Birbirlerini tanımadılar

İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi, reddi hâkim kararı için “Yok hükmünde” diyen İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği’nin kararını “yok hükmünde” saydı. İlk tahliye kararlarını alan İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi ise İnfaz Savcılığı’na yazı yazarak, tahliye kararlarının uygulanmasını isterken, mahkeme kararını uygulamayanların hürriyeti tahdit suçu işlediklerini savundu. Ancak İnfaz Savcılığı tahliye kararlarını uygulamayarak ikinci kez mahkemeye geri gönderdi.
İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi, Cumartesi gecesi Samanyolu TV yöneticisi Hidayet Karaca ile eski emniyet müdürleri Yurt Atayün, Ali Fuat Yılmazer ve Ömer Köse gibi isimlerin de aralarında bulunduğu 63 şüpheliyi tahliye etmişti. Ancak, aynı gece İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği “Yetki bende” diyerek kararın yok hükmünde olduğunu belirtmiş ve şüphelilerin tahliye edilmesinin önüne geçmişti. Mahkemenin tahliye kararını onaylamayan Nöbetçi İnfaz Savcılığı da tahliye kararını mahkemeye geri göndermişti. Bunun üzerine dün 10 Sulh Ceza Hâkimi’nin reddedilmesi talebini kabul eden ve tahliye talebinin görüşülmesi için dosyayı İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderen İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Metin Özçelik yeni bir karar verdi.

Hâkimi yetkili saydı
Hâkim Metin Özçelik’e, polis avukatları bugün bir başvuru daha yaptı. Avukatlar, “Polislerin tahliye olmaması yönünde karar veren İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği’nin kararının yok hükmünde olduğu yönünde yeni bir karar verilmesini” talep etti. Talebi değerlendiren Özçelik, CMK’nın 27. maddesine göre görev ve yetkinin Asliye Ceza Mahkemesi’nde olduğunu belirterek, “CMK hükümlerine göre kesin nitelikteki mahkeme kararlarına karşı üst merciin yazılı emir yolu (olağanüstü kanun yolu) ile ilgili Yargıtay Ceza Dairesi olduğu, İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği’nin mahkememiz kararını değerlendirme ve kaldırma yetkisinin bulunmadığı anlaşılmaktadır” dedi.

Suç duyurusu yapıldı
İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimliği’nin verdiği kararın “yok hükmünde” olduğuna karar veren Özçelik, İstanbul 10. Sulh Ceza Hâkimi Necmettin Kafalı ve kararı yerine getirmeyen yetkililer hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına ve konunun HSYK’ya bildirilmesine hükmetti. Özçelik, tahliye kararının uygulanması için İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi kararının İnfaz Savcılığı’na gönderilmesine hükmetti.
Bir karar da tahliye kararlarını veren İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Mustafa Başer’den geldi. Tahliye kararlarını uygulamayan İnfaz Savcılığı’na yazı gönderen Başer, “Mahkememizce verilen tahliye kararları usul yasasına uygun, kesin ve itiraza tabii olmayıp, derhal uygulaması gereken kararlardır. Başka bir Sulh Ceza Mahkemesi kararımızı değerlendirme ve yok sayma şeklinde karar vermesi usul hukukuna uygun değildir” dedi. Mahkemenin kararını yerine getirmeyenlerin hürriyeti tahdit suçu işleme ihtimali ile karşı karşıya olduğunu belirten Hakim Mustafa Başer, tahliye kararlarının uygulanmasını istedi.

İkinci kez kararı iade
Ancak, mahkemenin tahliye kararlarını uygulamaya koyması için gönderdiği İnfaz Savcısı Ahmet Hanefi Uslu da bu talebi geri çevirdi. Uslu, “Usulsüz Tahliyeler Hakkında” konulu yazısıyla İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin tahliye kararlarını mahkemeye iade ederek, “İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği’nin 25 Nisan 2015’te verdiği karar ile mahkemenin (Asliye Ceza Mahkemesi) görev ve yetkisi olmadığını” ifadelerini kullandı.