R.Hakan Kırkoğlu

R.Hakan Kırkoğlu

pembenar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Astrolojik açıdan Ay mutluluğun en önemli anahtarıdır. Haritamızda Ay’ın neler açıkladığını anlamadan çok fazla ileriye gidemeyiz. Zira Ay hem duygusal ihtiyaçların hem de bebeklikten hatta anne karnından itibaren ördüğümüz koşulların işaretidir. Erken yaşlardan itibaren annemizle ilişkimiz gelecekte bir birey olarak kendi duygularımızı nasıl anlayabileceğimiz, kendimizle nasıl bir ilişkide olabileceğimiz konusunda önemli bilgiler verir. Kendimizle ilişkimiz duygusal mutluluğumuz açısından temel unsurdur.

Haberin Devamı

Çoğunlukla görüşmelerimde kişilerin kendilerini duygusal açıdan yeteri kadar anlayamadıklarını gözlerim. Bu durum olaylara yüzeysel bakarak hızlı çözümler üretip her sorunun kişinin sadece kendi çevresinden kaynaklandığını sanan çocuksu bir tutumun göstergesidir. Aslına bakarsanız kendimizi anlama sürecimiz tam anlamıyla 40 ile 50 yaşlar arasında olgunlaşıyor. Astrolojiyi yakından takip edenler bilirler; 40-45, özellikle 42-43 yaş arası “orta yaş” krizi dediğimiz, kişinin kendi sınırlarıyla yüzleştiği çok önemli bir gelişim dönemidir. Bu çağa gelen kişiler artık kendileri ve kendi sorunlarıyla yüzleşme konusunda çok önemli bir olgunluk duvarıyla karşılaşırlar.

Evler ve ipuçları

Astrolojik bakımdan, duygusal problemleri teşhis etmek, anlamak ve tanımlamak Ay’ın bulunduğu ev, burç ve yaptığı açılarla kolaylıkla mümkün olabilir. Ay’ın 6., 8. ve 12. evde olması duygularımızla temas etme ve kendi duygusal açmazlarımızı anlama açısından dikkat çekicidir.

6. evdeki Ay duygusal açıdan kendini zayıf ve yetersiz görme ve bunu ancak kendi mutluluğunu başkalarına köleleştirerek elde etme, altta kalmaya rıza göstererek elde etmekle ifade edebilir. Doğal olarak bu durum yetişkinlikte önemli yetersizlik hislerine, acı çekmeye hatta psikosomatik hastalıklara yol verebilir.

8. evde Ay’ı olanlar hayatla, özellikle başkalarıyla sürekli bir güreş halindedirler. Bu kişiler duygusal mutluluğu başkalarının kaynaklarında, onlarla toptan duygusal bir bütünleşme yolunda ararlar ancak bu hiçbir zaman pek mümkün olamayacağı için, kişi sonuçta güvensiz, çaresiz ve başkalarının koşullarına bağlı kalan, çok kırılgan, endişeli ve korku içinde kalan biri olur.

Haberin Devamı

12. evde Ay’ı olanlar ise çocukluk yaşlarından itibaren duygusal bir fanus içinde kalmış gibidirler. Kimi kontrol dışı olaylar, çocuklukta yaşananlar, annenin zayıf durumu çocuklukta tanımı zor travmalara işaret edebilir.

Açılara dikkat edilmeli

Ay’ın Satürn, Mars, Uranüs, Neptün, Pluton ve Kiron’la açıları da duygusal dengemiz ve mutluluk açısından kritik sonuçlar getirir. Ay’ın bu gezegenlerle birleşimine, kare ya da karşıt açılarına özellikle dikkat edilmelidir. Satürn’le açılar mahrumiyet, aşırı katılık, kontrolle ilgilidir. Mars’la açıları dengesiz, şiddet ve öfke içeren deneyimlere eğilimini gösterebilir.

Uranüs’le açılar kopukluk, anneden uzak büyüme, tahammülsüzlük, yabancılaşma; Neptün’le açıları sıklıkla annenin duygusal zayıflıklarının kurbanı olma, duygusal alanda sınırlar çizememe; Pluton’la açıları duygusal baskıya maruz kalma, karanlık deneyimler, güçlü ama aynı zamanda çok kırılgan ve zayıf olma koşulları getirirken, Kiron’la açılarında duygusal yaralanma, çocuklukta yeteri kadar korunamama ve anneye yönelik bir komplekse işaret edebilir.