ANADOLU MUTFAĞI

Beyoğlu için yazılacak, söylenecek o kadar çok şey var ki... Çocukluğumun, gençliğimin geçtiği, ayakkabıcım Altın Çizme, berberim Turhal ve Hüseyin’in, gözlükçüm Emgen’in olduğu yer... Periyodlar halinde bölge bazen değer kazandı, bazen kaybetti. Şu anda Tünel ve civarı yeme - içme alanında öne geçti. Asmalımescit yöresi ise herkesin gittiği ve yiyip - içip eğlendiği bölge. Buranın bir yenisi de
Sahrap Lokanta.
Sahibini ekrandan, yazılarından ve kitaplarından tanıyorsunuz; Sahrap Soysal. Anadolu’nun gizli yemeklerini büyük şehirlerde yaşayanlarla tanıştıran, bu misyon için her çareye başvuran bir gurme. Son faaliyeti de restoran sahipliği.
Rahat, huzurlu maksadına uygun bir restoran. Şefi 1988’de beraber çalıştığım, daha sonraki yıllarda yolumun kesiştiği mutfak şefim Erkut Yıldız’ın oğlu Harun Yıldız. Hakikaten büyük ustanın yanında her şeyi öğrenmiş.
Menüye gelince, mezelerde ilk defa duyduğum bir tad olan karidesli humus oldukça lezzetli. Pastırma yerine karides. Beyrut mutfağından Antalya’dan Habeş soslu fasulye piyazı. Köz patlıcan salatası, yine Antalya yöresinden çok eski bir yörük yemeği, karamelize soğan ve rezene tohumuyla lezzetlendirilerek sunulan mercimek dondurması. Zeytinyağlılarda mercimekli ıspanak kökü ve ev usulü bol limonlu ekşili dolma. Çorbalarda kuzu kulaklı mercimek çorbası, salatalarda maşlı tahıl salatası, ara sıcaklarda hakikaten hoş bir tad. Tüm otların içinde konduğu Ege otlu mücver, etli mantı, domates soslu ve yoğurtlu olarak da ayrıca menüyü süslüyor.
Çıtır, küçücük taş fırından bardakaltı diye adlandırılan lahmacunun lezzeti bambaşka.

Ana yemekler aile boyu ve doyurucu geliyor. Biz sebzeli incik haşlamayı bölüştük. Rivayete göre gurme olan Fatih Sultan Mehmet’in en sevdiği yemek olan beğendili kebap bambaşka. Tüm ana yemekler mercimekli bulgur pilavıyla servis ediliyor.
Bütün bunları yedikten sonra midenizde yer kalırsa Anadolu’nun en eski yemek sonlandırıcıları olan damla sakızlı pekmezli sütlaçı denemelisiniz. Eğer tercihiniz hamurludan yana ise burmalı ev baklavası veya İznik helvasını tavsiye ederim.
Mantının atası; siron
Şimdi halen şeflerin bile yapımını bırakmadığı siron adlı Gümüşhane mantısından bahsedeceğim. İçi olmayan mantının atası. Tandırda veya fırında kurutulmuş yufkalar,rulo şeklinde sarılarak tepsiye diziliyor. Et, tavuk ya da sadece sıcak su ile yumuşatılıp üzerine kurut denilen kurutulmuş yoğurt, ayran kıvamına getirilerek dökülüyor. Ve son olarak da tereyağında kızdırılan pul biber sosuyla servis ediliyor. Bu spesiyal, kuyruğu dik tavayla geliyor.
Aslında Sahrap Hanım, imkan olsa
bütün tabakları A’dan Z’ye kendisi hazırlayacak. Şimdi sadece misafire gitmeden evvel, son kontrolü yapabiliyor. Yemekten sonra da cin sorularla yiyenlerin gerçek fikirlerini öğreniyor. Menüdeki yemeklerin dışında zaman zaman daha listelere girmemiş Anadolu tarihindeki lezzetlerin denemeleriyle karşılaşabiliyorsunuz.
Hasılı Sahrap’ın lokantası bir okul. Hem hizmet edenler, hem de yiyip içenler bu ziyafet süresince bilmedikleri birçok şeyi öğreniyorlar. Bu tarzda araştırmacı, sayfa aralarında kalmış, değerleri güneşle buluşturan yemek uzmanımız çok fazla yok.
Ellerine, gücüne sağlık Sahrap Soysal.