Ekonomi ABD'den sonra İngiltere! İşte skandal yasağın perde arkası...

ABD'den sonra İngiltere! İşte skandal yasağın perde arkası...

23.03.2017 - 11:59 | Son Güncellenme:

ABD'nin direkt uçuşlarda sekiz ülkeye kabin içinde büyük elektrik cihaz taşımayı yasaklamasının ardından, aynı yasağı İngiltere'nin de onaylaması gözleri o havayolu şirketlerine çevirdi! Zira yasağın en çok THY, Emirates, Qatar ve Etihad Havayolları’nı etkileyeceği belirtiliyor. Bakan Ahmet Arslan, konuyu Uluslararası Sivil  Havacılık Örgütüne (ICAO) taşıyarak, orada da gerekli mücadeleyi yapacaklarını  söyledi. Yasağının ilk uygulamasını ise British Airways (BA), bugün İstanbul Atatürk Havalimanı’nda, Londra’ya giden uçağında başlattı.

ABDden sonra İngiltere İşte skandal yasağın perde arkası...

Aralarında İstanbul’un da bulunduğu 8 şehirdeki 10 havalimanından ABD’ye, Türkiye’nin de olduğu 6 ülkedeki tüm noktalardan İngiltere’ye doğrudan sefer yapacak uçaklarda yolcular uçağa cep telefonundan büyük elektronik cihaz sokamayacak.

Haberin Devamı

ABD’nin yasağı İstanbul Atatürk Havalimanı’nın yanı sıra Abu Dabi, Dubai , Amman , Cidde, Riyad, Doha, Kahire, Kazablanka ve Kuveyt için; İngiltere’nin yasağı ise Türkiye’nin yanı sıra Lübnan, Mısır, Tunus ve Suudi Arabistan’dan yapılacak tüm seferlerde geçerli olacak.

Yasağın en çok THY, Emirates, Qatar ve Etihad Havayolları’nı etkileyeceği belirtiliyor. Zira bu dört şirket geçen yıl dünyanın en iyi havayolu şirketleri sıralamasında ilk 10’da yer alarak Avrupalı ve Amerikan havayolu şirketlerinin tahtını sallamıştı.

BAKAN ARSLAN: EĞER TERÖRDEN KORKUYORSANIZ...

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan n, TÜDEMSAŞ milli yük vagonu tanıtım toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. ABD ve İngiltere tarafından, uçaklarda cep telefonu dışındaki elektronik cihazların bagajda taşınması kararına ilişkin girişimlerde sonuç alınıp alınmadığı ve söz konusu kararın ardında başka bir niyet olup olmadığına ilişkin soruya Arslan, karara ilişkin beklentinin ve umudun, bu işin arka planının olmaması olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Kararın, Türkiye'de havayolu şirketlerinin geldiği noktanın baltalanması yönünde bir arka planının bulunmamasını temenni ettiklerini dile getiren Arslan, şöyle konuştu:

"Ancak bunu da her zaman göz önünde bulundurarak, gerekli girişimlerimizi sürdürüyoruz, sürdürmeye devam edeceğiz. Bize ifade edilen özellikle güvenlik nedeniyle ülkemiz dışından gelip, ülkemiz üzerinden ABD ve İngiltere'ye giden yolcularla ilgili böyle bir tedbirin alındığı yönündeki ifadeyi doğru kabul edip, bu ifade üzerinden, biz, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) kuralları gereği alınması gereken bütün tedbirleri almış durumdayız. Hatta onun üzerinde tedbirler almış durumdayız. Çünkü bulunduğumuz coğrafyada, bizim bütün tedbirleri almak gibi zorunluluğumuz var. Bunun gereğini yapıyoruz."

