Op. Dr. Ziya Saylan

Op. Dr. Ziya Saylan

ziya@saylan.com

Tüm Yazıları

Günümüzde normal görünüm veya güzellik ölçütünü artık gazeteler, magazin ve sinema filmleri tayin ediyor. Biz doktorlar buna, güzel olma arzusu yansıttığı için “Venüs Sendromu” diyoruz

NEDEN ESTETİK  MÜDAHALE

Masallarda kahramanlar (iyiler) genç ve güzeldir. Kötü üvey anneler ve cadılarsa yaşlı, çirkin.

Bakımlı ve genç görünen bir insanın, başarılı olacağı inancı var. Şartlanmamız, daha çocukken başlar. Bize anlatılan masallarda iyiler güzel, kötülerse çirkindir. Filmlerde kahramanların yüzünde kırışık, sarkan bir gıdı ve düşük göz kapakları olmamalı. “Bizim oğlan” dediğimiz kahramana büyük bir göbek ve kocaman bir burun asla yakışmaz. Kadın kahramansa mutlaka ince, genç ve güzel olmalı. Biz doktorlar buna güzel olma arzusunu yansıttığı için “Venüs Sendromu” diyoruz.
Venüs Sendromu’na yakalanan kadınlar, genellikle estetik doktorlarına gidip sağlam vücutlarını düzeltmek (belki de bozmak) ister. Erkeklerdeyse durum farklı. Şişmanlık ancak 100 kilodan sonra sorun olur. Daha önce doktora gidilmez. Erkekler hiçbir zaman fazla kilolarını bir hastalık olarak görmez. Kilo nedeniyle seks hayatları bozulursa, eş değiştireceklerse veya kadınlar onlarla alay etmeye başlarlarsa o zaman kilo verme kararını verirler ama asla kesin bir önlem de almazlar.

Rejisör öyle istiyor!
Belki sizlere tuhaf gelecektir ama bana gelen film ve televizyon yıldızlarına, “Neden estetik müdahale?” diye sorduğumda aldığım en sık cevap: “Rejisörüm yüzümü sarkık buluyor” veya “Kameraman göğüslerimin ufak olduğunu söyledi.” En büyük korkuları, çekimleri yapanlar tarafından beğenilmemek. Ameliyata gelen gençlerse zalim arkadaşlarından şikayetçi, “Senin burnun karga burnu” veya “Senin gibi şişman olsam intihar ederdim” diyerek arkadaşları onları aşağılamış. Bu gençler bize geldiklerinde psikolojik olarak darmadağınık, böyle bir durumda öncelikle arkadaşlarının etkisinde kalmamalarını öğretmeye çalışıyoruz, bunu her doktorun yapması gerekir. Ameliyat ikinci planda ve gerekirse uygulanır. Ama bazen de ameliyat gerçekten ruhsal durumu kurtarır.

Estetik cerrahın yaptığını psikolog yapamaz
Bana gelen 16 yaşındaki bir kız çocuğunu hiç unutmam. Bacaklarının üst kısmı kalın diye utanıp spor derslerine girmiyormuş ve okul idaresi tarafından psikoloğa yollanmış. Ailesi tarafından bana getirildi ve ufak bir yağ emme ameliyatından sonra tekrar spor derslerine girmeye başladı. Yani uzun lafın kısası, hiçbir psikolog bu genç kızın bacaklarındaki yağları azaltıp ona en kısa yoldan yardımcı olamazdı.

Rekabet yüzünden tercih ediliyor
Kadınlarda estetik müdahalelere neden olarak rekabet ve kıskançlık da gösterilebilir. Eline genç ve güzel bir artistin fotoğrafını alıp doktora giden bir kadın bence diğerine farkında olmadan özenir. Onun yerine geçip onun gibi olmak ister. Daha bir çocukken bize anlatılan masallarla bu senaryoya hazırlanırız. Pamuk Prenses, Uyuyan Güzel, Sindirella hikayelerinde her zaman yakışıklı bir prens gelip, güzel prensesi bulur. Eğer çirkinseniz prens gelmeyebilir. Daha çocuk yaşlardan itibaren bu durum bizleri güzel olmaya ve genç kalmaya şartlandırır. Masallarda kadınlar yaşlandıkça rolleri değişir ve kötü kalpli, çirkin olurlar. Cadılar, kötü kalpli kraliçeler, üvey anneler hep çirkindir. Bize daha çocukken verilen bu mesaj “Sakın yaşlanma, yaşlanırsan çirkin ve kötü kalpli olursun” dur. Birçok kız çocuğu bu masallarla büyürken kadınlar arası rekabeti de öğrenir. Bu tür kız çocukları okulda hep lider rolü oynayan erkek çocuklarına ve meslek hayatında da başarılı erkeklere ilgi duyar.

Standart kalıplar
Günümüzde artık vücut ölçülerine göre elbise diken terziler çok azaldı. Konfeksiyon firmaları, kadınların hangi ölçülerde olması gerektiğini belirliyor. Bir kadından 36 veya 0 beden diye bahsedilir. Göğüsleriyse “C” veya “D” büyüklüğündedir.
İstatistiklere göre, kadınların üçte biri yüz, burun veya göğüslerinden memnun değil. Sadece her 10 erkekten 1’iyse burun, göz kapakları ve karnından dolayı ameliyat olabileceğini belirtiyor. Kadınların büyük bir çoğunluğu, bu ameliyatları kendileri ve eşlerine güzel görünmek için yaptırıyor. Erkeklerse genellikle bu tür müdahaleleri kendileri için istiyor. er.
Şunu unutmayın ki, estetik bir müdahale belki dış görünüşünüzü değiştirir ancak sorunlarınızı nedeni değil. Durumunuzu, özellikle iç dünyanızı ve ailevi sorunlarınızı düzeltmek için sizin de katkıda bulunmanız gerekir.

İyi hissetmek için yaptırın
Herhangi bir estetik müdahale için gerekçeniz kendiniz olmalı. Bu uygulamadan sonra kendinizi bedenen ve ruhça daha iyi hissedeceğinize inanmalınız. Aksi takdirde vazgeçin. Eşiniz veya çevreniz istiyor diye asla ameliyat olmayın. Çekik gözler, ufak burunlar veya ince bel moda diye kendinize işlem yaptırmayın. Unutmayın üzüntüler daha çok kırışıklık yapar. Alman sinema sanatçısı Romy Schneider’in dediği gibi “Kırışıklarıma üzülmemin daha fazla kırışıklıklara neden olduğunu fark edince onlara üzülmekten vazgeçtim.”