“Bakalım tepelerin arkasında uçurum var mı”

Dakar Rallisi 30 yıllık tarihinde ilk kez geçen yıl terör tehditleri nedeniyle verdiği aradan sonra 2009’da tekrar gaza basıyor. Daha önce Afrika’da düzenlenen Dakar Rallisi bu yıl ilk kez Güney Amerika’da düzenleniyor. Yarış Buenos Aires’ten başlayarak Patagonya ovaları, Atakama Çölü ve And Dağları’nda devam edecek.
3-18 Ocak 2009 arasında yapılacak rallide Kemal Merkit ve Kutlu Torunlar’dan oluşan Türk ekibi motosiklet kategorisinde yarışacak. Takıma adını veren Jim Beam dışında, Türk Telekom’un yanı sıra pek çok marka toplam 200 bin YTL’yi bulan masrafları için onları destekliyor; medya sponsorları da Milliyet ve CNN Türk.
Merkit beşinci, Torunlar ikinci defa start çizgisinde. Torunlar, 2007’de Merkit’le birlikte katıldığı ilk Dakar Rallisi’nde köprücük kemiğini kırmış ama yarışa devam etmiş: “Dakar sizi bırakmadan siz Dakar’ı bırakamıyorsunuz.”


Geçen yıl gaza basmak için saatleri sayarken 2008 Dakar rallisi iptal oldu. Hevesiniz kursağınızda mı kaldı?
Kemal Merkit: Benim feci kaldı kursağımda. “Buna dayanamayacağım” dedim. Hemen St. Petersburg-Pekin arasında uzun soluklu bir motosiklet yarışına katıldım.

Siz yeni bölgeye daha önce gittiniz mi, Arjantin ve Şili’ye hakim misiniz?
Kutlu Torunlar: Ben bölgenin güney kısmına gittim, Kemal ise bölgenin kuzey kısmındaki Atakama Çölü’ne gitti.
Kemal M.: Bu 20-30 kilometrelik bir etaptan oluşan yarış olsa bölgede daha önce motosiklet kullanmamız avantaj olurdu. Ancak binlerce kilometrelik bir yarış söz konusu olunca bölgeyi ezbere biliyorum, çok rahatım gibi şeyler söyleyemiyorsunuz.

Afrika’ya göre etaplar daha mı zor?
Kutlu T.: Yüksek irtifaların dışında hava çok soğuk olmayacak. Gece-gündüz sıcaklık farkları fazla değil. Afrika’da gündüz sıcaklık 40 dereceyi bulurken, gece 5 dereceye kadar düşüyordu. Güney Amerika’da ise hava sıcaklıkları 15-25 derece arasında değişir. Bahar havası yaşanır ama yağmurla da karşılaşacağız. Ayrıca Güney Amerika’da kumdan 1000 metrelik tepeler olacak. Moritanya’daki kum tepeleri 100-150 metrelikti. Bizi arkasında neyin beklediğini biliyorduk. Şimdi o tepelerin arkası uçurum mu yoksa tehlikesiz mi göreceğiz.

Ralliye motosikletin yanı sıra ATV’ler, otomobiller, kamyonlar katılıyor. Kaza riski en yüksek olan kategori sizinki mi?
Kutlu T.: Evet. Diğer kategorilerde pilotun yanında co-pilot var. Onlara yön bulmada co-pilot yardım ediyor. Bizse süratle giderken bir yandan navigasyon aletleriyle yönümüzü bulmaya çalışıyoruz. O yüzden Dakar’a katıldığımızı öğrenenler önce hangi kategoride yarıştığımızı soruyorlar. Motosiklet olduğunu öğrenince saygı duyuyor, “Ooo” diyorlar. Yarışmacılar arasında da motosikletliler itibar görüyor.

“Ölümlerde moraller bozuluyor ama start verildiğinde basıp gidiyoruz”

Dakar tehlikeli bir yarış. Yarışta hayatını kaybedenler de oluyor. Bir ölüm haberi aldığınızda o sizin yarış psikolojinizi nasıl etkiliyor? Hiçbir şey olmamış gibi nasıl devam ediyorsunuz?
Kemal M.: Buna Dakar’ın bir parçası olarak bakıyoruz. Yüksek süratle bilinmeyene doğru gidiyoruz.
Kutlu T.: Bir önceki Dakar’da iki kişi öldü. Her yıl ölen olmasa bile sakat kalanlar oluyor. Düz ve tehlikesiz bir yolda gitseniz bile 9 bin kilometrede motosikletten düşmeme ihtimaliniz yok. Dakar’da düşme riski de artıyor. Çünkü çok uzun bir yarış, yol tehlikeli. Ölümler olduğunda yarışmacıları bir hüzün kaplıyor, moraller bozuluyor ama ertesi gün start verildiğinde herkes gibi biz de basıp gidiyoruz.