Gündem Anıtkabir’e gömülen ‘Hürriyet şehitleri’

Anıtkabir’e gömülen ‘Hürriyet şehitleri’

27.05.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Türk tarihinde bir döneme damga vuran 27 Mayıs 1960 ihtilalinin ardından darbeciler, halk desteğini artırmak için bir dizi propaganda faaliyetine girişti   Üniversitedeki ‘28 Nisan olayları’nda hayatını kaybeden Turan Emeksiz ile darbe kutlamalarında kazara ölen 4 kişi, ‘Hürriyet Şehitleri’ olarak Anıtkabir’e gömüldü

Anıtkabir’e gömülen ‘Hürriyet şehitleri’

Doç. Dr. Mehmet Ö. Alkan’la 27 Mayıs 1960 darbesinin ardından kurulan Milli Birlik Komitesi (MBK) üyelerinin, halktan yeterince destek görmediklerini fark etmeleri üzerine başlattıkları propaganda faaliyetlerini konuştuk. Alkan’ın “şaşırtıcı ve yoğun” olarak nitelendirdiği bu faaliyetler arasında devlete alyans bağışlama kampanyasına katılanlara dağıtılan “27 Mayıs yüzükleri”, Anıtkabir’e gömülen “hürriyet şehitleri”, Türkiye’nin ilk hatıra parası gibi kavram ve araçlar yer alıyor.

Haberin Devamı

Anıtkabir’e gömülen ‘Hürriyet şehitleri’
Alkan’a göre 27 Mayıs konusundaki en büyük hata 27 Mayıs’a giden süreçle darbeyi birbirine karıştırmak. Demokrat Parti (DP) iktidarının özellikle 1957’den itibaren otoriterleşme eğilimine girdiğini, ana muhalefet partisi CHP’yi kapatmak için tahkikat komisyonu kurması gibi anti-demokratik faaliyetleri olduğunu hatırlatan Alkan, buna karşı demokratik gösterilerin yapıldığını belirterek “Darbeyi yapanlarla, demokratik tepki gösterenler arasında fark olduğunu birçok kişi göremedi. Darbeyi yapanların, demokratik kaygıları olmadığı anlaşılıyor. Darbecilerden bazıları 10-12 yıl iktidarda kalma planları yapıyordu” diyor.

Propaganda faaliyeti

“27 Mayısçı”ların, halk desteğinin bekledikleri kadar olmadığını fark ettiklerini belirten Alkan, MBK’nın bu yüzden propaganda faaliyetlerine başladığını kaydediyor: “Halk desteğini artırmak için propaganda faaliyetine girişiyorlar. Türkiye’nin 1952 yılında NATO’ya girdiğini hatırlayalım. Bu subaylardan bir kısmının bu eğitimden geçtiklerini hatırlayalım. Propaganda faaliyetinin başında kim olduğu şu an için net değil ama bu konuda sorumlu olan da o eğitimi muhtemelen almış olmalı.”

Haberin Devamı

Alkan’ın tespitlerine göre 27 Mayıs’ın propaganda faaliyetleri özetle şöyle:

HÜRRİYET ŞEHİTLERİ: 27 Mayıs ilk propagandasını gençlik üzerine kuruyor. İstanbul Üniversitesi’nde yaşanan “28 Nisan olayları”nda hayatını kaybeden Turan Emeksiz ile darbe kutlamaları sırasında kazara ölen 4 kişiyi ekleyerek “Hürriyet Şehitleri” kavramını icat ediyorlar. Onları büyük bir törenin ardından Anıtkabir’e gömüyorlar. “Hürriyet Şehitliği” diye bir şehitlik oluşturuluyor. Sonra kaldırıldı o. Gençliği elde tutmak için iyi bir yöntem.

Alyans kampanyası

27 MAYIS YÜZÜKLERİ: Hazine’de para yok. İlk kez 9 Haziran 1960’da 1. Zırhlı Alay subay ve erleri alyans bağışı kampanyası başlatıyor. Devlete bir katkı olsun diye... Bu bir anda yayılıyor. Herkes devlete alyanslarını bağışlamaya başlıyor. Onun karşılığında da bir müddet sonra üzerinde “27.5.1960” yazan yüzükler dağıtılıyor. Alyansını bağışlıyorsun karşılığında sana nikel bir yüzük veriyorlar. Böylece yüzüğü takanlar rejime bağlılığını ifade etmiş oluyor.

