Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Pazar akşamı TRT’deki Stadyum programında, MHK eski başkanı Mustafa Çulcu’nun sözleri, pozisyon yorumlarının ötesinde hakem sorunlarına farklı pencerelerden baktığı için önemliydi.
Süper Lig’de soluk soluğa sürüp giden zirve mücadelesini izlerken, hemen her hafta hakem hatalarıyla dolu yorgun bir gündeme kaptırıyoruz kendimizi. Çulcu’ya göre, hata yapan hakemlerin dinlendirilmek ya da bir alt kategoride görevlendirilmek yerine - adeta ödüllendirilerek- bir başka büyüğün maçında düdük çalmalarıydı. Örneğin, Bülent Yıldırım, Beşiktaş - Karabükspor maçında kaleci Waterman’ı yanlış bir yorumla ihraç etmiş, sonra da Cumartesi günü Fenerbahçe - Balıkesirspor maçında görevlendirilmişti. Kasımpaşa - Beşiktaş maçında yardımcısı Asım Yusuf Öz’ün Demba Ba’nın ofsayt pozisyonunu atlamasıyla Barış Bağbaş’a “bariz gol pozisyonundan” kırmızı kart gösteren M.Kamil Abitoğlu da Eskişehir - Fenerbahçe ve Akhisarspor - Galatasaray maçlarını yönetti.

MHK Başkanı Yusuf Namoğlu’nun duyarlılığını ve hakemler konusundaki tutarlı davranışlarını bildiğimiz halde bu uygulamaya akıl erdirmekte zorlandığımızı da itiraf etmeliyiz.
Hakemlerimiz formsuz. Hem kendileri bir güven bunalımı yaşıyorlar, hem de futbolcular, antrenörler ve futbolseverler, hakemlere karşı güvensizlik hissediyorlar. MHK uygulamalarında belki eldeki mevcut hakem havuzunun darlığı da sıkıntıyı derinleştiriyor.

Bu yılın en yorgun hakemi hiç kuşku yok ki Cüneyt Çakır... Mustafa Çulcu’nun da ısrarla dile getirdiği istatistikler, Çakır’ın derbi maçlarında “eldeki tek seçenek” olarak görevlendirilmesiyle yıpranmaya başladığını gösteriyor. Cüneyt Çakır, 8 Şubat’tan bu yana Avrupa’da 5 maç (2 Şampiyonlar Ligi, 3 UEFA Avrupa Ligi ve İspanya-Ukrayna milli maçı) yönetmiş. Süper Lig’de 8, Tükiye Kupası’nda ise 2 maçta düdük çalmış. 60 günde 15 maç... Bir hakem için yol yorgunluklarıyla birlikte bunun ne kadar yıpratıcı olduğunu varın siz düşünün.

Belki de salt bu nedenle Cüneyt Çakır, Trabzonspor - Beşiktaş maçını kendisine yakışmayacak biçimde kopuk kopuk yönetti. Dahası, Beşiktaşlı Atınç ve Sivok’a yapılan kural dışı müdahalelere de vermesi gereken penaltıları atladı. Türkiye’nin en iyi, en güvenilir hakemi bu hataları yapıyorsa, hata payını bu yoğun programda da aramalıyız.

Mustafa Çulcu, sırf Trabzon bölgesinin hakemi olduğu için Barış Şimşek’e derbi maç yönettirilmediğini de söyledi. Bir başka gariplik Barış Şimşek’in 9 Mart 2012’den beri Fenerbahçe maçlarında görevlendirilmemiş olması. Sanki Trabzonspor’la Barış Şimşek arasında bir aidiyet söz konusu gibi, garip bir uygulama! Oysa Barış Şimşek MHK tarafından profesyonel ilan edilen 5 FİFA kokartlı hakemden biri. Bugüne kadar tek derbi maçını yönetmemiş olması, bence MHK’nın aşırı ve gereksiz bir duyarlılıkla kariyer engellemesine yol açan bir hata!

Barış Şimşek iyi bir hakem. Geçen yıl Kasımpaşa -Beşiktaş maçında Donk’la ilgili kural hatasının yaraları da çoktan kapandı.
O nedenle buradan sivri bir öneride bulunacağım: 33.haftada oynanacak ve büyük olasılıkla şampiyonluk düğümünü çözecek olan Galatasaray - Beşiktaş maçını Barış Şimşek yönetsin!
MHK Başkanı Yusuf Namoğlu ne der bilemem ama, benim vicdanım böyle diyor!

Haberin Devamı

Hata ve UEFA

Haberin Devamı

UEFA, Şampiyonlar Ligi’nde hata yapan hakemi kenara çekip dinlendirerek cezalandırıyor. Bunun en somut örneği, Şampiyonlar Ligi çeyrek final rövanşında Chelsea’nin PSG’yi elediği maçı yöneten ve Zlatan İbrahimoviç’e kırmızı kart gösterip peşpeşe birkaç hata yapan Hollandalı Björn Kuippers. Adam o günden beri kenarda. Bizde hata yapan ödüllendirilirken, UEFA asla ödün vermiyor.

Haberin Devamı

Altın Kart’lı Türk

Hollanda Futbol Federasyonu (KNVB)’nun FİFA listesindeki en gözde hakemlerinden biri de Türk kökenli Serdar Gözübüyük. 29 Ekim 1985 doğumlu kardeşimiz, 2006’da hakemliğe başlamış. 2010’da henüz 24 yaşında iken Heracles - Den Haag maçını yöneterek Hollanda Birinci Ligi (Eredivisie)’de düdük çalan en genç hakem unvanını kazanmış. 2011-2012 sezonunda 7.075 puan alarak tüm hakemler arasında birinci olmuş ve KNVB tarafından “altın kart”la ödüllendirilmiş. 2014 Dünya Kupası elemelerinde de görev alan Gözübüyük, hakemliğe acaba Türkiye’de başlasaydı, bu kadar başarılı olabilir miydi? Samimiyetle yanıtlanması gereken bir soru.

Önce yokuş, sonra finiş

Kimilerine göre hayranlık yaratan, çoğu futbolsever için de çileye dönüşen Şampiyonluk yarışı, Trabzon’daki tüfekli saldırı ve ardından gelen erteleme/kaydırma nedeniyle zorluk derecesinin tavan yapacağı bir sürece girdi. Bu hafta sonunda oynanacak 30. hafta maçlarından sonra 31. hafta 12-13-14 Mayıs’ta, 32. hafta da 16-17-18 Mayıs’ta geçilecek. Dört günde bir oynanacak zorlu maçlarla tam bir tırmanma etabı. 33. haftada da Galatasaray - Beşiktaş derbisi var. Acaba finiş orada mı olur? Bekleyelim, görelim!