21.10.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Günümüzden yaklaşık 200 bin ila 28 bin yıl önce yaşamış insan türü olan Denisova ve Neandertal’lerin bugünkü insana aktardığı genlerin, sanılanın aksine ‘sağlığa yararlı’ olduğu ortaya çıkartıldı.
İnsanlar, gen dizimlerinin yüzde 10’nu ‘modern insan’ olarak kabul edilen Homo Sapiens türünden alırken, geri kalan genlerin sağlığa etkisini kanıtlamak isteyen bilim insanları çalışmalar başlattı. İlk bulguları Moleküler Bioyoloji ve Evrim Dergisi’nde yayımlanan araştırma, bu genlerin; vücudun yağ depolamasına, nefes almaya, cildin renklenmesine, karaciğerin daha iyi çalışmasına, bağışıklık sisteminin güçlenmesine ve keratin üretimine yardımcı olduğunu ortaya koydu.
Genetik uzmanları Fernando Racimo, Davide Marnetto ile Emilia Huerta-Sanchez’in yürüttüğü araştırmalar, Homo Sapiens dışı canlılardan alınan genetik özelliklerin de farklı coğrafyalara göre değişiklik gösterdiğini belirledi.
Koşulları etkiliyor
Türler arası gen değişimi konusuna odaklanılan araştırmada, atalarımızın bıraktığı genetik mirasın, insanların bugünkü koşullarına uyum sağlayarak günlük hayatı olumlu yönde etkilediği belirlendi.
ABD’deki Harvard Üniversitesi’nde genetik uzmanı Fernando Racimo, buna örnek olarak Tibetlileri gösterdi. Tibetlilerin genlerinin yüzde 5’ini Denisova türünden aldığı belirtilen araştırmada, dağda yaşayan Tibet toplumunun bu gen sayesinde yüksek rakımlarda bile kolay nefes alabildiği ifade edildi.
Racimo, yıllardır ilk insan türlerinin evrime az uyum sağladığı, zayıf ve aptal olduğu için kısa bir ömür geçirdiği mitinin savunulduğunu belirtirken, aslında bu türün, bugünkü insanoğlunun temellerini oluşturduğunu vurguladı.