Önce bütün yazının özeti olan cümle: Çok şükür yıllar sonra yine Nilüfer’den yeni şarkılar dinlemek kısmet oldu. Çok üzücü bir şey çünkü, şahane bir yorumcu, müthiş bir ses de olsan, 40 küsür yıldır bu millete şarkı söylüyor da olsan, lafı uzatmayayım, tek kelimeyle Nilüfer de olsan, söyleyecek iyi şarkılara, iletecek sağlam sözlere ihtiyacın var.
Ne kadar üzücü ki, Kayahan bir küslük uğruna hem kendi duygularını müthiş bir ‘tercüman’dan, hem bizi kim bilir hangi unutulmaz şarkılardan mahrum bırakmış oldu... Nilüfer röportajlarında (Hürriyet’te bu hafta sonu okudunuz, Milliyet Sanat dergisinde de Yavuz Hakan Tok’un kapsamlı bir söyleşisini göreceksiniz) büyük bir içtenlikle anlatıyor, Kayahan’ın ardından döktüğü gözyaşlarını. Gene de bir teselli tabii, iki eski dostun dargın ayrılmamış, son kez sahneyi paylaşmış olmaları. Dinleyici için bir diğer teselli de, Nilüfer’in bütün yüreğini koyarak yepyeni 13 şarkı söylediği albümü ‘Kendi Cennetim’in (DMC) çıkmış olması...
Sürprizlerle dolu
Harikalar diyarında bir gezinti gibi, albümü keşfetmek... Çok farklı sesler, çok farklı duygular Nilüfer’in sesinde birleşmiş. Belli ki çok emek vermiş, bir sürü şeyle bizzat kendisi uğraşmış. Müthiş bestecilerden şarkılar almış ama bununla yetinmeyip internet sitesinden amatör bestecilere çağrı yaparak yeni şarkılar bulmuş. “Yeni besteci çıkmıyor bir türlü” deyip gamlanmak ve cover’lara yüklenmekten çok daha parlak bir fikir değil mi?
Sonuçta gelenler arasından iki şarkı seçmişler; Nilüfer de ilk kez duyduğumuz iki ismin; Hakan Sancak ve Medar Neşet Kırşehirli’nin birer şarkısını söylemiş, belli ki her iki ismi de hem söz yazarı hem besteci olarak daha çok duyacağız.
Gelelim sürprizlere... Nilüfer ilk kez Sezen Aksu ve Nazan Öncel şarkıları söylüyor, bir yaz için bundan daha iyi haber olur mu? Belli ki Sezen Aksu’nun ‘Hadi Kızlar’ıyla hoplaya zıplaya gezilecek, Beyoğlu “basılacak”, ‘İki düm düm iki tek tek atılacak.’ Belki daha iyisi yılgınlıklardan, bezginliklerden sıyrılınacak, yeniden aşık olunacak “Çıktın geldin haziran vakti / Ben de çiçeklendim yine” diye şarkı söyleyecek. Aynı uçucu ruh haline sözlerini Sezen Aksu’nun söylediği ‘Pardon’la tanıdığımız Sibel Algan’la Nilüfer ortak yapımı ‘Havalandı Ruhum’ da hizmet edebilir... “Bırakın akışa / Kaderin işine / Karışılmaz malum!”
Farklı ruh halleri yaşatıyor
Sonra Nazan Öncel’İn bir dövüp bir seven ‘Nokta’sıyla “Kalk gel özledik işte” diyeceğiz, ki bu kabadayı tavır Nilüfer kibarlığına uyuyor mu diye sorarsanız, bence olmuş. Ama benim albümdeki favori Nazan Öncel şarkım; İskender Paydaş’ın düzenlemesinin de katkısıyla ‘Bu Tarafa.’ “Ayrılanlar bu tarafa / Özleyenler bu tarafa / Sizi şöyle
alalım...” Herkes tarafını belirlesin, öyle değil mi? Nilüfer, vazgeçilmez bestecisi Adnan Ergil’den de iki şarkı söylemiş. Bir tanesi; ‘Vefa’, tam bir hüznün dibine vuran Ergil şarkısı. Yeni ‘Dokunsalar Ağlarım’ ya da ‘Haram Geceler’ olabilir...
Bütün albümdeki favori şarkım ise, ‘Elimden Gelen Bu Kadardı.’ Şehrazat döktürmüş, Nilüfer insanın yüreğini kanırtarak söylüyor, Volga Tamöz ise bir düzenleme dehası. Toparlayacak olursak, Nilüfer tek bir albümle kırk çeşit ruh hali yaşatıyor dinleyene. 31 Mayıs’ta 60 yaşına basıyormuş, kendi doğum gününde bize hediye verdi,
‘İki düm düm iki tek tek’ atmanın vaktidir.