Söz konusu kararla ilgili muhataplara, "teknik ekipler bir araya gelsinler, çalışsınlar, alınabilecek her ne tedbir varsa biz tedbirleri almak istiyoruz, almaya hazırız." dediklerini belirten Arslan, şu

Haberin Devamı

"Muhataplarımıza yazdığımız mektupta da özellikle terörün sadece Türkiye'de değil, dünyanın her yerinde olduğunu, teröristin dünyanın her yerinde terörist olduğu, bunun mücadelesinin dünyanın her yerinde eş zamanlı ve birlikte yapmak gerektiğini söylüyoruz. Yoksa 'Atatürk Havalimanı'ndan uçan terörist zarar verir, bir başka havalimanından uçmayan zarar vermez' diye bir ayrım yaparsanız işte o zaman insanların aklına haklı olarak başka şeyler geliyor. Öyle olmadığını düşünüyor ve kabul ediyoruz ama demek değil ki bu kabul üzerine duracağız, kararları seyredeceğiz. Hayır, kararlarla ilgili gerekli mücadeleyi, görüşmeyi yapacağız ve bu konudaki dünyanın bir numaralı otoritesi ICAO'dur. ICAO'nun biz de Türkiye olarak aynı zamanda konsey üyesiyiz. Bunu oraya da taşıyarak, orada da gerekli mücadeleyi yapacağız. Eğer terörden korkuyorsanız, nereden gelirse gelsin korkmanız ve ona göre tedbir almanız gerekir. Yoksa tedbiri sadece belli yerlerde alırsanız ve Türkiye gibi bir ülkede Atatürk Havalimanı'nda almaya kalkarsanız, bunun ne kadar eksik, ne kadar yanlış bir karar olduğunu özellikle ifade ediyoruz, bundan sonra da ifade etmeye devam edeceğiz."

Haberin Devamı

"TÜRKİYE'DE HİÇBİR EKSİK YOK"

Arslan, söz konusu karara ilişkin teknik gerekli girişimlerin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca, diplomatik seviyede gerekli çalışmaların da Dışişleri Bakanlığınca yapıldığını ifade ederek, kısa sürede bu konuda bir düzenleme, düzeltme yapılmasının beklendiğini kaydetti.

ABD'de bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile koordine halinde olduklarını bildiren Arslan, diplomatik seviyede Bakan ve ekibiyle, teknik ekip olarak da Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkililerinin kendi muhataplarıyla çalıştıklarını anlattı. Konuya ilişkin yapılabilecek her şeyi yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini belirten Arslan, "Kimsenin şunu deme hakkı da lüksü de yok, 'Türkiye'de şu eksik.' Hayır, hiçbir eksik yok. ICAO kuralları gereği yapılması gerekenin üzerinde şeyler yapıyoruz, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Evet, terör her yerde terördür, her türlü teröristle mücadeleyi dünyanın topyekün yapması gerekir." diye konuştu.

Haberin Devamı

Söz konusu karara ilişkin Türkiye'nin misilleme yapıp yapmayacağı sorusuna Arslan, şu cevabı verdi:

"Misille diye bir şey yok. Biz, ticaretimizi büyütmeye, misafirlerimizi ağırlamaya ve özellikle havayoluyla taşıdığımız yolcuların konforunu düşünerek hareket ediyoruz. Yoksa biri yanlış yaptı, ben de yanlış yapayım. Biz o zaman yanlışı ona yapmıyoruz ki kendi taşıdığımız yolcuya yapmış oluruz. Bir başkasına 'yanlış yapıyorsun' deyip, aynı yanlışa düşmemiz mümkün değil. Bizim istediğimiz, 'biz doğru olanı yapıyoruz, siz de doğru olanı yapın' demektir bu konuda."

"KARAR TÜRK TURİZMİNİ ETKİLEMEZ"

Arslan, başka bir soru üzerine, karar nedeniyle yolcuların konforunun düşeceğini, bu konuda tedbir almaya çalıştıklarını söyledi.

Söz konusu kararın, Türk turizmini nasıl etkileyeceğinin sorulması üzerine Arslan, turizmi etkilemeyeceğini çünkü turistin gelme amacı ve yönteminin farklı olduğunu belirtti. Türk Hava Yollarının çok kaliteli ve standardı yüksek hizmet sunduğunu vurgulayan Arslan, "Biz dünyanın her yerinde bunu görüyoruz ve bu takdiri gittiğimiz her yerde alıyoruz. Türk Hava Yolları bu anlamda takdir ve tebrik ediliyor, tabii o tedbiri bize de iletiyorlar. Emin olun aradaki fark, bence yeterli. Yine insanlar Türk Hava Yollarını tercih edeceklerdir. Çünkü çok üst düzeyde hizmet sunumu var ve misafirinin hayatını kolaylaştırma gayreti var. Eminim ki bu fazla etkilemeyecektir." ifadelerini kullandı.

ABDden sonra İngiltere İşte skandal yasağın perde arkası...

