‘Caza bambaşka bir bakış açısı getirdik'

2010 yılında yayınladığı ‘Same Girl’ isimli albümüyle dünya çapında ‘Cazın Koreli Prensesi’ olarak tanınan Youn Sun Nah, 11 Kasım’da Cemal Reşit Rey Sahnesi’nde İstanbullu müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz mart ayında çıkardığı ‘Immersion’ albümünün turnesine devam eden sanatçı, buluşma öncesi merak edilenleri CADDE’ye anlattı.

- Koreli bir sanatçı olarak bu kültürlerle anılan bir müziği icra ederken zorlandınız mı?

Aslında başlarda ben de Uzak Doğu kültürüyle cazın uyumlu olmadığını, Avrupa ve ABD’deki versiyonlarına yakın bir şeyler yapmam gerektiğini düşünüyordum. Ama bu, Koreli bir müzisyen olarak neredeyse imkansız.
Tutkumdan vazgeçmek üzereyken, Fransa’daki öğretmenlerim beni cesaretlendirdi. Ben de bu müziği, kendi kültürümle sentezleyerek yapmam gerektiğine inandım. Şu an çok doğru bir karar olduğunu ve caza bambaşka bir bakış açısı getirdiğimizi düşünüyorum.

- Kariyerinizin dönüm noktası ne oldu?

Sanatsal bir kariyerde şans elbette önemli ama başarı için çok çalışmak gerekiyor. Görünmeyen sihirli bir elin yardımı ve bolca çalışma... Benim için dönüm noktası, 2010 yılında yayınladığım ‘Same Girl’ albümü oldu. Bu proje, bir anda tüm dünyada tanınmamı sağladı ve başarılı bir çıkış yapmama yol açtı.
Başarının ardında, elbette benimle çalışan kalabalık bir ekibin de varlığı yatıyor.

- 2014 Kış Olimpiyatları’nda sahne aldıktan sonra hayatınızda neler değişti?

Törene davet edilmek, benim için büyük onurdu. İnsanın hayatında bir kez gerçekleşecek türden deneyim... Bu fırsatı yakaladığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Törenden sonra çok güzel duygulu mesajlar aldım.

‘İnsanlarınızı harika buluyorum’

- Türkiye hakkında neler düşünüyorsunuz?

Türkiye benim için, hatta tüm Koreliler için çok kıymetli. Kore’deki ders kitaplarından, ‘Türkiye bizim kardeş ülkemiz’ diye öğreniriz. Daha önce üç kez geldim. İnsanlar gerçekten çok nazik, misafirperver ve samimiler...
Koreli olduğum için de ekstra sevdiklerini düşünüyorum. Birlikte çalacağım müzisyenlerin hepsi bana teşekkür ediyor İstanbul’a gideceğimiz için...
Kültürünüzü, yemeğinizi ve insanlarınızı harika buluyorum. Her gelişimde fazladan birkaç gün kalıp, şehri gezdim. İstanbul’un gerçekten büyüleyici olduğunu düşünüyorum.

- Buradaki dinleyicilerinize mesajınız var mı?

Harika bir repertuvar hazırladık. Biz onları göreceğimiz için çok heyecanlıyız. Keyifli bir konser olacağına eminiz. Herkesi bekliyoruz.