milli gücümüzle yürüyorsak, büyük Türkiye hedefine de aynı güçle yürüyeceğiz” diye konuştu.

Sanayi devrimi için yol haritası
Sanayi devrimi konusunda yol haritası hazırladıklarını ve bunu yakında açıklayacaklarını belirten Bakan Özlü, bu anlamda en önemli olanın eğitim olduğunu ve bu bakımdan teknik kolejlere, üniversitelerde de teknik çalışmalara büyük önem verdiklerini sözlerine ekledi.
İzmir Valisi Erol Ayyıldız ise sanayi altyapısının planlı bir şekilde gelişimine yön vermek amacıyla organize sanayi bölgelerine önem verdiklerini belirterek, İzmir’in üçüncü sırada yer aldığını söyledi.

“OSB’ler tarım arazilerine yapılmamalı”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da OSB’lerin hemen hemen tamamının tarım havzalarına yapıldığını, bugün bunların para etmediğini ancak yarın bu tarım arazilerine ekmek, su kadar ihtiyaç olacağını belirterek, “Hazine arazilerinin tercih edilmesi, verimsiz arazilerin tercihi ve dolayısıyla sanayiciye ucuz arsa üretimi kaçınılmaz görünüyor” dedi.

Sanayicilerin elektrik sorunu
Ege Bölgesi Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar da YEKDEM maliyetlerinin döviz arttıkça yukarıya doğru çıktığını ifade ederek, Bakan Özlü’den Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı ile birlikte tüm sanayicilerin elektrik sorununun çözülmesi ile ilgili desteğini rica etti.

OSBÜK’ten enerji talepleri
OSBÜK Başkanı Memiş Kütükcü de Türkiye’nin çok önemli bir süreçten geçtiğini, Mehmetçiğin tüm bölgenin güvenliğini sağlamak için mücadele ettiğini ve OSBÜK olarak Türkiye’nin, uluslararası hukuktan kaynaklanan, milletin huzuru için yürütülen tüm çalışmaların, operasyonların destekçisi olduklarını söyledi.
OSB camiasında yoğun bir gündem haline gelen enerji konusundaki talepleri de Bakan Özlü’ye ithafen anlatan Kütükcü, “Malumunuz üzere elektrikle ilgili 20 Ocak’ta Resmi Gazete’de bir Son Kaynak Tedarik Tarifesi Tebliği yayımlandı. Bu tebliğ, tüketicileri yüksek tüketimli serbest tüketici ve düşük tüketimli serbest tüketici olarak ikiye ayırıyor. 1 Nisan’da yürürlüğe girecek bu tebliğe göre; yıllık 50 milyon kilovatın üzerinde elektrik tüketenler, yüksek tüketici grubunda yer alıyor. OSB’lerimiz de genellikle yüksek tüketici grubunda yer alacağından, bölge sanayicilerimiz elektrik enerjisi maliyetinde çok ciddi bir artış yaşayacak. Biz bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmesini, elektrikte daha önce uygulanan ulusal tarife uygulamasına devam edilmesi talep ediyoruz” dedi.

“YEKDEM’in tabana yayılmasını istiyoruz”
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) maliyetlerinin de sanayicinin taşıyamayacağı bir yük haline geldiğini savunan Kütükcü, “Artık YEKDEM’in tabana yayılmasını talep ediyoruz Sayın Bakanım. Yine Doğalgaz konusunda da ikili bir tarife söz konusu. Yıllık 300 bin metreküpün üzerinde tüketiciler, yüksek tüketici kategorisinde değerlendiriliyor. Biz hem elektrikte hem de doğalgazda bu ikili tarife uygulamasını doğru bulmuyoruz.Gerek doğalgazda, gerekse elektrik enerjisinde, OSB Müdürlüklerinin, serbest tüketici olarak yüksek tüketici kategorisinde yer alması, bölge sanayicilerimizin enerji maliyetlerini artıran bir uygulama haline geldi. Enerjide artan her maliyet sanayimizin rekabet gücünü zorluyor. OSBÜK Yönetim Kurulu olarak, Enerji Bakanlığı Müsteşarımız ve BOTAŞ Genel Müdürümüzü ziyaret ederek endişelerimizi ifade ettik, taleplerimizi kendilerine ilettik. Bu konuda OSB camiamızın huzurunda, yine camiamız adına desteklerinizi rica ediyorum Sayın Bakanım. Sayın Bakanım, Üretim Reform Paketi ile OSB’lerin üzerindeki TRT payı, Emlak Vergisi gibi 1 milyar liralık yükü kaldırdınız, OSB’lerimizin yatırım avantajlarını artırdınız. Ancak son zamanlarda enerjide artan maliyetler, OSB’lerimizin yatırım avantajlarını aşağıya çekmeye doğru hızla ilerliyor. Bu konuyu da dikkatlerinize arz etmiş olayım. İfade etmek istediğim bir konu da; üzerinde çalışmaların devam ettiğini bildiğimiz OSB Uygulama Yönetmeliği. OSB’lerin çatı kuruluşu olarak, OSB Uygulama Yönetmeliğinin bir an önce yayınlanmasını talep ediyoruz Sayın Bakanım” ifadelerini kullandı.