Cansu Kaya davasında rapor savaşı
27.05.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
DHA
Muğla’nın Ortaca ilçesinde garson olarak çalıştığı Dalyan Mahallesi’ndeki restorandan 14 Haziran 2015 günü mesai bitiminde ayrılan ve daha sonra ortadan kaybolan Cansu Kaya’nın 3 gün sonra Dalyan Kanalı Çandır Geçişi Mevkisi’nde, su üzerinde cesedi bulundu.
Üzerinde sadece iç çamaşırı olan Cansu Kaya’nın, Muğla Adli Tıp Kurumu uzmanları tarafından yapılan ilk otopside, elle ve telle boğulduğu ve tecavüze uğradığı bulgularına rastlandığı yolunda rapor verildi.
Bunun üzerine sanık avukatları yeni rapor talebinde bulundu. İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan gelen ikinci raporda ise genç kızın suda boğularak öldüğü belirtildi. Dosya, itiraz üzerine Adalet Bakanlığı Adli Tıp Genel Kurulu’na gönderildi. Buradan da gelen raporda, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun verdiği rapordaki gibi Cansu Kaya’da tecavüz bulgusuna rastlanmadığı ifadeleri yer aldı. Kaya Ailesi’nin avukatlarından İsmail Can Varol, iki raporun aynısı olduğunu, hiçbir yerine dokunulmadan gönderildiğnii öne sürüp, itiraz edeceklerini söyledi.