"EN BÜYÜK ZARARI, THY'YE VERECEK"

Sabah gazetesinden Şeref Oğuz konuyu köşesine taşıyarak şu noktalara dikkat çekti: "İngiltere ve ABD'nin elektronik cihazların kabine alınması yasağı, en büyük zararı, bayrak taşıyan havayolumuz THY'ye verecek. Bu yasak, Türkiye özellikle İstanbul ayaklı transfer uçuşlarının Avrupa'ya kaymasına yol açabilecek.

Bir diğer zarar, Türkiye imajına yönelik... İstanbul çıkışlı uçuşların, bir şekilde "güvensiz" olduğu algısı oluşturuluyor. Bunun anlamı, turizme ve havayolu sektörüne ilave külfettir.

Yasağın özünde, uçuş güvenliği yatıyor. Güvenli uçuşu kim istemez ki... Laptop benzeri cihazların teröristlerin elinde bombaya dönüşebilme riski, öteden beri var ve şirketler buna karşı tedbir getirmiş durumda..."

YASAĞI AHL'DE İLK İNGİLİZ BRİTİSH AİRWAYS BAŞLATTI

İngiltere merkezli havayolu şirketi British Airways (BA), önce ABD'nin başlattığı arkasından İngiltere’nin devam ettiği cep telefonu dışındaki tüm elektronik aletlerin kabinde taşınma yasağının ilk uygulamasını bugün İstanbul Atatürk Havalimanı’nda, Londra’ya giden uçağında başlattı.

BA yetkilileri bu sabah saat 10.00’da İstanbul’dan Londra’ya giden BA-675 sefer sayılı uçak yolcularına bir gün önceden iletişim cihazları aracılığı ile ulaştıklarını ve birkaç yolcu dışında büyük çoğunluğun cihazlarını evlerinde valizlere koyduklarını söylediler.

Uygulamanın bu sabah başlamasının dün akşam Londra’da gerçekleşen terör saldırısı ile ilgisi olmadığın belirten bir BA Yetkilisi, " Biz programımızı iki gün önceden yaptık. Uygulama kararını bu sabah başlatmadan önce tüm yolcularımıza ulaştık ve kendilerini bilgilendirdik. Bu nedenle de bır sıkıntı ile karşılaşmadık" dedi.

Güvenlik aramasının Gözen Güvenlik şirketi elemanları tarafından yapılan BA’nın Londra’ya giden 90 yolcusunun bilet ve pasaport işlemlerinin ardından uçağa binecekleri köprülerin bulunduğu salonda da el bagajı aramasında geçirildi.

ABD GEREKÇEYİ BÖYLE AÇIKLADI

ABD Dışişleri Bakanlığı, dün bazı ülkelerden yapılacak direkt uçuşlarda elektronik cihazların el bagajı olarak yasaklanmasının gerekçesini açıkladı. Bakanlık Sözcüsü Mark Toner'in yaptığı açıklamada "Bu karar, belirtilen havaalanlarından güçlü terör tehditlerinin ticari uçaklara sızacağı tehlikesi sonucu alınmıştır" denildi. Toner kararın, büyük ölçüde Ulaşım Güvenlik Yönetimi (TSA) ve İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) tarafından alındığını söyledi.

Günlük basın toplantısında konuşan Bakanlık Sözcüsü, terör gruplarının saldırılar için yeni yöntemler aradığını söyleyerek "Bunlar arasında patlayıcı cihazların kaçakçılığı da var" dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın sınırlamanın getirildiği ülkelerle doğrudan irtibat halinde olduğuna değinen Toner, uygulamadan etkilenecek havayolu şirketlerinin yetkilileriyle de görüştüklerini sözlerine ekledi.

İNGİLTERE DE YASAKLADI

ABD'ye benzer şekilde İngiltere de kamu güvenliği gerekçesiyle aralarında Türkiye'nin de bulunduğu altı ülkeden yapılan uçuşlarda kabin içine alınan elektronik cihazlara sınırlama getirdi.

İngiltere'nin aldığı karar Türk Hava Yolları ve Pegasus'un yanı sıra, British Airways, easyJet, Jet2, Monarch, Thomas Cook, Thomson, Atlas-Global, EgyptAir, Royal Jordanian, Middle East Airlines, Saudia ve Tunisair'i etkiliyor.