Gündem ‘Atatürk dedik diye senaryo yazıyorlar’

‘Atatürk dedik diye senaryo yazıyorlar’

11.11.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Beştepe’deki törende Türkiye’nin güneyindeki güvenlik sorunlarının en önemli sebebinin Misak-ı Milli’den verilen tavizler olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Birileri biz Atatürk’e Atatürk dedik diye senaryolar yazıyor. Adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ise bunu ifade etmemizden daha doğal ne olabilir” dedi.

‘Atatürk dedik diye senaryo yazıyorlar’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 79’uncu yılı nedeniyle düzenlenen “Atatürk’ü Anma Töreni”ne katıldı. Erdoğan, şunları söyledi:

Haberin Devamı

“Ülkemizde eskiden beri hep bir Atatürk, Atatürkçülük tartışması yaşanmaktadır. Tek parti CHP’si döneminde tarihimizin bu önemli kurucu liderinin ismi, öylesine istismar edilmiş ki milletimizin gönlündeki Atatürk ile sonradan kavramsallaştırılan Atatürkçülük arasında çok büyük fark ortaya çıkmıştır. Miletlimizin soyadı olarak kendisine verdiği Atatürk konusunda da hiçbir sıkıntısı olmadığını gayet iyi biliyoruz. Buna rağmen niçin böyle bir tartışma hep süregelmiştir? Bunun cevabı darbecilerin, cuntacıların, vesayet odaklarının ülkenin tarihine, milletin değerlerine düşmanlık eden kesimlerin kendilerini Atatürkçülük kılıfı altında gizlemeye çalışmış olmasıdır.

1938’te ilişki koptu

Bugün hala Atatürk’ün mirasçısı olduğu iddiasındaki CHP’nin Atatürk’le zaten çok daha önceden zayıflamaya başlamış olan ilişkisi 10 Kasım 1938’de tamamen kesilmiştir. Çok açık, net bir ispatı ortaya koymak zorundayım. Atatürk, ebediyete intihal ettikten sonra o ana kadar Türk Lirası üzerinde Atatürk’ün resmi vardı. Atatürk, ebediyete intihalinden sonra o resim paranın üzerinden kaldırılıp İnönü’nün resmi konmuştur. Bunu yapan kim? CHP zihniyetinin ta kendisidir.

Haberin Devamı

Atatürk de eleştirilebilir

Herkes gibi Atarük’ün de eleştirilebileceğine dikkat çeken Erdoğan, “Ancak eleştirmek başkadır, hakkı teslim etmek başkadır. Bizim saygı sınırları içindeki eleştirilere diyecek bir sözümüz yoktur. Bununla birlikte Atatürk’ün ailesini de hedef alacak şekilde ve hakaretamiz bir tarzda ortaya konan ifadeleri doğru bulmadığımızı da özellikle belirtmek istiyorum. ‘En büyük eserim’ dediği cumhuriyetimize, en büyük hedef olarak gösterdiği muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkma mirasına sahip çıkarak, aslında Atatürk’ü ve hatırasını işte bu istismarcıların zulmünden de kurtarıyoruz, kurtarmak zorundayız” dedi.

Cumhuriyetin kurucusunun adı, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk” ise bunu ifade etmelerinden daha doğal bir şey olamayacağını ifade eden Erdoğan, “Birileri çıkmış biz Atatürk’e Atatürk dedik diye bir sürü senaryolar yazıyor. Adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ise bizim bunu ifade etmemizden daha doğal ne olabilir. Ruhu faşist, söylemi Marksist çevrelerin tekeline mi bırakacağız. CHP gibi amorf bir partinin Atatürk’ü milletimizinden kaçırmasına rıza göstermeyeceğiz” dedi. Erdoğan şöyle devam etti:

Haberin Devamı

Sahip çıkamadık

“Biz Kurtuluş Savaşımıza başlarken ilan ettiğimiz Misak-ı Milli’mize dahi sahip çıkamadık. Şimdi Suriye’de, Irak’taki gelişmelerde zaman zaman dikkat ederseniz bir şeyi dillendiriyorum. Nedir o, ‘Biz Misak-ı Milli’mize yeniden sahip çıkmak zorundayız’ diyorum... “Razı olabileceğimizin en asgarisi olarak ilan ettiğimiz bu sınırların dahi gerisinde bir anlaşmayı Lozan’da şartlar gereği kabul etmek zorunda kaldık. Lozan’ın, kayıplarının yanında kazanımları da olan bir anlaşmadır. Ekonomik ve siyasi boyutunu bir kenara bırakarak söylüyorum. Ülkemizin bugün güney sınırlarında yaşadığı güvenlik sorunlarının en önemli sebebi, Misak-ı Milli’den verilen tavizlerdir. O tavizler verilmeseydi şu anda nerede olduğumuzu anlayın, hatırlayın. Dün bizi Misak-ı Milli’nin gerisine düşürenler, bugün Lozan’ı da bir kenara bırakıp Sevr’e doğru giden bir hesap içindeler. Ancak göremedikleri bir şey var. Bugünkü Türkiye, dünün Türkiye’si değildir.”

Yazarlar