Haberin Devamı

HATIRA PARA: Türkiye tarihinin ilk hatıra parası o dönemde basılıyor. Önce 25 lira değerinde yapmak istiyorlar, sonra 10 lira değerinde bir gümüş para olarak çıkartıyorlar. Bununla da çok büyük bir miktar toplanmış oluyor.

PULLAR: Arma yapılıyor. Hatıra parada da pullarda da kullanılıyor. Pul da bir propaganda aracına dönüşüyor. O dönemde posta birinci haberleşme aracı. Dolayısıyla her gün on binlerce pul dolaşımda. O pullarla darbeyi meşrulaştırmaya başlıyorlar. İlk seri, 14 Ekim 1960’ya çıkıyor. Yassıada yargılamalarıyla ilgili. Halbuki hangi hukuk sistemine gidersen git olağandışı bir utanç mahkemesi. Tamamen ceza vermeyi başından kabul etmiş bir mahkeme. 1 Aralık 1960’ta ikinci dalga pullar yayınlanıyor; zincirlerini kıran bir at, yerlerde taşınan kan revan içinde bir delikanlı. Turan Emeksiz’i simgeliyor biraz.

Tarih kitaplarına ek

MBK, Türkiye çapında bir gezi programı da hazırlıyor ve her gittikleri yerde darbeyi neden yaptıklarını anlatıyorlar. Broşürler basıyorlar. Mesela “Köyde 27 Mayıs”, “Okulda 27 Mayıs”... Resmî olarak “27 Mayıs İnkılabın Hikâyesi”, “Hürriyet İçin”, “Kansız İhtilal” gibi başlıklarla kitapçıklar, broşürler hazırlıyorlar.

Haberin Devamı

Şiiri de çok fazla kullanıyorlar. İngilizce, Fransızca, Almanca olarak da kitap hazırlanıyor. Tarih dersi kitaplarına ekler yayınlanıyor. Darbe daha yeni olmuş ama meşrulaştırma gayreti ne kadar hızlı görüyoruz. Ben bunları sahaflarda bulduğum zaman şaşkına dönmüştüm. Daha eğitim devam ederken bir tanesi yayınlanıyor, 10 gün geçmeden. Diğeri de eylül ayında yayınlanıyor.

Zeki Müren’in 27 Mayıs’la imtihanı

Alkan, 27 Mayıs furyasından eğlence dünyasının da nasibini aldığını, Zeki Müren’in 12 Haziran 1960’ta Tepebaşı’ndaki gazinoya “Osman Paşa kostümü” ile çıkıp mehter eşliğinde “Plevne Marşı”nı söyleyeceğine dair bir ilan verildiğini anlattı. Bu marş, 27 Mayıs öncesinde DP’yi eleştiren sözlerle uyarlanarak adeta 27 Mayıs’ın gayriresmî marşı haline gelmişti. Alkan’ın verdiği bu bilgi üzerine olayın devamını araştırırken Zeki Müren’in 27 Mayıs’la başının dertte olduğunu fark ettim. Söz konusu ilanın ardından Sıkıyönetim, Zeki Müren’e bu şarkıyı söylememesi için tebliğ gönderiyor. Dahası Zeki Müren’in radyoda okuduğu “Yeşil Ördek Gibi Daldım Göllere” türküsündeki “Ne sen beni unut, ne de ben seni” sözleriyle Adnan Menderes’i andığından da şüphe edilmiş.

Haberin Devamı

Anıtkabir’e gömülen ‘Hürriyet şehitleri’
O anıt kaldırıldı

Alkan, geçen yıl İstanbul Üniversitesi Rektörlük Binası önündeki bahçede, üzerinde bir kama ile el işareti olan taşın, 27 Mayıs Darbesi’nden bir gün önce burada toplanarak yemin eden askerlerin anısına konulduğunu ortaya çıkarmış, Milliyet de bunu kamuoyuna duyurmuştu. Tarihi bir belge niteliğindeki taş, yerinden kaldırıldı.