Cumartesi Aşkımızın coğrafyası

Aşkımızın coğrafyası

06.01.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:

Aşkımızın coğrafyası

Aşkımızın coğrafyası

Aşkımızın coğrafyası

Eminim gezmeyi, yeni mekanlar ve insanlar tanımayı sevmeyen yoktur. Şehrin ve işin boğucu stresinden kaçarak arazi olmayı içimizden geçiririz kimi zamanlar. Sessizlik ve huzur... Gezginlik güzel bir şeydir.
Türkiye’nin en kaliteli dergisi olarak gördüğüm Atlas’ın Ocak 2001 sayısından küçük bir alıntı yapmak istiyorum. Bu derginin Yayın Yönetmeni Özcan Yüksek’in Editör yazısına dikkat çekeceğim: "Eski bir sorudur. Çok gezen mi bilir çok okuyan mı? Ömrümüz her yeri gezmeye yetmez. Kendi ülkemizi bile bitiremeyiz. Bu yüzden okuruz, başka coğrafyaları ve uzak kültürleri öğrenmek için çok ya da az gezenlerin anlattıklarını dinleriz. Çok gezen de bilir çok okuyan da, ama bilgilerinin kumaşı farklıdır. İki farklı renkle anlatmamız istenseydi eğer, biri yeşilse diğeri gridir. Biri hayatın rengi diğeri teorinin."
Belki "Çok gezen mi bilir çok okuyan mı?" sözüne yeni bir ekleme yapmanın zamanı geldi. "Çok gezen mi bilir çok okuyan mı yoksa internette sörf yapan mı?"
Gezginlik için dünyaya, insanlara, hayvanlara, bitkilere, taşa-toprağa meraklı olmak gerekiyor. Web’de gezerken değişik ülkelerin değişik kültürlerini tanıma fırsatı buluyoruz. O kültürün insanlarını, müziklerini ve resimlerini görebiliyoruz. Ama en büyük ayrım da görmek ve yaşamakta gizli. Bunları bilgisayarınızın ekranından görebilirsiniz ama o havayı, kokuyu ve sesleri yaşayamazsınız. Evet Özcan’ın dediği gibi bırakın dünyayı, ülkemizin güzelliklerinin bile hepsini görmeye ömrümüz yetmez. Atlas dergisi de bu yüzden çıkıyor belki de.
Meksika Kızılderilileri olarak adlandırılan Ralamulileri görmek için dağları tepeleri aşıp Tarahumara’ya gitmenize gerek yok. Atlas dergisi bunu sizin için yapıyor. Bütün riskleri, zorlukları ve maliyetleri üstlenerek, orijinal fotoğrafları ve bilgilendirici yazılarıyla Tarahumara Kızılderililerini gözlerinizin önünde canlandırmaya çalışıyor. Matachin danslarının enteresan figürlerini göremeseniz ve müziklerinde yoğun olarak kullandıkları vurmalı enstrümanların seslerini kulaklarınıza dolduramasanız da Atlas dergisini okuyup resimlerini izleyerek hayal dünyanızda üç boyutlu bir film canlandırabilirsiniz.
Hem çok gezenin hem çok okuyanın hem de internette çok sörf yapanın bileceğinde anlaşalım. Ama alınan tatlar ve özümsemeler farklı olacaktır bunu da bilelim.





CUMARTESİ