12 MiLYON ŞARKIYI NE YAPACAĞIZ?

Elimizde milyonlarca şarkı, bir dolu da akıllı telefon var. Sorulması gereken soru o şarkılar ve o telefonla ne yapacağımız...

Bazı görevleri işinin ehline teslim etmek gerekir. Tüm görevler uzmanlık gerektirir diyemeyiz ama bazı görevler gerektirir. Hele elinizde müzik gibi ucu bucağı belirsiz bir derya varsa...
Alper Bahçekapılı, bir müzik gazetecisi. Hali hazırda Sabah gazetesinde müzik yazıları kaleme alıyor. Üç buçuk yıldır da Nokia Türkiye’de ‘Entertainment Manager’ olarak çalışıyor. İngilizcesini yazdım çünkü yaptığı iş eğlence müdürlüğünün çok ötesinde. Finlandiya ve İngiltere’yle direkt bağlantı halinde, dünyada var olan servisleri Türkiye’ye uyarlıyor. ‘Nokia Music’ de bunlardan biri.

Müzik yazanların seçimi Mix Radio
Yaklaşık 12 milyon şarkıyı arşivinde barındıran Nokia Music’in alt servislerinden biri de ‘Mix Radio’... Şimdilik sadece yeni nesil Lumia adlı cihazı tercih edenler faydalanabiliyor bu servisten. Ama Nokia’nın Microsoft’la yaptığı anlaşma çerçevesinde bundan böyle bu servis yeni nesil telefonlarla sınırlı kalmayacak. Yani bundan sonraki tüm yeni Nokia telefonlar doğuştan Windows Phone olacak. Dolayısıyla Mix Radio da elinizin altında.
Nedir bu Mix Radio? Aslında tıpkı Apple’ın iTunes’u gibi ücret kabilinde şarkı satın alabileceğiniz bir sistem. Ancak memleket sınırları içinde bu işi yöneten kişinin ehil olması da bu noktada önem kazanıyor. Alper Bahçekapılı; Mix Radio’yla yatıyor, onunla uyanıyor. En son bir fikir geldi aklına bizimle paylaştı. Biz dediğim müzikle gönül bağı olan gazeteciler. Kimler? Mehmet Tez, Melis Alphan, Oben Budak, Çağlan Tekil, Doğu Yücel, Barış Akpolat, Ayhan Abayhan, Çetin Cem Yılmaz...
Oturduk, düşündük, taşındık. Hayatımıza etki eden şarkıları alt alta yazdık. Lumia da bu şarkıları ‘Mix Radio’ şemsiyesi ve ‘Yazarların Seçimi’ başlığı altında hizmete sundu. Şu kadar söyleyeyim, geceleri uykuya dalmak üzereyken bu şarkı listelerini açıyorum Mix Radio üzerinden. Müzikle uyuma ezberi olanlar bilir. Bunu neden özellikle belirttim diyecek olursanız sebebi bu servisin çok hızlı oluşu. Eğer bir Lumia’nız varsa hiçbir ücret ödemeden, üyelik prosedürleri içinde kaybolmadan tek tuşla ulaşabiliyorsunuz Mix Radio’ya...
Mix Radio elbette sadece biz müzik yazanların seçimlerinden ibaret değil. Cazdan soul’a, poptan rock’a işinin ehli editörlerce hazırlanmış listeler var. Sonra ünlülerin seçimleri var. Rihanna’sından, Lana Del Ray’ine, Lady Gaga’sından Sean Paul’üne oradan Pearl Jam’e... Üstelik bu listeler sürekli güncelleniyor...
Bununla da bitmiyor. Sevdiğiniz bir sanatçının ismini girdiğinizde, sistem otomatik olarak, benzer hissiyattaki şarkılardan oluşan, size özel bir liste oluşturuyor. Bu da ücretsiz... Daha güzeli bu tarz listeleri kısa sürede telefona indirebiliyor, örneğin uçaktayken de kulaklıkla bangır bangır dinleyebiliyorsunuz. Eğer siz de benim gibi detaycıysanız herhangi bir şarkıyı dinlerken dokunmatik ekranı sağa, sola çekerek sanatçının Twitter’ı, Wikipedia’sı, görselleri her şeyini görebiliyorsunuz ve bundan da ayrıca mutlu oluyorsunuz.

iTunes pişman
Ya Türkçe şarkılar? Bu maalesef müzik servisleri özelinde bir sorun değil. iTunes Türkiye pazarında Türkçe şarkı sattığı için pişman olma aşamasına geldi. Ben de müzikle ilgili hak dağılımı yapan meslek birliklerinin çıkarları doğrultusunda hareket ederek meslek birliği olduklarını unutmaları üzerine yazı yazmaktan bıkma noktasına...
Müzik aynı müzik... Şarkılar aynı şarkılar. Ama böyle bir deryayı tüketicinin çabuk algılayacağı, keyifle tüketeceği bir kıvama getirmek dediğim gibi ayrı bir uzmanlık alanı. Bir dönem Blackberry’nin, iPhone’un şimdilerde Samsung’un ataklarına Nokia’nın gösterdiği refleks bu anlamda çok önemli... Hem akıllı telefonlar evreninde, hem de “12 milyon şarkımız var peki bunlarla ne yapacağız” sorusuna cevaben...