Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kanal D’nin yeni dizisi ‘Çatı Katı Aşk’, “Saklamıyorum, ben Yeşilçam filmlerinden çıktım, geliyorum” diyor. Hatta müzikleriyle ‘Bizim Aile’ye gönderme yapılıyor. “Post modern bir Arzu Film” diyebiliriz. Eşime geçenlerde, “Taşınırsak mahalle olsun” dedim. Ağzımdan böyle çıktı. Sütü, zeytini peyniri aldığımız, hatta kazık manavlı... (ki korona günlerinde epey zerzevatı sattı, mecbur alacaksın) Bir mahalle, bakkala, “Bizim eve soda bırakır mısın, ben bir fırına gideyim” diyebilmenin keyfidir. İki sokak ötede arabasını sürekli diğer otomobillerin geçmesini engelleyerek köşeye park eden teyzeyi tanımak gibidir mesela mahalle. Uzunca bir süre sitelerde oturmuş biri olarak, oraları hele yeni hallerini, samimiyetsiz buluyorum. Ekranda çıkan onlarca faiz oranı düşürülmüş metroya yakın, çarşı pazarı var mesajlı görüntüleri de yapay buluyorum. Celal’in (Renan Bilek) mantıcı dükkanını imece usulü kurtarma operasyonu bizim oralarda geçerlidir halen. Dizi, bu havayı veriyor.

YEŞİLÇAM TADINDA




Romantik-komedi keyfi var mı?

Fakat ev ahalisi, bu yaz açıkçası şöyle gönül rahatlığıyla bir ‘yazlık romantik komedi’ bulamadı. Biz de uzaydan gelmedik, bu ülkenin ekranını izliyoruz. Biz de romantik-komedi seviyoruz, yaz akşamları kafa dağıtsın ve gülümsetsin istiyoruz. Bu yapımların da hayal mahsulü, masal tadında olduğunu herhalde biliyoruz kardeşim. Biliyoruz da işte ortada üç tane örnek mevcut. ‘Çatı Katı Aşk’, hani mahalle haliyle sarar gibi oldu. ‘Acil Aşk Aranıyor’ valla keyifliydi. En son ‘Afili Aşk’ mesela, ‘No: 309’, ‘Kiraz Mevsimi’ ve ‘Kiralık Aşk’taki Neriman’la Koriş muhabbeti unutulur mu? Hayranları hayli çok, oyuncular oynuyor. Tabii ki izlenecekler hatta reytingler de olacak. Bu sene senaryo olsun, oyunculuk olsun, önceki örneklere yaklaşamıyor.



YEŞİLÇAM TADINDA