Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Beşiktaş için Süper Lig’in en iyi oynayan takımı dedik, bizi yanılttılar. En iyi oynadıkları maçlardan sonra hayalkırıklığı yaratan bir Fenerbahçe derbisi ile o tanımdan uzaklaştılar. Dünkü Başakşehir maçını izlerken şunları düşündüm: Beşiktaş yine en iyilerden biri... Ama en maceracı takım oldukları kesin.
Şimdi de kırmızı otomatiğe bağladılar seriyi... Önce Gökhan Töre, ardından Olcay, dün de Pedro Franco ve İsmail... Bir takım bu kadar kart firesi verirse gelecek adına ne planlama yapabilirsiniz, ne de istikrar yakalayabilirsiniz.
Maça dönersek... Keyifli, zevkli, güzel bir maç izledik. Bu anlamda iki teknik adama da teşekkür borçluyuz. Abdullah Hoca, Beşiktaş karşısında Galatasaray maçına oranla daha kontrollu bir oyun uyguladı... Bunda Beşiktaş’ın baskın ve meydan okuyan futbolunun etkisi var. Yine de hafta boyunca Beşiktaş savunmasının zaaflarını iyi okumuş, oradan bir gol bulmayı kafasına koymuş. Beşiktaş’ın stoperi Pedro Franco ile solbeki İsmail Köybaşı maçın başlarında peşpeşe sarı kart görerek tedirgin, ürkek ve etkisiz kaldılar. Visca oradan rahat rahat yüklendi. Semih’in Sivok’la ikili mücadelesinden iki korneri akıllıca çıkardığını gördük. O kornerlerden ikincisinde Mossoro topu Epureanu’nun kafasına gönderirken baktım, rakibi yükselirken Pedro Franco yere düşüyor. Gol. Allah kimseyi düşürmesin, tamam da o da biraz dikkatli olsa!
Beşiktaş’ta skor tabelasını değiştiren üç adam vardı... Birincisi ve maçın en iyisi Kerim Frei... Aldığı her topu derinlemesine, adam eksilterek Başakşehir cezaalanına taşıdı. Doksan dakika boyunca dikine oynayan, rakibine meydan okuyan ve tıkır tıkır işini yapan yıldız bir emekçiydi o. İkincisi, Jose Sosa... Arjantinli, kale ağzından kafayla golü çıkarıyor...
Savunmasından aldığı topu orta alan - ileri uç organizasyonlarına dönüştürüyor. Dahası hem Demba Ba’nın attığı golde, hem de Kerim’in galibiyet golünde “son ütücü” olarak aradan topa dokunan da o! Tabelayı değiştiren ilk adam Demba Ba’nın attığı gole de dikkatinizi çekerim. Ustaca, sakin, hesaplı ve çok klas bir goldü, bravo!
Bu heyecan verici macerada peşpeşe iki kırmızı ile Oğuzhan’ın etkisiz, işlevsiz oyunu gollerin yanında baharat gibiydi. Sonrasında Bilic’in yaptığı taktik değişiklikler Başakşehir baskısını soğutmaya yetmedi. Maç yine Cenk’in bir son dakika kurtarışıyla bitti. Yine aferin O’na!