Gündem AYM’den ‘genel kadın’a hayır

AYM’den ‘genel kadın’a hayır

20.09.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

İstanbul’da genelevinde çalışmak için “genel kadın” başvurusu yapan bir kişinin açtığı davayı AYM reddetti. Kararda, fuhşun özel hayata saygı hakkı kapsamında korunması gereken bir unsur olamayacağı ifade edildi.

AYM’den ‘genel kadın’a hayır

Anayasa Mahkemesi, İstanbul genelevinde, “genel kadın” olarak çalışmasına izin verilmeyen bir kadının, yasal olmayan yollardan fuhuşa itildiği, can güvenliği ve sağlığının tehlikeye sokulduğu iddiasıyla yaptığı başvuruyu reddetti.

Haberin Devamı

Resmi Gazete’deki karara göre, İstanbul’da yaşayan 33 yaşındaki S.K.(B.), fuhuş yaparak geçimini sağladığını belirterek, İstanbul genelevinde genel kadın olarak çalışmak için başvuruda bulundu. Genel Kadın ve Genelevlerin Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Komisyonu, İstanbul genelevinin fiziki koşullarının can ve mal güvenliğinin sağlanmasına olanak vermemesi ve genel kadın sayısının artırılmasının uygun olmadığı görüşüyle başvuruyu reddetti. S.K.(B.), işlemin iptali istemiyle dava açtı.

BİR OYLA KAYBETTİ

İstanbul 8. İdare Mahkemesi, komisyonun, fuhşu kendisine sanat edinmiş kadınların genel kadın olarak tesciline karar verirken, çalışacakları yerlerin mevcut fiziki şartlarını da gözününe aldığına, işlemin bu yönüyle hukuka uygun olduğuna karar vererek, davayı reddetti. Bu arada, aynı şekilde “genel kadın” olmak isteyen farklı kadınların açtıkları davalar ise farklı idare mahkemelerince kabul edildi ve bu kararlar kesinleşti.

Haberin Devamı

S.K.(B.) aleyhine verilen karar da temyiz incelemesi sırasında bozuldu. Ancak idare mahkemesi ilk kararında direndi. Bunun üzerine dava, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na (İDDK) geldi. İDDK, oy çokluğuyla (sekiz muhalif oya karşı dokuz oy) yerel mahkemenin direnme kararını onadı.

S.K.(B.), bunun üzerine Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptı. S.K.(B.), başvuru dilekçesinde, fuhuş yapmayı kendine meslek edindiğini ve genel kadın olarak çalışmak için mevzuattaki tüm şartları taşıdığını belirtti.

'5 YILDIR FİİLEN ÇALIŞIYORUM'

S.K.(B.) bu şekilde talebinin reddedilmesinin kendisini yasal olmayan yollardan fuhuş yapmaya ittiğini, can güvenliği ve sağlığı tehlikeye atıldığı gibi genel sağlık açısından da bulaşıcı hastalıkların yayılması kolaylaşacağından bizatihi kendisine tehlike oluşturacağını kaydetti. Yaklaşık 5 yıldır fiilen çalıştığı İstanbul genelevinde devletin denetimi altında çalışmaya devam istediğini ifade eden S.K.(B.) hukuka aykırı olarak genel kadın tescil talebinin reddedilmesinin anayasal haklarını ihlal ettiğini ileri sürdü.

Haberin Devamı

'ÖZEL HAYATI ETKİLİYOR'

S.K.(B.)’nin başvurusu Anayasa Mahkemesi 1. Bölümü tarafından özel hayata saygı hakkı ve adil yargılanma hakkı kapsamında inceledi. Kararda, şu ifadelere yer verildi:

“Rızasıyla fuhşu ifa eden yetişkin bireylerin bir taraftan bu rızalarının geçerliliği tartışmalıyken, diğer yandan bu şekilde yapılan eylemlerin bir eğitim veya yetenek unsuruna bağlanması suretiyle meslek sayılması insan haysiyetiyle bağdaşmaz niteliktedir.”

'MESLEKİ FAALİYET DEĞİL'

Kararda fuhşun mesleki faaliyet çerçevesinde değerlendirilmesinin insan bedeninin (özellikle kadın bedeninin) ekonomik pazar haline getirilmesine yol açacağı kaydedilerek şöyle denildi: “Bu durum insan hakları açısından gerileme niteliğinde sayılmaktadır. Ayrıca Türkiye’de olduğu gibi bazı ülkelerde fuhşun yasaklanmayıp düzenlenmesi yoluyla kontrol altına alınmasının zorunlu sonucu olarak ortaya çıkan fuhuştan elde edilen gelirin vergilendirilmesi veya profesyonel olarak fuhuş yapan kişilerin sosyal güvenlik kayıtlarının bulunması fuhşun mesleki faaliyet olarak sınıflandırılması için yeterli kıstas kabul edilemez. Dolayısıyla fuhşa yönelik eylemlerin bu kategori altında korunması olanaklı bulunmamaktadır. Açıklanan gerekçelerle fuhşun özel hayata saygı hakkı kapsamında korunması gereken bir unsur olmadığı sonucuna varıldığından başvurunun bu kısmının konu bakımından yetkisizlik nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.”