Sinan Biçici

Sinan Biçici

sinanbicici@hotmail.com

Tüm Yazıları

Yaz sezo-nunda yeni diziler ve programlar yayınlanmaya başladı. Peki bizi şaşırtan, üzerine tar-tışabileceğimiz, yıllar sonra bile hatır-layabileceğimiz olan var mı? Yok. Olmaz zaten. Nasıl olsun ki? “Eskiyi yeniden yapalım, yapılmışı az değiştirip yeniymiş gibi sunalım” dedin mi, olmaz. Bu sektörde çalışan biri olarak kendimi de katarak söylüyorum. İster sanat deyin, ister ticaret, ikisinde de cesaret, öngörü yoksa başarı çıkmaz. Hadi çok sağlamcıyız diyelim ne oluyor, yine 3-5 bölümde kalkmıyor mu işler? Yayındakiler doğru düzgün reyting mi alıyor? O zaman niye korkuyoruz ki? Zaten yayına giren bütün işler, “Hele bir deneyelim, reyting alırsa devam ederiz, almazsa kaldırırız” diyerek başlıyor. Bu bakışla, başarı gelir mi? Gelmez!

Haberin Devamı

Oysa şu an başarı için çok güzel ortamvar. Çünkü kimsede bir iddia yok. Sanki göze batmadan bir şeyler yapalım gibi ilerliyor.

BU YAZ KONUŞULAN  İŞ VAR MI
Yeni gelen işlerin de bir çoğu başlamadan umutsuz vaka halinde. Rakip yok,
sol şerit boş ve herkes sağdan sağdan gidiyor. Biraz cesur davranan, yaptığı işin arkasında durabilecek olan biri, başarıyı yakalayacak. Ruhunu, duygusunu katan, samimi olan ve öz güveniolan kazanacak.

BEYOĞLU SİNEMASI SADIK SİNEMASEVERLERİ BEKLİYOR!

Ekonomik sıkıntıları nedeniyle kapanmak üzere olan Beyoğlu Sineması, yeni başlayan bir destek kampanyasıyla kapanmaktan kurtulacak. Bu tip kurumları, ticari bir işletmenin ya da herhangi bir sinemanın yaşatılması olarak görmemek lazım. Böyle kurumlar, kültürel miras. Yıkıp, yeni beton binalarla yok etmek mirasımızı, kültürümüzü ve tarihimizi kaybetmek demek. Şöyle düşünün, Topkapı Sarayı yüzlerce yıl önce bir konut olarak inşa edildi. Yerebatan Sarnıcı, su deposu. Yani onları yıkıp, teknolojik olarak yenilerini yapmayı düşünseydik bugün yaşamayacaklardı. Bazen bir sinema, bazen bir pastane bazen de bir kültür merkezi korunmalı ki, zamanımızdan da geleceğe kültürel miras kalabilsin. Tarihsel ve kültürel mekanlara da kentsel dönüşüm mantığıyla bakarsak, içinde yaşadığımız zamanı tarihten silmiş olacağız.

Haberin Devamı

Beyoğlu Sineması için başlatılan kampanyaya dönelim. Sinemanın işletmecisi Baha Serter, sinema yazarı Cem Altınsaray ve FilmLoverss sitesi kurucusu Utku Ögetürk’ün yürüttüğü kampanyayla, futbol maçlarındaki kombine bilet gibi toplu bilet yerine geçen kartlar satışa sunuluyor.

Dört farklı kart seçeneği var. ‘Beyoğlu Sineması Sadakat Kartı’ internet sitesi (www. beyoglusinemasikarti.com) ve Beyoğlu Sineması gişesinden alınabiliyor. 100TL’lik öğrenci kartlarıyla 10 adet film izlenebilecek. 250TL’lik sadakat kartları, 15 adet tam bilet yerine geçecek. 500 TL’lik kartlar ise 30 bilet yerine geçecek. 1000 TL ile ise kartın geçerli olduğu süre boyunca, sınırsız film izlenebilecek.

ZAFER AKINCI HAKKINDA DÜZELTME VE ÖZÜR

Geçtiğimiz haftaki yazımda, TRT’de yayınlanan ‘Bir Yastıkta Kocayalım’ programının sunucusu Zafer Akıncı’nın psikolog olmadığı için tepki aldığını ve sunucunun değiştiğini yazmıştım. Sayın Akıncı bana maille serze-nişte bulundu. Tepkilerden rahatsız olduğu için programı kendisinin bıraktığını, YÖK onaylı üniversitelerden psikoloji alanında yüksek lisansı ve iki doktorası olduğunu söyledi. İstersem, diplomaları ibraz edeceğini, bu konuda kendisine haksız ithamlarda bulunanlara karşı dava açtığını da ekledi.

Haberin Devamı

Bu konudaki hassasiyeti anlaşılır. Eksik bilgi için kendisine bir özür borçluyum.