Haydi bu başlık da “anagram”la gelsin... Beşiktaş bu yılın sloganı olarak “Efendi”yi seçti ya... O efendi sözcüğünü tüm harfleriyle “define”ye dönüştürdüm ben...
Napoli’deki maceranın adı da bu nedenle “Efendi’nin Definesi” oldu. Efendi Beşiktaş’la define ne alaka?... derseniz... Futbolda tüm kalelerin toprağında hazinelerin gömülü olduğuna inanırım. O hazinelerin kuşkusuz en değerli parçası “gol”dür. Bu nedenle... Beşiktaş yine de şansıyla, talihiyle “gömü bulmuş” değildir, arz ederim. Ama o gömüyü, defineyi yani, 90 dakika boyunca akılla, sabırla, sükunetle aramıştır. Ödülünü tesadüfe bırakmamıştır. İnönü’deki, Barcelona maçından beri (3-0/ 2000) Şampiyonlar Ligi’nde ilk kez bir maça 3 gol sığdırmış, skor tabelasında hep öncülük etmiş, arkadan yetişen Napoli’ye yakalanmamış ve önde başlayıp önde bitirmiştir.
Heyecan fırtınasının en büyük kahramanı, hiç kuşkunuz olmasın, Şenol Güneş’tir. Şenol Hoca, geçen yılın şampiyonluk unvanına ortak olan futbolcularıyla yeni gelenler arasındaki uyumu sağlamak için, zaman zaman hepimize yanlış gelen uygulamalara başvurmuştur. Vincent Aboubakar gibi... Adriano gibi, Caner, Gökhan İnler gibi... Oyuncularının tümü güven mesajı vermiş, onları inandırmıştır. Seçtiği onbir, tek sözcükle “doğru” bir onbirdir. O başlangıç kadrosu ile sonradan girenler maceranın akışını hiç bozmadan yine de koşmayı sürdürmüşlerdir.
Beşiktaş’ta kötü oynayan var mıydı? Hayır. Hata yapmayan var mıydı ? Ona da hayır! Peki mücadele etmeyen var mıydı ? Kesinlikle hayır. Hepsi de canını dişine takarak mücadele etti. Varını yoğunu ortaya koydu. Elbette o takımın içinden sıyrılıp parlayanlar var.
En başta kaçırdığı gol fırsatları yüzünden saç baş yolduran Vincent Aboubakar’ı alkışlayabiliriz. Dün attığı iki golle rüştünü ispat etti. Kaleci Fabri bir penaltı kurtardı, mutlak üç gole bireysel reaksiyonlarıyla kaleyi kapattı. Quaresma olmadık pozisyonlarda hayret top kayıplarıyla şaşkınlık yarattı. Ama üçüncü goldeki frikiği harikaydı. (Aboubakar’ın kafayla vuruş anında ofsayt var mı? Evet ama, Rus hakemin kararı: gol geçerli!)
Elbette Atiba’sız Beşiktaş düşünemeyiz... Ne kadar değerli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Hepsine alış, hepsine selam olsun!
Son söz Gökhan İnler’e: İtalyan’ı korkudan titrettin... Tamam da... Biz de titriyoruz kardeşim... Sevinçten, heyecandan... Coşkudan!